Alayına gider yapıyorduk!..
Ne ABD'yi ne Almanya'yı ne Fransa'yı ne İngiltere'yi ne NATO'yu ne de Birleşmiş Milletleri kazıyorduk...
Dünya lideri ve görevli memurunun kimseye eyvallahı yoktu...
"Eyt"... "Üyt"... "Kimsin lan sen" edaları ile ortalık inim inim inliyordu...
4 nala Musul'a Kerkük'e inecek gibi olduyduk!..
Mehteri verdikçe çoştuk da çoştuk...
Kahpe Bizans'ı diz çöktürmüştük!..
Fatih Sultan Mehmet, ATATÜRK bile gölgede kalmıştı!..
Kabımıza, sınırlarımıza sığamıyorduk!..
Birden çarşı pazar karışıverdi... Meğer, Esad Suriye'de kimyasal silah kullanmış. Asrın lideri onay verince memuru da "evrak görülmüştür" kaşesini basınca ABD, İngiltere, Fransa Suriye'ye füze yağdırdı...
Trump sert tivitler attı... Macron esti gürledi... İngiltere sinsi sinsi sopa salladı...
Tam o esnada, AKP iktidarının korkulu rüyası olan 11 Nisan'da karar duruşması yapılacak Zarrab'dan dönme "Atilla davası" 7 Mayıs'a ertelendi.
NATO Genel Sekreteri, 1 güncüğüne Ankara'ya geliverdi. 1 haftalık görüşme takvimini o 1 güncüğe sığdırabildi. Bizimkiler o kadar hazırlıklıydı ki 24 saati bile doldurmadan toz oldu gitti... Ertesi günü Doktor Devlet Bahçeli havaya bir şaplak attı baskın seçimi Türkiye'nin gündemine sokuşturuverdi...
Saray'da büyük toplantılar yapıldı. Baskın seçim tarihi 24 Haziran olarak ilan ediliverdi. Devlet memurlarından (!) alınan somut bilgilerden olsa gerek "pusu", "cumhur ittifakına yönelik sabotaj" söylemleri ile savaş karartması durumuna geçildi...
Bir de baktık ki; Zarrab'dan dönme "Atilla davası" kararı 7 Mayıs'tan 16 Mayıs tarihine ertelenmiş. Herhalde bu ertelemeler 24 Haziran'ın ertesine kadar devam edecek!..
18 Nisan'dan beri (baskın seçimim tarihinin kesinleştiği gün) bilumum yandaşları, havuz medyasını, penguen tivi kanallarını dikkatle takip ediyorum:
Yeni Şafak'ta harekat planları çizilmiyor...
Star'da Münbiç'e kaç saatte gireceğimiz yazılmıyor...
Akşam'da Fırat'ın doğusuna meydan okunmuyor...
Sabah'ta asrın liderinin Trump'a en son postayı nasıl koyduğunun perde arkası bilgilerine yer verilmiyor...
Milliyet, Macron'a haddini bildirmiyor...
Akit, FETÖ'ye övgüler sıralıyor...
Hürriyet, Suriye entel analizlerini sayfa kıtlığı yüzünden erteledi!..
Penguen kanallarının, sınırdan ve Türkiye ötesinden yaptığı at yarışı anlatır kıvamında canlı yayınları yaz dönemi münasebetiyle tatile girdi herhalde... Kafası kasklı muhabirler son dakika bilgileri ile ekranlarda görünmez oldu!..
İktidarın kongre ve mitinglerinde surların üstüne dikilen mehter takımının davulları patlamış, zurnaları kırılmış olabilir. Baba yiğitler yok ortada!..
Televole takımı, Mehmetçiğe moral ziyaretleri sonlandırdı..
Suriye'de savaş mı bitti?...
İngiltere'den, ABD'den, Fransa'dan ses seda çıktığı yok... Türkiye için seçim yasağı vakti onlar için erken vakte mi alındı!..
Putin, neden asrın liderini, saat başı telefonla aramaz oldu?.. Acaba mevsimsel sıcaklıkların anormal gitmesi yüzünden gribe mi yakalandı?..
Suriye'de barış mı sağlandı?.. Fırat'ın doğusu batısı PKK/YPG'den tamamen temizlendi de bizim mi haberimiz yok?..
Artık, Suriye hava sahasında, füzeler, savaş uçakları, SİHA'lar, İHA'lar değil de güvercinler mi uçuyor?..
Yoksa.. Yoksa... Suriye diye bir yer yoktu da biz halüsinasyon mu görüyorduk?..
Astana'ya, Soçi'ye ne oldu?.. Suyunu çekti pilav mı oldu?..
Asrın lideri neden bir eliyle Rabia yapıp ABD'ye posta koymaz oldu?...
Ne olur biri bana izah etsin, anlatsın... Kafam çok karıştı... Ne oluyor yahu!..
Kaynak Yeniçağ: Ne oldu atarınıza?... - Ahmet TAKAN