Yıllar boyunca dünyanın ilgi odağı olan, bir devrin Peygamberler şehri olarak anılan, gerek coğrafi konumu, gerekse dini ve tarihi birikimiyle gündemden hiç düşmeyen KUDÜS  Üç semavi dinin de kutsal mekanlarının bulunduğu bilinen tüm tarih boyunca uluslararası öneme sahip olmuş bir şehir  KUDÜS  Arapça El Kuds, İbranice Yeruşalayim olarak adlandırılan, dünyanın en eski kentlerinden birisi olan KUDÜS  ☆☆☆ Filistinde, bizzat halkın içinde yaşayarak  o toplumda asli görevini her türlü zorluklara rağmen yerine getiren gazeteci, araştırmacı yazar Sefer TURAN'ın "Kudüs  Tarihinin Kalbi" ile "Allaha ısmarladık Kudüs" adlı kitapları  yazarın tamamen kendi görüş, düşünce ve aynı zamanda da yaşadığı halk ile yaptığı diyaloglardan ibaret... Halit EROL'un dinler ve kudüs bağını  ortaya koyan ve tarihi bilgiler sunan, "Kudüsün Kutsallığı" okuduğum kitaplar arasında..  ☆☆☆ Bu referans olarak göstereceğim üç kitabın üzerine, bende  kendi tarih bilgilerimde gezinti yapıp, bilgilerimi tazeledikten sonra, bu makaleyi yazmaya başladım..  Amacım, kısa ve anlaşılır bir şekilde  konuyu özetlemek.. ☆☆☆ İste en çok tartışılan soru;  KUDÜS...  Bu şehrin gerçek sahibi, sahipleri kim, kimler? S.Turan'ın "Kudüs tarihinin Kalbi" kitabından bir paragraf; (s.18) "Dostlarim, burası bizim toprağımız, Peygamberimizin bize miras olarak bıraktığı bu kutsal mekanları Yahudilere bırakmak asla bize yakışmaz, Mescid-i Aksa yı ziyaret ederek buralara sahip çıktığınızı onlara gösterin.." (Mescid-i Aksa M.Ö 11. yy da Hz. Davut tarafindan yaptırılmış bir camidir)  Bu ne kadar dogru bir paragraftir, gelin hep beraber tarihte gezelim.. Tarihi kayıtlara göre Kudüs Kenanilerin bir kolu olarak M.O 4000 yılında kuruldu.  Bu tarihten önceki ve sonraki devirlerde bir çok kereler el değiştiren ve savaşlar yaşayan Kudüs 638 yılında Hz. Ömer  tarafindan Bizanslıların elinden alınarak  islam devleti topraklarına dahil edildi..  638 den 1097 yılına kadar islam devletlerinin egemenliğinde olan Kudüs, 1097 de 1.Haçlı seferi ile 1186 yılına kadar haçlıların yönetiminde kaldı..  1186 yılında müslümanların kazandığı zaferle bu toprakların yönetimi bir kez daha İslam hakimiyetine kazandırıldı... ☆☆☆ 1243 yılında Mısır hükümdarı Isa bu şehri  kendi çıkarı için Bizanslılara hediye edince Müslümanlar tekrar bu şehir için savaş  verip, Kudüsü fehtetti.. 1517 yılından 1918 yılına kadar Osmanlı  hakimiyetine geçen Kudüs 1916 ve 1917 yıllarında şehir üzerindeki hakimiyetini iki sebepten dolayı kaybetti.. İlk sebebi:  1. Haçlı seferinin hemen ardından imzalanan ve tarihe BELFUR anlaşması olarak geçen deklerasyon ki bununla, 1.Haçlı  seferi ile Filistin topraklarını işgal eden İngilizlere Yahudiler dışındaki halka eziyet etme yetkisi verildi.. ikinci sebebi: PICOT anlasmasıdır ki, BU DA GÜNÜMÜZE KADAR DEVAM EDEN KAVGANIN BAŞLANGICIDIR..  Bu anlasma ile Filistin toprakları üzerinde  bir yahudi devleti kurulması karara bağlandı. Amaç, Yahudi nüfusu bir araya getirmek ve nüfusu o bölgede tutarak güçlenmek. (Anlatılacak, yazılacak, bahsedilecek bir çok oyun var elbet. Ama bu dönemin en büyük ikiyüzlülüğünü, ÜRDÜN KRALI göstermiştir. Ürdün kralının ihanetiyle İngilizler bölgeyi işgal etmiştir.) ☆☆☆  Ve... 1948 de BM nin de oyunları ile Filistin topraklarının BATI sında siyonist İSRAİL  devleti kuruldu.. Baskınlar, işgaller, psikoljik oyunlar ve emperyalist güçlerin baskısıyla sindirilen Müslüman halk DOĞU da etkinligini kaybedince 1967 yılında bu bölge siyonist işgaline teslim edildi. 1994 yılında BM nin arabuluculuk sıfatıyla imzalanan AKABE anlaşmasıyla bölgede hakimiyet İSRAIL'in oldu..  Bu topraklarda yıllar önce başlayan YAHUDILEŞTİRME  çalışmaları gittikce yoğunlaştı ve hızlandı.. ☆☆☆ Kudüsün Kalbi nin arka kapağında yazar bir Filistinli bayan ile yaptığı konuşmayı eklemiş. Bakın bayan ne diyor; "Kudüs bizim kalbimizdir.. Filistin bir bedense, bu bedenin kalbi kudüstür. Bu su demektir, Bizler Filistin dışında yaşıyor olabiliriz. Ama bir kalp taşıyoruz. YANİ KUDÜS'ü .Ve o kalbi söküp atabilecek bir güç yoktur, Filistin meselesi nasıl çözümlenir bilmiyorum. Ama çözüme nasıl başlayacağını  biliyorum..Herkes önce kendi direnmeli. Birey olarak. Her Filistinli topraklarında var olmaya devam edecektir......... ☆☆☆ Filistin davası bir din ve toprak davası olmanın ötesinde kimlik meselesidir.. İsrail bu kimligi Filistinlilerin elinden alamayacak, buna asla izin vermeyecegiz....! İste tarihten günümüze  oynanan oyunlarla  Kudüs....  İçten Kulunk