Yeni Hava Kuvvetleri Komutanımız Orgeneral Abidin Ünal’ı, Muharip Kuvvet Komutanı olarak Eskişehir’de verdiği bir brifingde tanıdım..   Birkaç ay önce Malatya ve Konya’da arka arkaya düşen RF-4E uçaklarında 6 pilotumuzun Şehit olmasından sonra Eskişehir Muharip Hava Kuvvet Komutanlığı’na bir basın turu düzenlendi.   Eskişehir 1. İkmal Hava Üssü’nün kapıları birkaç saatliğine de olsa ardına kadar basına açılmıştı..   Kamuoyu’ndaki bu uçaklarla ilgili yanlış izlenimi silmek ve uçakların modern imkanlarla bakımlarının yapıldığını göstermek için “etkileyici” bir sunum yapıldı..   İşte bu sunumu yapan Muharip Kuvvet Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’dı..   Orgeneral Ünal’da en çok dikkatimi çeken “savaşçı” olmasyadı.. Yarım saatlik birifingte bunu ortaya koydu ve  Muharip Güçlere özel önem verilmesini istedi.   Orgeneral Ünal, uçak kazalarını irticalen ve ellerinin de yardımıyla tüm detaylarına kadar anlatırken, heyecanlandığı, sanki o anları yaşadığı belli oluyordu..   “Acımızı, işimize karıştırmayız” diyerek duygu selinden kurtulan Orgeneral Ünal, gök yüzünü işaret ederek şöyle devam etti:   “ Siz bizim sesimizi duymasanız da, biz sürekli yukarılarda bir yerdeyizdir. Savaş pilotları milletinin verdiği görevi her ne pahasına olursa olsun yapma profesyonelliğine sahiptirler..Biz her türlü zorluğa meydan okuyoruz..Bizim kurallarımız kanla yazılmıştır..”   Orgeneral Ünal’ın, halkına sonuna kadar inanan bir komutan olarak, “Halkımızın güveni bizim için güç kaynağıdır. Bu güveni kaybedersek, en büyük gücümüzü kaybetmiş sayılırız” sözleri gerçekten brifinge katılan tüm gazetecileri etkilemişti..   Oldukça da açık sözlüydü..   O günlerde; Ergenekon, Balyoz Davaları ile casusluk iddiaları nedeniyle Hava Kuvvetleri’nde çok sayıda öğretmen pilotun ayrıldığı bu nedenle savaş uçaklarının uçamadıkları, morali kalmayan Hava Kuvvetleri’nin bütün gücünü kaybettiği iddiaları vardı…   “ Evet bu süreçte adli sorunlarla karşılan ve ayrılmak zorunda kalan çok kıymetli arkadaşlarımız var. Ben inanın Şehitler kadar üzüldüm desem abartmış olurum. Ama bir realite var. Onlar, bir kaliteydi.. Onların kalitesinden asla şüphemiz yok.. Keşke onlar bizimle olsaydı. Ama şu anda görev başında olanların hiçbirisinin kalitesinden de endişem yoktur..Onları kalitesinden aşağı değildir. Elbette bir moral kaybı olmuştur, olmadı demiyorum, üzüldük. Biz profesyoneller olarak üzülünce işi bırakma lüksüne sahip değiliz. İşe devam ettik ediyoruz da. Hava Kuvvetlerinde kalan kaliteyi sorgularsanız, aşağılarsanız çok üzülürüz. Ne kaliteden ne de moral motivasyonunda eksilme olduğunu söyleyemem…”   Orgeneral Ünal, “çok açık sözlü” bir komutan dedik. Hava Kuvvetleri’ndeki “maaş” sıkıntısı dahil her soruya da samimi cevaplar verdi.   1-MECBURİ HİZMET: Hava Kuvvetleri’nde 2013 yılında mecburi hizmet on yıla indi.. Bu büyük bir külfet oldu..İşte bu nedenle 15 yılını dolduran pilotların yarısı ayrıldı.. 2-MAAŞ SORUNU: Özel hava yollarında çalışan bir pilotun maaşı, Hava Kuvvetleri’ndeki bir pilotunmaaşından 4 misli fazla.. 15 yılını dolduran bir pilot doğal olarak bunu da düşünerek buradan ayrılıyor.. Hava kuvvetlerine girdim gireli bu böyledir.. 3-TAYİNLER: Hava Kuvvetleri’nde bir pilot 3-4 yılda bir tayin oluyor. Belli seviyeye gelen pilotlar ise bir yerde sabit olarak çoluk çocuğu ile oturmayı tercih ediyor.. 4- NÖBETLER: 2010 yılından sonra Türkiye’nin etrafındaki konjonktür değişti. Suriye krizi var, terörle mücadele var. Nöbetlerimiz bir iken, iki oldu. Yük arttı mı? Evet, arttı..Ancak bu bizim onurumuz, asla şikayetimiz yok.  Bunu yapmak zorundayız, bunun için varız. Hem çok çalışmaya hem çok yorulmaya hazırız, şikayet etme hakkımız yok..”   Orgeneral Abidin Ünal, Ege hava sahasında Türk savaş uçaklarını sürekli taciz eden Yunanistan’a da benim sorum üzerine bir mesaj gönderdi:   “ Ege üzerinde hiçbir uçuşumuzdan, Yunan uçakları tarafından önlenmeden dönmedik. Onlar da silahlı gelir, biz de kendimize silahlı himaye sağlarız.. Yunan uçaklarının tacizi, bizim için temel bir sorundur. Her Ege uçuşunda Yunan tacizi vardır. biz de  aynen mukabele ediyoruz. Aslında kural olarak, uluslarası hava sahasında uçan State Aircraft dediğimiz devlet uçaklarının önlenmesi, uluslararası kurallara ve nezakete aykırıdır.. “ Evet.. “Yorgunluk var, ancak şikayet yok” diyen Orgeneral Abidin Ünal’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin Hava Kuvvetleri Komutanı olduğuna ilişkin karar bugün resmi gazetede yayınlandı.. Yukarıda yazdıklarım, kendi ifadeleridir.. Bu sözler nereye gitse peşinden gelecektir.. Hayırlı olsun..