Çanakkale Haber

Filiz Yıldız Arçukoğlu
Köşe Yazarı
Filiz Yıldız Arçukoğlu
 

BİR CAN DAHA !!!

Kaç can yandı, ..Ölen KADIN ,Öldüren ise ERK' Dİ... Arkada kalan ise yaşatmak isteyenler.... Biz Unutmuyoruz, unutmayacak ve her daim hatırlatacak  yenileri olmaması, gelenekler diyerek ev içinde aile içinde olur böyle şeyler diyerek geçiştirmeyeceğiz. Kim miyiz bizler? ..Geleceğini güven huzur içinde  yaşamak isteyen daha sağlıklı toplumlar için dili barış yüreği sevgi  ,bilgi, düşünce , fikri ile  üreten, eli emek dolu -KADINLARIZ...İNSANLARIZ... Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre, Türkiye'de kadınlara yönelik cinayet oranı son istatistiklere göre 2002 ile 2009 yılları arasında yüzde 1400 artış gösterdi. 2002 yılında öldürülen kadın sayısı 66 iken bu rakam 2009'ın ilk yedi ayında bu sayı 953'e çıktı. Resmi kayıtlara göre, 2003'te 83, 2004'te 128, 2005'te 317, 2006'da 663, 2007'de 1011, 2008'de ise 806 kadın cinayeti işlendi.  Resmi kayıtlara geçen bu verilere hemen her yerden çok rahat ulaşılabilir , Bu Ülkemizde yaşanılan gerçekler... Bu sebepledir ki, dünyada devam eden kadına şiddet son bulması amaçlı dünya ülkeleri bir oldu  '' Kadına Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair  Avrupa Konseyi Sözleşmesi ''  , yani diğer adı ile İSTANBUL SÖZLEŞMESİ  Üzerinde uzun çalışmalar sonucunda anlaşıldı..Uzun çalışmalar diyoruz birden olan- oluşan bir antlaşma değil, her ülkeden sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin bir arada olduğu tartışıldığı ve yaşanmışlıklardan gerçeklerden ihtiyaçlardan yola çıkılarak hazırlanan bir sonuç...Ülkemizden de pek çok kadın örgütü temsilçi olarak katıldı daha sonrasındada ihtiyaca ve yaşanılanlara göre aynı amaç farklı isimlerde oluşumlar kuruldu, izlemeye, hak temelli çalışmalar yapmaya başladı... Birde ulaşamadığımız hasır altı edilen , aile arasında olur diyerek çaresiz bırakılan ölüme terk edilen intihar ettirilen , öldürülen kaç kadın var.Töre , namus cinayetlerini  (ki kime neye göre namus kişi içkili iken bilmeden öldürdüm açıklaması mı namusu temizliyor tartışılır ) ilgili takip eden kurumları bile dehşete düşürüyor...KAÇ ÇOCUK VAR KAÇ  ANNE-BABA- YAKIN VAR..Tercihleri için öldürülenler var. Görmek bilmek istemiyoruz çünkü bilmeyince vicdanımız rahat, birşey olmamış gibi yaşayabiliyoruz..Antlaşma imzalandıktan sonraki ilk birkaç yılda sayı düştü çünkü devlet kararlı ısrarla üzerine düşeni yaptı ama sonra...   GERÇEK BAŞKA BİLİYORUZ ... NELERİ UNUTTUK İSTERSENİZ BİR HATIRLAYALIM... * Eylem Pesen (2009): 17 yaşında eşi tarafından öldürüldü. Katil zanlısı eş, Eylem’in cansız bedeninin üzerinden iki kez arabayla geçti. 4. yılına giren davada sanık, “Diğer kadın katillerinin yararlandığı indirimlerden yararlanmak istiyorum” dedi. --Lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde erkek arkadaşı Cem Garipoğlu tarafından testere ile bedeni parçalanarak öldürüldü. Cinayetten 197 gün sonra teslim olan Cem Garipoğlu, suçu işlediğinde 17 yaşında olduğu için indirim le 24 yıl hapise mahkum edildi. Babası Nida Garipoğlu hakkında “suçluyu kayırmak”tan dava açılmış olsa da beraat etti.. --- Esin Güneş (2010): Siirt’in Tillo ilçesindeki kayalıklardan düşerek öldü. Güneş’in ölümüyle ilgili ODTÜ’nün hazırladığı rapora göre fizik kuralları uyarınca düşmenin “itme” sonucu gerçekleştiği ortaya çıktı. 2010 yılından bu yana serbest olan eş Güven Güneş daha sonraki günlerde bu raporun açıklanması ile tutuklandı.  ---Ayşe Paşalı (2010): Boşanmak istediği için eski eşi tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Katiline ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.  ---Gülay Yaşar (2011): 28 yaşında eski eşinin evinin penceresinden düşmüş bir şekilde bulundu. Ölmeden önce eski kocası tarafından tehdit edildiği için şikayette bulunmuş, bu başvuru üzerine açılan davada sanık 6 yıl hapis cezası almıştı.Dava İnsan Hakları Mahkemesine taşındı... ---Tuba Genç (2012): Adana’da sevgilisi Tahsin Can Bulat tarafından öldürüldü. Sanık, kürtaj olduğu için öldürdüğünü, evlenmek üzere olduklarını iddia etse de belediye evlenme başvurusunun olmadığını belirtti. * Ferdane Çöl (2012): Boşanmak istediği eşi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Öldürüldüğünde koruma altındaydı. Pınar Ünlüer (2012): İzmir’de kendisiyle barışmak isteyen sevgilisi tarafından öldürüldü. * Türkan Yılmaz (2012): Kuşadası’nda eşi tarafından boğularak öldürüldü. * Dilber Keskin (2012): Boşanmak istediği eşi tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Öldüğünde koruması vardı. * Gülşah Aktürk (2012): Van’da öğretmenlik yaptığı sırada beraberlik teklifini kabul etmediği kişi tarafından ailesini ziyarete gittiği Konya’da öldürüldü. Gülşah hayati tehlikesinin farkında olarak şikayetçi olmuştu. * Emine Yayla (2012): Süleyman Yayla boşanmak istediği eşini kaldığı baba evine camdan girerek öldürdü. * Melek Karaaslan (2012): Eşi ve onun ailesi tarafından kapatıldığı tuvalette 3 ay boyunca tutulan ve sürekli şiddete maruz kalan Melek Karaaslan, tedavi altına alındığı hastanede hayatını kaybetti. * Gönül Dilekçi (2013): Boşanma davası açtığı eşi tarafından öldürmeden önce bir kez bıçaklamıştı. Gönül evden kaçarak bir ailenin yanına sığındı. Katil Gönül’ün sığındığı aile evinde onu buldu, camdan girerek öldürdü.  * Ayşe Acar (2013): Şiddet gördüğü eşinden boşanmak istediği için çocuğunun gözü önünde boğularak öldürüldü. Ayşe öldürüldüğü gün boşanmak için mahkemeye başvurmuştu. ----26 yaşındaki Marmara Üniversitesi öğrencisi Ahmet Yıldız, 15 Temmuz 2008’de babası Yahya Yıldız tarafından eşcinsel olduğu için öldürüldü. Yahya Yıldız, 10 yıldır aranıyor. 10 yıldır sanık sandalyesi boş.hala evlat katıli olanve Tabii ki  korunan baba  kimilerine göre de namusunu temizledi diyerek aramızda...vetercihleri nedeni ile  insanlığın öldürüldüğü davanın 29 cu duruşması yapıldı. * Gülşah Sarcan (2013): Boşandığı eşi tarafından, barışma teklifini kabul etmediği gerekçesiyle 8 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Cesedi TEM Otoyolu’nda bulundu. 2013’ün ilk kadın cinayeti olarak kayıtlara geçti. 'Bakımsız' diye katledilmişti!   Filiz Tekin cinayeti İzmir'in Ödemiş ilçesinde eşi Tekin'i, `bakımsız olduğu´ gerekçesiyle döverek ölümüne neden oldu...alkollü olarak eve gelen İbrahim Tekin, evlendikleri günden beri şiddet uyguladığı öne sürülen 18 yıllık eşi Filiz Tekin'i 'Seni artık beğenmiyorum. Neden bakımlı değilsin' diyerek darp etti. İbrahim Tekin'in başını defalarca duvarlara vurduğu eşi Filiz Tekin bayıldı. İbrahim Tekin, eşini hastaneye götürmek yerine evin bir odasına yatırdı. Tekin, çocuklarına da teyzeleriyle görüşmeyi yasakladı. Ancak çiftin çocukları Osman, bir arkadaşının telefonundan durumu teyzelerine bildirdi. Bunun üzerine eve giden 3 kız kardeşi, Filiz Tekin'i çağırdıkları ambulansla Ödemiş Devlet Hastanesi'ne götürdü. Buradaki müdahalesinin ardından da Tekin, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Kafa travması geçirdiği belirlenen Tekin'in, yapılan tetkiklerde darp nedeniyle menenjit geçirdiği, ayrıca omuriliğinde de 3 santimetre kırık olduğu saptandı. Durumu kritik olan Tekin'in, 14 Aralık cumartesi gece saatlerinde yapılan tüm müdahaleye karşın beyin ölümü gerçekleşti.  Bir can öldü bin can hala yanmakta neden....   Belki geçmiş zaman unuttuk , ya bugün nerede ise her gün bir kadın öldürülüyor..Bi daha ki yazımızda da onları hatırlayalım analım... HEPİMİZE İYİ BAYRAMLAR!!!
Ekleme Tarihi: 27 Temmuz 2020 - Pazartesi
Filiz Yıldız Arçukoğlu

