Bayramlar Fırsattır…
Dinî Bayramlarımızdan Ramazan Bayramını idrak edişimize sevinirken, içinde bin aydan hayırlı Kadir gecesinin yer aldığı Ramazan’ı uğurlamış olmanın hüznü içerisindeyiz. Bu yönüyle biraz da buruk bir bayram “Ramazan Bayramı”…
Bizleri bu günlere eriştiren Cenab-ı Hakk’a hamd, O’nun Sevgili Peygamberi Muhammed Mustafa (sas)’e sâlât ve selâmla başlamak en doğrusu…
Yaratılanların en şereflisi insan, yine yaratılanların en güzeline layıktır. Güzel olan her şeyi seven Allah (c.c.) insana en temiz, en güzel olan yol haritasını çizmiş, bu yol haritasını projelendirerek iradeyi cüziye dahilinde tercihlerine sunulan birbirinden kıymetli anlar, geceler, günler bahşetmiştir.
Uğurladığımız Ramazan Ayı ve idrak edeceğimiz “Ramazan Bayramı” bu bahşedilenlerdendir.
Allah (c.c.) Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’de Haşır/18 suresinde “Her nefsin yarın için ne hazırladığına bakması gereği” hususuna işaret ederken, yaşadığımız veya yaşayacağımız anların, gecelerin, günlerin kıymetini bilmemiz yönünde ikaz eder.
Allah’ın (c.c.) “Ey iman edenler, oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı...” (Bakara/183) emrine uyarak oruç tuttuk, “Onlar (takva sahipleridir) ki, gaybe (gaybte Allah’a) îmân ederler, namazlarını kılarlar…” (Bakara/3) uyarılarına uyup namazımızı kıldık, Âl-i İmran, 92. Ayetinde dikkatlerimizi çektiği “Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça "iyi" ye eremezsiniz. Her ne harcarsanız, Allah onu hakkıyla bilir.” İkazına dönük zekatımızı, fitremizi, sadakalarımızı muhtaç olanların hakkı olduğu hassasiyeti içerisinde hak edenlere verdik, inşallah dualarından da istifade ettik.
Allah’ın (c.c.) Bakara /185 ayetinde “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır…” dediği üzere inşallah; Kur’an’ı hayatımıza tatbik hedefinde anlamaya çalışarak okuduk, hayatımıza tatbik etmeye gayret ettik…
Allah’ın (c.c.) (ŞÛRÂ-37) ayetinde “…onlar, günahların büyüğünden ve fuhuştan içtinap ederler (sakınırlar). Ve öfkelendikleri zaman affederler…” emri ilahisi yönünde öfkelendiğimizde kendimizi dizginledik, Hz. Peygamber sünnetinde affettik, barıştık, küsmedik…
Hucurât suresi 10. Ayetindeki; “Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki esirgenesiniz...” ve 12. Ayetinde yer alan; “Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin…” uyarılarına dayalı müminleri kardeş bilip, zandan ve başkalarının kusurlarını araştırmadan uzak kalarak, birlik ve beraberliğimizi geliştirmeye gayret edip, Hucurat/9 ayetinde yer alan uyarı ve müjdesine“O ki, tevbeleri çok kabul eder.” nail olmak için üzere günah ve hatalarımıza tevbe edip, iftar ve sahur anlarında af ve mağfiret diledik…
Ramazanda hassasiyet gösterdiğimiz bu güzel hallere ve davranışlara, kavuştuğumuz Ramazan Bayramı ve sonrasında da devam etmemiz gayretimizde, Allah’ın yardım ve inayeti dualarımızdır.
Gönül dünyamızda açılan bu yeni ufuk dahilinde, Ramazan Ayı manevi ikliminde kazandığımız şuurla, Ramazan Bayramımızın mübarek olmasını diliyor, Bayramın güzelliklerini, coşkusunu, küresel eşkıyaların tahrik ve kışkırtmaları karşısında, başkalarınca kullanılmama hassasiyetinde, nefsimize dokunan hallerde dahi öfkelenmeden, bütün müminlerin kardeş olduğunu unutmadan, kardeşlik hukukunu yaşama azim ve kararlılığı içerisinde, en çok muhtaç olduğumuz şu günlerde birlik ve beraberliğimizin temin tesis ve devamı açısından fırsat görüp, insanlık âlemine doğru model olma mesuliyetimiz olduğu hassasiyeti içerisinde davranmamız yönünde Allah’tan (c.c.) yardım ve inayet etmesi dualarımızla; bayramın değerli hemşerilerimize, aziz milletimize, İslâm Âlemi için huzur, barış, birlik ve beraberlik ile hayır ve bereketlere vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan diliyorum.
Metin AKGÜN
Maarif Müfettişi
Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Genel Başkanı