Bu sabah mutluluğa aç pencereni
Bir güzel arın dünkü kederinden
Bahar geldi, bahar geldi güneşin doğduğu yerden
Çocuğum uzat ellerini
Şu güzelim bulut gözlü buzağı
Duy böyle koşturan sevinci
Dinle nasıl telaş telaş çarpıyor
Toprak ananın kalbi
Şöyle yanı başıma çimenlere uzan
Kulak ver gümbürtüsüne dünyanın
Baharın, gençliğin ve aşkın
Türküsünü söyleyelim bir ağızdan (ATAOL BEHRAMOĞLU)
Velhasıl yaşamın döngüsü içinde her zaman yeni bir mevsimin ayak seslerine odaklandığımız gökyüzünden hüzünler dökülmüyor artık…
Bahar bu, tertemiz nefes gibi… Soğuk mevsimlerin acımasızlığıyla çalıya dönen ormanların, gökkuşağını kıskandırırcasına doğaya bayrak açmaya çalıştığı günlerdir bu zamanlar…
Sokaklarda ve parklarda koşuşan, oyun oynayan çocuklar…Kulağımıza gelen kuş sesleri…
Mevsim değişikliği aynı zamanda eskilere, geçmişe, karlara, yağmurlara, soğuklara ve rüzgara rest çeken bir başkaldırıştır…
Yeni bir mevsime coşkuyla direniştir… Coşkulu, rengarenk, sevda kokan, enerji dolu aynı zamanda kuşların gagalarında hiç eskimeyen sevda şarkılarıdır…
Bugünlerde memleket kaotik bir ortamdayken sıyrılın dertlerin derin ve ürkütücü girdabından…
İsterseniz, baharın papatyalarından tesbihler yapın kendinize; aydınlık günleri ve sevda türkülerini sabırla içinize çekebilmek için…
Hangi mevsim olursa olsun, içinizde bitirmediğiniz bahardır sizi yaşama bağlayan…
Sevgiyle Kalın…