BİR CAN DAHA !!!

Kaç can yandı, ..Ölen KADIN ,Öldüren ise ERK' Dİ...

Arkada kalan ise yaşatmak isteyenler....
Biz Unutmuyoruz, unutmayacak ve her daim hatırlatacak  yenileri olmaması, gelenekler diyerek ev içinde aile içinde olur böyle şeyler diyerek geçiştirmeyeceğiz.
Kim miyiz bizler? ..Geleceğini güven huzur içinde  yaşamak isteyen daha sağlıklı toplumlar için dili barış yüreği sevgi  ,bilgi, düşünce , fikri ile  üreten, eli emek dolu -KADINLARIZ...İNSANLARIZ...
Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre, Türkiye'de kadınlara yönelik cinayet oranı son istatistiklere göre 2002 ile 2009 yılları arasında yüzde 1400 artış gösterdi. 2002 yılında öldürülen kadın sayısı 66 iken bu rakam 2009'ın ilk yedi ayında bu sayı 953'e çıktı. Resmi kayıtlara göre, 2003'te 83, 2004'te 128, 2005'te 317, 2006'da 663, 2007'de 1011, 2008'de ise 806 kadın cinayeti işlendi. 
Resmi kayıtlara geçen bu verilere hemen her yerden çok rahat ulaşılabilir , Bu Ülkemizde yaşanılan gerçekler...
Bu sebepledir ki, dünyada devam eden kadına şiddet son bulması amaçlı dünya ülkeleri bir oldu 
'' Kadına Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair
 Avrupa Konseyi Sözleşmesi ''  , yani diğer adı ile İSTANBUL SÖZLEŞMESİ 

