Biz bugünkü yaşam ve bahtiyarlığımızı bu kutsal ŞEHİT ve GAZİLERİMİZE borçluyuz. Vicdan borcumuzu ödedik mi? ’’BU BEN MİYİM?’’ Gazi Hasan Mahzar NALLAR Hasan Mahzar NALLAR, 1886 Biga doğumludur. Biga’da nalbant Mashar olarak bilinir. Müslümat Hanım ile evlendikten sonra eşinin köyü olan ilçemiz Akköprü Köyü’ne yerleşmiştir. Suriye ve Filistin’de askerlik yapmış, daha sonra da Çanakkale Cephesinde savaşa katılmış ve ağır yaralanmıştır.
BİGALI GAZİLERİMİZDEN
Biz bugünkü yaşam ve bahtiyarlığımızı
bu kutsal ŞEHİT ve GAZİLERİMİZE borçluyuz.
Vicdan borcumuzu ödedik mi?
’’BU BEN MİYİM?’’
Gazi Hasan Mahzar NALLAR
Hasan Mahzar NALLAR, 1886 Biga doğumludur. Biga’da nalbant Mashar olarak bilinir. Müslümat Hanım ile evlendikten sonra eşinin köyü olan ilçemiz Akköprü Köyü’ne yerleşmiştir. Suriye ve Filistin’de askerlik yapmış, daha sonra da Çanakkale Cephesinde savaşa katılmış ve ağır yaralanmıştır. Yüzü tanınmaz hale gelen gazimize o dönemde yüz estetik ameliyatı yapılmış, göğüs kemikleri o yaralanma anında yerlerinden çıkıp etrafa savrulmuş ,göğüs kemikleri olmadan öyle yaşamış ve komple göğüs kısmı başka bir deriyle kaplanmış olarak köyüne döner. Maaş bağlanmış, madalya verilmiş, 1949 da vefat etmiştir.
Hasan Mahzar NALLAR, Akköprü Köyü’ne yerleşince doğan Kumuk ailenin kızı Tevfike Hanım’ın (halen sağ, fakat çok yaşlı) anılarından:
Çanakkale Savaş sırasında, Hasan Mahzar ağır yaralanır. Yaralandığı sırada yanında silah arkadaşıyla kale (sanırım Kilitbahir Kalesi olsa gerek) burcuna Türk sancağını dikmek üzere iken gelen bir top güllesiyle silah arkadaşı ile birbirlerinden ayrılırlar. Hasan Mahzar can havliyle arkadaşına bakmak için kafasını kaldırır. Arkadaşı elindeki sancağı elinden bırakmaz ve kaledeki yerine takar ve taktıktan sonra oracıkta şehit olur. Hasan Mahzar gözlerini hastanede açtığında aradan 9 ay geçmiştir. Kendine geldiğinde yüzü sarılıdır ve doktorların artık yüz sargısını almaları gerektiği konusunda konuştuklarını duyar. Ancak doktorlar, ayna olmayan bir yerde tutulmasına karar vermişlerdir. Hasan Mahzar yüzünü merak etmiştir. Hastanede yatan diğer kişilerden ayna temin eder. Aynayı yavaş yavaş ve çekinerek kaldırı ve yüzüne bakar ama bayılmıştır: BU BEN MİYİM? Çünkü yüzünün yarısı yoktur. Kısa zamanda doktorlar diğer yanağından et alarak ona bir burun yapmışlar. Fakat Hasan Mahzar yaşadığı şoku ömrü boyunca atamaz.
Ayrıca Hasan Mahzar’ın yalnızca yüzü değil, göğüs kemiklerinin de bir kısmı o yaralanma anında yerlerinden çıkıp, etrafa savrulmuştur. Tedavi süresince komple göğüs kısmı başka bir deriyle kaplanmış ve 9 ay boyunca derisi hava alabilmesi için dikenli tel üzerinde yatırılmıştır. Hasan Mahzar göğüs kemikleri olmadan öylece yıllarca yaşamış, 1949 yılında vefat etmiştir. (İrfan NALLAR-Hasan Mahsar NALLAR’ın torunu)
Biz bugünkü yaşam ve bahtiyarlığımızı
bu kutsal ŞEHİT VE GAZİLEİMİZE borçluyuz.
Vicdan borcumuzu ödedik mi?
Nazmiye-Engin GÜRSU
BİGAMIZ-Sidene (Sidena) Tarih Kültür ve Sanat Evi