AKP hükümeti yurt dışı politikası olarak sıfır sorun politikası uygulayacağım diye millete bugüne kadar hep yalan söyleyip durdu. Sorunlu olmadığımız hiçbir komşu ülke kalmadığı gibi Amerika ve Avrupa ülkeleriyle de kavgalı durumdayız. Hükümet bugüne kadar Avrupa birliği kuralları diye diye tüm bürokrasiyi kendi isteğine göre dizayn etmiş, amacına ulaşınca da AB ile olan ilişkilerini önemsemez hale gelmiş, hatta halkımıza AB’nin düşmanlık yaptığını söyleyecek duruma gelmiştir.   Sıfır Sorun mu Sıfırlanan İtibar mı?   Yurt dışında iyi geçindiğimiz hiçbir ülke kalmamıştır. Azerbaycan ile bile vize uygulaması kaldırılamamıştır. Sadece kendisine kara para aktaran Ürdün ve Suudi Arabistan yöneticileri ile irtibat kesilmemiş, AKP dostu İran ile iyi ilişkiler kurulmuş, acem uşaklarının oyuncağı haline gelinmiştir.   Cumhurbaşkanı, katıldığı tüm uluslararası toplantılarda kendisini sözde dünya lideri gibi göstermeye çalışarak ülke içinde uyguladığı ayrıştırıcı, kavgacı dili uluslararası toplantılarda da kullanarak, sözde Arap-Ortadoğu halkının beğenisini kazanmaya çalışmaktadır. Ancak, kendisini ve ülkemizi uluslararası arenada gün geçtikçe itibarsızlaştırmaya devam etmektedir. Son yapılan BM toplantısında ülkemizin aldığı oy oranından ve Cumhurbaşkanı konuşurken BM salonunun boşaltılmasından anlıyoruz ki, ülkemiz uluslararası camiada gün geçtikçe yalnızlaşıyor.   Ülkemiz maalesef, dünyada şu anki Suriye politikası ile teröre destek veren ülke pozisyonuna gelmiştir. Öyle ki Suriye muhaliflerine silah-para-insan gücü yardımı yapıldığı gibi PYD güçlerinden yaralanan üst düzey yöneticileri Türkiye’deki hastanelerde muayene ettirilmekte, milletin parası PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD güçlerinin tedavisinde kullandırılmaktadır.   Yurt içinde de AKP hükümeti PKK ile anlaşmış, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesini gözden çıkarmış, millete de bunu barış süreci olarak yutturmuştur.   PKK tarihinde hiç olamadığı kadar güçlü hale gelmiştir. AKP, iktidar sevdasıyla ülkenin doğusunu gözden çıkararak bugüne kadar bu uğurda şehit olan Türk-Kürt-Laz-Çerkez vs. tüm vatandaşlarımıza en büyük ihaneti yapmaktadır. Kendi menfaati için ülke topraklarının bölünmesine razı olacak kadar gözü kararmışlık, hainlik içindedir. AKP hükümeti, ülkeyi öyle bir hale getirdi ki vatandaşımızı “doğuyu ver kurtul” dedirtecek kadar duyarsızlaştırmıştır.   Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi şu anda fiili olarak bölünmüş bir görüntü vardır. Bölgedeki polis ve askerin eli kolu bağlanmış durumdadır. Cizre’de teröristler cirit atıyor, güvenlik güçlerinin araçlarını istediği gibi yakıyor. Halkımız belirsizlik ve korku içinde PKK militanlarının polisi gözaltına alacak kadar küstahlaşmış durumunu izliyor. Ama bütün bunlar nedense Türk medyasında yer almıyor, işlenmiyor. Hükümet medyayı ya satın almış, ya da sindirmiş durumda. Medyanın büyük bir bölümü, bütün bu hainliklere ses çıkarmadığı gibi bazı medya organları bu olanları destekler durumda, kalemşörlük yapmaktadır.   AKP hükümeti uyguladığı iç ve dış politikalarda ne ülke içinde, ne de ülke dışında huzurlu bir ortam bırakmamıştır. Algı operasyonlarıyla halkımızın gözünü boyadığından, kimse olan bitenin farkında değildir. Farkında olanlar da, maddi çıkarları nedeniyle korktuklarından dolayı seslerini çıkaramamaktadır.   Ülkemizde doğru dürüst bir muhalefet olmadığından, millet “ciğeri beş para etmez” hainlere katlanmak zorunda kalmaktadır. Sıfır sorun iddiasında bulunanlar, paraları sıfırladığı gibi ülkemizin itibarını ve geleceğini de sıfırladılar. Bunun sonucunda, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası büyük tehlike altında bulunmaktadır.   #HAYIR'lı günler.