Üzerinde uzun çalışmalar sonucunda anlaşıldı..Uzun çalışmalar diyoruz birden olan- oluşan bir antlaşma değil, her ülkeden sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin bir arada olduğu tartışıldığı ve yaşanmışlıklardan gerçeklerden ihtiyaçlardan yola çıkılarak hazırlanan bir sonuç...Ülkemizden de pek çok kadın örgütü temsilçi olarak katıldı daha sonrasındada ihtiyaca ve yaşanılanlara göre aynı amaç farklı isimlerde oluşumlar kuruldu, izlemeye, hak temelli çalışmalar yapmaya başladı...
Birde ulaşamadığımız hasır altı edilen , aile arasında olur diyerek çaresiz bırakılan ölüme terk edilen intihar ettirilen , öldürülen kaç kadın var.Töre , namus cinayetlerini  (ki kime neye göre namus kişi içkili iken bilmeden öldürdüm açıklaması mı namusu temizliyor tartışılır ) ilgili takip eden kurumları bile dehşete düşürüyor...KAÇ ÇOCUK VAR KAÇ  ANNE-BABA- YAKIN VAR..Tercihleri için öldürülenler var.
Görmek bilmek istemiyoruz çünkü bilmeyince vicdanımız rahat, birşey olmamış gibi yaşayabiliyoruz..Antlaşma imzalandıktan sonraki ilk birkaç yılda sayı düştü çünkü devlet kararlı ısrarla üzerine düşeni yaptı ama sonra...

  GERÇEK BAŞKA BİLİYORUZ ...
NELERİ UNUTTUK İSTERSENİZ BİR HATIRLAYALIM...

* Eylem Pesen (2009): 17 yaşında eşi tarafından öldürüldü. Katil zanlısı eş, Eylem’in cansız bedeninin üzerinden iki kez arabayla geçti. 4. yılına giren davada sanık, “Diğer kadın katillerinin yararlandığı indirimlerden yararlanmak istiyorum” dedi.
--Lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde erkek arkadaşı Cem Garipoğlu tarafından testere ile bedeni parçalanarak öldürüldü. Cinayetten 197 gün sonra teslim olan Cem Garipoğlu, suçu işlediğinde 17 yaşında olduğu için indirim le 24 yıl hapise mahkum edildi. Babası Nida Garipoğlu hakkında “suçluyu kayırmak”tan dava açılmış olsa da beraat etti..
--- Esin Güneş (2010): Siirt’in Tillo ilçesindeki kayalıklardan düşerek öldü. Güneş’in ölümüyle ilgili ODTÜ’nün hazırladığı rapora göre fizik kuralları uyarınca düşmenin “itme” sonucu gerçekleştiği ortaya çıktı. 2010 yılından bu yana serbest olan eş Güven Güneş daha sonraki günlerde bu raporun açıklanması ile tutuklandı.
 ---Ayşe Paşalı (2010): Boşanmak istediği için eski eşi tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Katiline ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
 ---Gülay Yaşar (2011): 28 yaşında eski eşinin evinin penceresinden düşmüş bir şekilde bulundu. Ölmeden önce eski kocası tarafından tehdit edildiği için şikayette bulunmuş, bu başvuru üzerine açılan davada sanık 6 yıl hapis cezası almıştı.Dava İnsan Hakları Mahkemesine taşındı...
---Tuba Genç (2012): Adana’da sevgilisi Tahsin Can Bulat tarafından öldürüldü. Sanık, kürtaj olduğu için öldürdüğünü, evlenmek üzere olduklarını iddia etse de belediye evlenme başvurusunun olmadığını belirtti.

* Ferdane Çöl (2012): Boşanmak istediği eşi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Öldürüldüğünde koruma altındaydı.
Pınar Ünlüer (2012): İzmir’de kendisiyle barışmak isteyen sevgilisi tarafından öldürüldü.

* Türkan Yılmaz (2012): Kuşadası’nda eşi tarafından boğularak öldürüldü.

* Dilber Keskin (2012): Boşanmak istediği eşi tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Öldüğünde koruması vardı.

