Yarının Daha Güzel Olması İçin…
Ortadoğu’yla ilgili farklı beklentiler doğrultusunda sistematik çalışan Küresel Eşkıyalar, Ortadoğu ve Türk Dünyasını birleşmesi iradesini kullanabilecek yegâne güçten mahrum etmek hedeflerine dönük, Milli bekamızı tehlikeye düşürme yönünde de sistematik çalışarak yönettiği terör; her geçen gün artan şiddetiyle devam ediyor.
Küresel Eşkıyaların kılavuzlaması ve gizli aşikâr destekleri altında devam eden terör örgütünün kahpece kurulan tuzak, bomba ve kurşunlarına karşı her gün, göğsünü siper ederek toprağa düşen Hakka yürüyen fidanlarımızın, aziz şehitlerimizin acılı haberleri can evimizden vurmakta, ciğerimizi dağlıyor.
Bölgede yaşayan kardeşlerimizin de şiddeti her geçen gün artan terör karşısında savunmasızlığın getirdiği sosyal uyma davranışı dâhilinde sessiz kaldıkları, Yüce Allah’ın (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de haksız yere cana kıymayı haram kıldığını, böyle bir eylemin cezasının “ebedi kalınacak cehennem olduğunu bildirdiği” ayetin mesuliyeti altında manevi yüklerinin daha ağır olduğunu unutmadan, devlet adamlarımızı ve gözü yaşlı aziz milletimizi, bölge insanları üzerinde derin tesiri olan; Kanaat Önderlerini, Değerli Seydalarımızı, Dedelerimizi, Pirlerimizi, Medrese Âlimlerimizi, Tarikat, Cemaat, Cemiyet Önderi olan değerli büyüklerimizi, toplum mühendisliğine soyunan kalemşorların yazdıklarını okumadan, konuşmalarını dinlemeden bir araya gelmeye davet ederken, "teröre karşı tek yürek" olmak zorunda olduğumuzu haykırmak istiyorum.
Yaşanan terör, hayatın gerçeklerini yaşamaktan uzak bırakmayacak. Terör mağduru olan kardeşlerimiz başta olmak üzere, aziz milletimizin her bir ferdinin ekonomik açıdan kıt kaynaklarımız en verimli kullanılarak, refah düzeyimiz artırılmalıdır.
Refahın artırılışının en kritik eşiklerinden biridir “Enerji”.
Yaşadığımız bütün sorunlara karşın gelişen Türkiye’nin gelişmesi, refah düzeyimizin artması, enerji ihtiyacımızı artıracaktır.
Enerji tüketimimizin artması refah düzeyimiz ile doğru orantılı olacaktır. Enerji tüketimindeki artış, gelir düzeyimiz yanı sıra, tükettiğimiz enerjinin uzuz/pahalı olması da etkili olacaktır.
Önümüzdeki önemli sorunlardan biridir enerjiyi ucuza mal etmek!
Ne mutlu ki bu yönde başarılı çalışmalar yürüten illerimiz, beldelerimiz var…
Elazığ’dan Ankara’ya giderken, Mucur’a varmadan Kırşehir Mucur ilçesine varmadan yol kenarından da bir anda nazlı nazlı dönen “Rüzgâr Santralleri” dikkatleri çeker…
Hatay’dan sonra Mucur da kurulan ve ucuz enerji temini açısından büyük bir anlam taşıyan dev bir yatırımdır “Geycek Rüzgâr Enerji Santrali”.
Kırşehir ilimiz Mucur ilçemizde faaliyete geçen bu yatırımı görünce Elazığ’ımız geldi hatırımıza! Rüzgâr Santrali kurulabilir mi bilmem? İlimiz şartları, yeterli rüzgâr alma durumu müsait midir? Araştırmak gerek…
Ancak, ucuz enerji elde etme yönünde Elazığ’ın değerli yöneticilerinin mevcut şartlarımızı, potansiyel imkânlarımızı, refahı artırma yönünde ARGE çalışmaları yapmaları gerektiğini düşünüyoruz.
Rüzgâr dışında en verimli ve bitmeyecek enerji kaynağı “Güneş”!
Dünyada güneş enerjisinden faydalanma yönüyle güneşi uygun alma açısının en iyi olduğu illerden biri olduğumuz, bu açıdan da daha önceden yapılan çalışmalar olduğu, bu açıdan Baskil ilçemizin ender bir potansiyel taşıdığı, “Güneş Panelleri” projelerinin hayata geçmeyi bekleyen yönetsel siyasi iradenin karar vermesi gerektiği de çok gizli olmayan bir husus.
Özellikle içme suyunu derin kuyudan yapılan sondajdan temin eden ve bu açıdan da elektrik enerjisi harcaması yüksek olan Elazığ’ın, enerji giderini azaltmak, içme suyu maliyetinden tutunuz, Malatya gibi elektrikli ulaşım alternatiflerini de ucuz elektrik enerjisi ile sağlama imkânlarını değerlendirmek, halkın refah düzeyini artırma açısından katkı sağlamaz mı?
Sadece düşünüyoruz… Sahi olmaz mı? En azından olup olamayacağı araştırılamaz mı?
Metin AKGÜN
Maarif Müfettişi
Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Genel Başkanı |