Osmanlının son dönemlerinde ,devlet adamlarının çapsızlığı ,bize çok pahalıya patlamıştı. Kan ve göz yaşı üzerine bir politika güdülüyordu. Şimdi yaşadığımız anarşiyi,o zaman Balkanlar'da yaşıyorduk. Günü kurtarma ve pansuman tedavilerle bu işin olmayacağını göremedik. Nitekim olmadı da. Balkan Türkiye'sini kaybettik. Biz önce Mora, hemen ardından Girit ve daha sonra da Balkan Savaşları'nda, aynı problemi yaşadık. Yine, 15 Mayıs 1919' da çaresizlik içinde ,ne yapacağımızı bilemedik.  Günümüzde aynı zaaflar, yine var.  29 Ekim 2014 ,Peşmerge'nin bizim sınırımızdan Ayn el Arap'a geçmesini hâlâ hazmedemem. Devlet Adamlığı başka bir şey.  Son dönemde bundan pek göremedik.  Hem yerel hem de genel yönetimlerde.  Siyasilerimizdeki üslup bizi üzmekte. Biz, birlikte yaşama azmimizi yitirmeye başladık. Bundan yıllar önce: CHP'li Reşat Tabak'a, Reşat Amca! AP'li Kadir Paydaş'a, Kadir Amca! MHP'li Kemalettin Tuna'ya ,Kemal Ağabey ! ,derdik. Onlarda aynı sevgi ve şefkatle bize yaklaşır ve derdimize ,çözüm bulmaya çalışırdı. Biz ,bu ferasetimizi ve sevgimizi kaybettik. Yıllar önce, rahmetli Gavur Kemal Ağabey ile ( Kemal Saraç), Çamdal'da oturuyoruz. Bize: --- Gençler, bu birlikteliğiniz devam ederse sizi, Atom Bombası bile yıkamaz ,demişti. Atom Bombasının bile yıkamayacağı bir milli duruş. İşte biz ,bu milli duruşumuzu yitiriyoruz. Daha önceleri yaşadığımız olaylarda ,savaş sebebi olacak şeyler,şimdi" sıradan" ,"umursamaz" ve "adam bana ne" duygularıyla geçiştiriliyor. Bence, işte Türkiye için en büyük tehlike bu. Bunun için şimdiden tedbir almalıyız. Yoksa, Balkan olaylarını Anadolu'da yaşarız. Devleti yöneten amcalar ,ağabeyler ,ablalar... Aman! Dikkat! Bizden söylemesi... Kıbrıs Meselesi Kıbrıs,birleşsin, Türkler azınlık olsun. AB içinde Türk ve müslüman bir devlet olmasın ,diye herkes uğraştı.  Masa etrafında, oturanlar, Haçlı orduları temsilcileri ve karşısında da boynu bükük,ver kurtulcu bir heyet vardı.  Bizimkiler ,zaten daha önce %28' in altına inmeyi kabul etmişlerdi. Şimdi daha ne koparabiliriz ,derken; Rumlar bizimkilerin açığını yakaladı ve gelecekte Kıbrıs'ın tamamını alırız bakış tarzıyla masadan kalktılar.  Göstermelik ,üzüntü ifadeleri var ki bizi üzmekte. Adamlar, ne güzel Kıbrıs'ı veriyorduk. Daha ne istiyorlar? Hayıflanmasındayken Rumlar, Kıbrıs'ın tamamını alabilirim, duygusuna kapılınca masayı terk ettiler. Bizimkiler,bir daha masa yok . Biz, halk oylaması yaparak Türkiye'ye bağlanıyoruz,diyemediler. Aslında bizimkiler, bundan sonra toprak talebimiz %60 olacak,ayrıca; Dikelya ve Ağratur üslerini de istiyoruz. Akdenizde ,Ekonomik saham 250 km' dir. Diyebilmeliydi. Bunları duyamadık.  Adayı ,Rum'a verememenin üzüntüsünü gördük. Mustafa Akıncı adlı zat, derhal istifa etmelidir. B M'e verdiği harita da açıklanmalıdır. Kıbrıs, bizim ,Akdenizdeki sabit uçak gemimizdir. Bundan hiçbir zaman vaz geçmemeliyiz. Kıbrıs'ı tekrar vatan toprağı yapan kahramanlara selam olsun. Şehitlerimize Allah' tan rahmet diliyorum. Tüm şehitlerimizin durağı cennet olsun.