"Neo Türkiye" diyenler Osmanlı halüsinasyonu görenler 'büyük turpları' beklerken geldikleri noktada, "İkinci kurtuluş savaşı veriyoruz. Birlik bütünlüğümüz tehlikede" diyorlar...
Saldırıların arkasındaki ülkenin devlet adamlarından seçimi kazanmış bir genel başkanı olarak kendi genelkurmay başkanı ile özel bir görüşme ayarlamasını talep ettikleri günleri unuttukları anlaşılıyor. Onlara bu kadar yakın hisler taşıyorken şimdi ne oldu? Üstelik başkomutanı olduğunu söylediğin orduyu da dağıtılmış, emir komuta bütünlüğünü bozmuşken?
-AHMET ŞIK-
Mahkeme dün onu AKP'ye muhalif yazılarından dolayı tutukladı...
Kendisini 2009 yılında Erkenekon kumpasında ilk muvazzaf subay olarak tutuklandığım günlerde, FETÖ'cü çevrenin etkisiyle yazdığı, 'Kırk Katır Kırk Satır 1-2 - Ergenekon’da Kim Kimdir?' toplam 640 sayfa olan kitaplarından tanırım. O kitapta bende yerimi almıştım. Ona göre “Tüm kötülüklerin anası” Ergenekon'un hareketsiz kılınması sonucunda artık ülkede faili meçhul cinayetler, provokasyonlar, kumpaslar bitecekti...
Onun yazılarının hemen sonrasında Doğu ve Güneydoğu'da işlenen faili belli olmayan cinayet ve sabotajlardan suçlandım, yargılandım. Yeşil kod adlı kişiye emir veren istihbaratçı komutan olarak anıldım. Silivri duruşmalarında karşıma kod adı 'ilk adım' olan bir PKK itirafçısı şahit olarak çıkarıldı. ODTÜ'de aynı dönem okuduğum bir kişinin tanıklığını birleştirdiler. Onlar Ahmet Şık'ın kitaplarında yazdığı yalanlarını mahkemede tekrarladılar...
Gerçeklerle yoğrulmamış ürettiği senaryolar üzerinden yazılan yazılar, söylenen sözler bir dönem insanları inandırıp ikna edebilir ancak bugün 'gerçek' yalanların, düzenlerin, sahtekarlıkların, kumpasların dönüp bir gün bunlara alet olanların bileklerindeki kelepçedir...