On bir ayın sultanı, rahmetin sağanak olup yağdığı, küçük şeytanların bağlandığı, rızık kapılarının ardına kadar açıldığı, nefis terbiyemizi yapabilmemiz için her türlü kolaylığın sağlandığı, uhuvvet için fırsat sunulduğu, ihlasımıza bin mükafatın verildiği en kutlu aydır Ramazan...
Kadir gecesinin ev sahibi, ruhsal olgunlaşmamız için paha biçilmez rampa, insanı kamil olma şansı ve biz kıymet bilmezlere verilen en büyük kıymettir de bir yerde...
Ramazan; takvanın unutulduğu bir hal mi alıyor acep, iftar sofralarının arzı endam ettiği, zekatın ve fitrenin pazarlık konusu edildiği, davetlerin bir tür şova dönüştüğü, ihlasın hasır altı edildiği, ibadetlerin siyasi propaganda ve üstünlük gayesiyle icra edildiği bir dönem mi oldu dersiniz...
Ramazan; fakire şükrü dayayan ve bu telkinlerinin karşılığında parayı balya balya götürenlerin ekranları kapladığı, İslam dininin şekle endekslendiği, insanlığın bir aya hapsedildiği, komşusundan bihaber insanların Afrika'daki aç çocukların resimlerini faceden paylaşarak kendini tatmin ettiği, bir aylığına ulemalaşan bir kitlenin zuhur ettiği, kulaktan duyma menkıbelerin iftar sofralarının vazgeçilmez hikayeleri olduğu, melek maskelerinin takıldığı, dershanelerin hızlandırılmış bir aylık kurslarına benzer bir hal mi alıyor yavaş yavaş...
Sizce ideal-gerçek bir Müslümanın hayatı Ramazan ayında oruç dışında ne kadar değişir ya da değişmelidir? Gıybetten kaçınma, yalandan vazgeçme, küfür etmeme, hak yememe, mazluma yardım etme, zalime dur deme, beş vakit namazı bihakkın icra etme vs Ramazan'a mı mahsustur?...
İsraftan kaçın, kula kulluktan vazgeç, harama el uzatma, emrolunduğun gibi dosdoğru ol bir aylığına mı dersiniz...
Sadece bir ay, yetimi sevindir, amelinde Allah rızasını gözet, Müslümanlar kardeştir kardeşler arasındaki küskünlüğü yok et mi yani...
"Bir ay insan ol yeter" olabilir mi sizce...
Haydi alınlar secdeye, mukabeleler bağlansın seriye, komşular toplansın aynı yerde, insan ilişkileri tavan yapsın koşalım sosyalleşmeye, bir ay mı?...
Gece namazlarında patlama, Mevlana'dan söz paylaşma, ailece aynı sofraya oturma, bir ay mı?...
11 ayın sultanına erişen kaç kişi sultan makamına meylediyor dersiniz yoksa Ramazan ayında da mı kalıyoruz ihlastan uzak olarak sınıfta...
Ehl-i İslam, İslam'a bir ay yaklaşıyor olabilir mi?...
Ne diyordu İsrail'in eski başbakanı Kur'an-ı Kerim de Müslümanların Yahudileri tepeleyeceğini söyleyen bir gazeteciye, "Kur'an daki Müslüman'lar gelsin düşünürüz"...
Şeklen yakin olanlar, aynel yakin olamadıktan sonra Müslümanların galibiyeti mümkün olabilir mi?...
İkra=oku ile başlayan Hak Din'in biz mensupları, inandığımızı-kabul ettiğimizi iddia ettiğimiz Allah'a -Din'e itaatsizliğimizin-aykırılığımızın bedelini ödüyor olabilir miyiz?...
İslam coğrafyasında kan ve gözyaşı dinmiyorsa , adalet ve barış hakim değilse bunun sorumlusu salt dış mihraklar olabilir mi?...
Ramazan ayına şeklen girip, manen çıkıyor muyuz acep?...
Sizce insan-ı kamil olmak için 12 ay Müslüman olmamız gerekmez mi?...
Efendim Ramazan geldi müsait misiniz desek kaç kişi buyursun gelsin diyebilir?... " Bir lokma bir hırka " diyenlerin sofralarında meyve ağaçları – börekler – pastalar ve sırtlarında kürkler salınıyorsa bu sözde havada kalmış olmuyor mu?...
Şükürsüzler dayatır şükür
11 ay açın suratına tükür mü yani?...
Son cümlemizle bağlayalım artık;
Ey arkadaşım Ramazan, bu RAMAZAN'da öyle yaşa ki sonraki 11 ay da sana olsun RAMAZAN...
Gürkan Karaçam