* Gülşah Aktürk (2012): Van’da öğretmenlik yaptığı sırada beraberlik teklifini kabul etmediği kişi tarafından ailesini ziyarete gittiği Konya’da öldürüldü. Gülşah hayati tehlikesinin farkında olarak şikayetçi olmuştu.

* Emine Yayla (2012): Süleyman Yayla boşanmak istediği eşini kaldığı baba evine camdan girerek öldürdü.

* Melek Karaaslan (2012): Eşi ve onun ailesi tarafından kapatıldığı tuvalette 3 ay boyunca tutulan ve sürekli şiddete maruz kalan Melek Karaaslan, tedavi altına alındığı hastanede hayatını kaybetti.

* Gönül Dilekçi (2013): Boşanma davası açtığı eşi tarafından öldürmeden önce bir kez bıçaklamıştı. Gönül evden kaçarak bir ailenin yanına sığındı. Katil Gönül’ün sığındığı aile evinde onu buldu, camdan girerek öldürdü. 

* Ayşe Acar (2013): Şiddet gördüğü eşinden boşanmak istediği için çocuğunun gözü önünde boğularak öldürüldü. Ayşe öldürüldüğü gün boşanmak için mahkemeye başvurmuştu.

----26 yaşındaki Marmara Üniversitesi öğrencisi Ahmet Yıldız, 15 Temmuz 2008’de babası Yahya Yıldız tarafından eşcinsel olduğu için öldürüldü. Yahya Yıldız, 10 yıldır aranıyor. 10 yıldır sanık sandalyesi boş.hala evlat katıli olanve Tabii ki  korunan baba  kimilerine göre de namusunu temizledi diyerek aramızda...vetercihleri nedeni ile  insanlığın öldürüldüğü davanın 29 cu duruşması yapıldı.

* Gülşah Sarcan (2013): Boşandığı eşi tarafından, barışma teklifini kabul etmediği gerekçesiyle 8 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Cesedi TEM Otoyolu’nda bulundu. 2013’ün ilk kadın cinayeti olarak kayıtlara geçti.
'Bakımsız' diye katledilmişti! 
 Filiz Tekin cinayeti İzmir'in Ödemiş ilçesinde eşi Tekin'i, `bakımsız olduğu´ gerekçesiyle döverek ölümüne neden oldu...alkollü olarak eve gelen İbrahim Tekin, evlendikleri günden beri şiddet uyguladığı öne sürülen 18 yıllık eşi Filiz Tekin'i 'Seni artık beğenmiyorum. Neden bakımlı değilsin' diyerek darp etti. İbrahim Tekin'in başını defalarca duvarlara vurduğu eşi Filiz Tekin bayıldı. İbrahim Tekin, eşini hastaneye götürmek yerine evin bir odasına yatırdı.

Tekin, çocuklarına da teyzeleriyle görüşmeyi yasakladı. Ancak çiftin çocukları Osman, bir arkadaşının telefonundan durumu teyzelerine bildirdi. Bunun üzerine eve giden 3 kız kardeşi, Filiz Tekin'i çağırdıkları ambulansla Ödemiş Devlet Hastanesi'ne götürdü. Buradaki müdahalesinin ardından da Tekin, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Kafa travması geçirdiği belirlenen Tekin'in, yapılan tetkiklerde darp nedeniyle menenjit geçirdiği, ayrıca omuriliğinde de 3 santimetre kırık olduğu saptandı. Durumu kritik olan Tekin'in, 14 Aralık cumartesi gece saatlerinde yapılan tüm müdahaleye karşın beyin ölümü gerçekleşti. 

Bir can öldü bin can hala yanmakta neden....
 
Belki geçmiş zaman unuttuk , ya bugün nerede ise her gün bir kadın öldürülüyor..Bi daha ki yazımızda da onları hatırlayalım analım...

HEPİMİZE İYİ BAYRAMLAR!!!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

27
Temmuz
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.