Bu hafta bir tarihi yanılsamayı dile getirmek istiyorum :
İlimizin en önemli TARİHSEL VARLIĞI, Dünya Tarihine malolan ÇANAKKALE SAVAŞLARIDIR ! Çünkü Çanakkale Savaşları bu topraklarda gerçekleşti ama sonuçları Dünya Tarihini etkileyen bir öneme sahip oldu.
Bildiğiniz gibi Çanakkale Muharebelerini Deniz ve Kara olmak üzere iki bölümde değerlendirmek, tarihi bir realitedir.
Her iki savaş da, süre, strateji, taktik ve askeri özellikleri ile birlikte çok farklı özellikler gösterir. Bunları ayrıntıları ile yazmak bu makalenin konusu değildir. Muradımız,ne yazık ki vatandaşımızda hatta bürokrasideki mevcut kavram ve bilgi karışıklığının giderilmesine katkıda bulunmaktır.
18 Mart 1915 tarihinde şanlı bir zafer olarak tarihimize geçen ÇANAKKALE DENİZ SAVAŞLARININ KOMUTANI CEVAT ÇOBANLI PAŞADIR. Bu savaşta Mustafa Kemal yer almamıştır. O süreçte Yarbay Mustafa Kemal, Çanakkale Müstahkem Mevkii Komutanlğı emrinde Maydos (Eceabat) bölgesinin askeri tahkimatı ile görevlidir ve karargahı da Eceabat’tadır.
Yıllardır her 18 Mart törenleri Şehitler Abidesinde ve önceleri de kent merkezinde kutlanır ve bu törenlerde Mustafa Kemal Atatürk anılır. 18 Mart Zaferinin Komutanı CEVAT ÇOBANLI PAŞANIN adı ise hiç geçmez. Son yıllarda Çanakkale Kent Merkezinde ismi sonradan Cevat Paşa Parkı olarak değiştirilen yere bir büstü konuldu. Ama adeta bir “YASAK SAVMA” niteliğindeki bu büstten de,bırakınız kentimize gelen yerli – yabancı turistleri. Hemşehrilerimizin çoğunun ne yazık ki haberi bile yok !
Daha üzerindeki dumanları henüz tükenmemiş bir savaşın sonunda kazanılan zaferin böylesine kıymetli bir TARİHSEL VARLIĞI, ister BİLGİSİZLİK ister İLGİSİZLİK deyin, hak ettiği gerçekliğe oturtulamıyor !
Yapılması gereken iş konusunda naçizane önerimiz şudur :
Kent merkezimizde en görünen bir noktaya, çevresi etkili bir rekreasyon düzenlemesi ile, GELİBOLU KARA SAVAŞLARININ MUAFFER ANAFARTALAR GRUP KOMUTANI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ile ÇANAKKALE DENİZ SAVAŞLARININ 18 MART ZAFERİ KOMUTANI CEVAT (Çobanlı) PAŞANIN BİRLİKTE BİR ANITININ DİKİLMESİDİR !
Şehrimize her yıl gezmeye gelen yüzbinlerce turiste, yakın tarihimizin bu zafer olgusunu gururla gösterir, öte yandan da onlara kordondaki bir film malzemesi olan TAHTA AT dışında, önlerinde resim çektirebilecekleri bir görkemli obje yaratmış oluruz.
Böylelikle 18 Mart’lar, içi tam olarak doldurulmamış bir hamaset konusu olmaktan kurtulur, bilgiyle ve özenle cümle aleme sunacağımız bir TARİHSEL ZENGİNLİĞİMİZİN GURURUNU hepimize yaşatır…!
Esen kalın.