HEY GİDİ KARADENİZ! Bu yazıyı Karadeniz Bölgesi’nde hızlı yükselişe geçen Covid-19 vakaları üzerine yazıyorum. Ben de Çanakkale’de yaşayan Karadenizliyim hatta vaka sıralamasında 1’nciliği hiçbir yere kaptırmayan Orduluyum. Birinciyiz ve bununla övünebiliriz. Tabi ki bu durumdan nefret ediyorum. Karadeniz Bölgesinde ne oldu ve hatta Ordu’da, daha başka ne oldu da böylesine aşırı yükseliş meydana geldi? Bu yazıya başlamadan önce bayağı bir görüşmeler yapıp, bölgemiz de yaşayan arkadaşlarımın ve akrabalarımın görüşlerini aldım. Herkesin ortak kanaati doğrudan ve tereddütsüz AKP İl Olağan Genel Kongreleridir. Sayın Cumhurbaşkanı da bu kongrelere uzaktan görüntülü katılım sağladılar. Rize’deki Kongreye ise bizzat katıldılar. Sorun bu kongrelerin yapılmasında değil, bu kongrelerin kapalı spor salonlarında binlerce kişinin katılımlarıyla yapılmış olması, içeri alınmayan bir o kadarda partililerin salonların dışında TAMAM diye kodlandırılan kuralların uygulanmasında yeterli tedbirlere dikkat etmemelerinin sağlanamamış olmasıdır. Biraz varsayım yapalım. Herhangi bir ilin kongresine en az olan bölgede 1000 civarında delege katıldı mı? Bu sayı, nüfusu daha yoğun olan illerde 2000’e vurdu mu? Bir o kadar da dışarıda insanlar toplandı mı? Bu kadar insana hangi tedbirleri uygulayabileceksiniz? Velev ki bu kongreleri muhalefet partileri yapmaya kalksalardı izin verilir miydi? Hayır. Hadi izin verdiler diyelim bugün bu partiler yerin yedi kat altına gömülmüşler miydi? Evet. Hayır dışındaki tüm sorulara ben evet diyorum. Devam edelim, Delegeler kongrelerin sonunda nereye gittiler? Evlerine tabii ki. Her evin 4-5 kişilik olduğunu varsayarsak ki bu oran bizim bölgemizde daha yoğundur virüsü taşırlar mı? Bitmedi! Henüz hafta sonu kısıtlamalarından sıyrılmak için köylere yaylalara daha gitmedik. Karadenizlilerin şöyle bir özelliği vardır. Şehirde yaşayan herkesin bir köyü vardır ve köyünde eski ya da yeni, kargir de olsa bir köy evi vardır. “Ooo gııız geldinmi? Çay demledim hadi gel içelim!” ve devam “Pancallığı uvatladım, fideleri diktim, dibindeki otları da temizledim, uuuf belim arıdı gııı, hadi bi çay daha içim ben” bir bakmışsınız sayıları 5-6 ya çıkmış muhabbetin de dibini vurmuşlardır. Muhabbet ilerledikçe “gıı turşu gavurdum du hadi çayla birlikte onları da yiyelim, dur gı ben bi de börek yapim de öyle yiyelim,” sonra birisi kalkmaya kalkar ve “ Yok yaa ben gidiim, “ ve arkasından “dur gıı nere gidin hemen, otur gıı az bişi ye de öyle git” sonra muhabbet uzar gider ve tüm bunlardan eşininde nasiplenmemiş olmasına gönlü razı olmaz, “la hamido gel acuk dinen gel bırak işide bişiler ye gel!” bizim yörede bacılarımız ve ablalarımız genelde eşlerine isimleriyle hitap edemezler. Onun yerine genelde bir lakap takarak çağırırlar. Eşi gelir, komşusuna “senin adam nerde gelmedimi?” cevaben “geldi acuk batçada işleri vardı unlarlan uğraşi” derken sorduğu adamda gelir “la fındıktan habarın varmı bugün gaç lira oldu” derken yeni sohbet konuları açılır ve memleketin kurtuluş reçeteleri bulunmuştur. Aslına bakarsanız ben onların bu hallerine normal zaman da bayılırım. İçlerinden birisi kongreye katılan delegenin ailesinden midir? Ya da başka bir yerden mi bulaş almıştır? Tabiî ki bilmiyorum. Bunların hepsi varsayım. Bildiğim bir şey varsa bu virüsün bulaşıcılığında hiç tevazu yok. Senaryoyu daha da genişletmek mümkündür. Fakat toplu yapılan bu kongreler ve cenaze törenlerine katılmak zorunluluğu hali güzelim memleketimizi vaka sayısında üst seviyelere taşıdığına da hiç şüphe yok. Buraya kadar genel bahsettim. Ordu’yu biraz daha özel inceleyelim. Ordu’ya çok yakın Giresun’un Bulancak İlçesinde 24 Ocak günü Karadeniz’in kanaat önderlerinden biri olarak açıklanan bir zat 91 yaşında iken corona virüs nedeniyle rahmetli olmuş. Allah Rahmet eylesin! Ben Zat’ın ismini hiç duymadığım gibi görmüşlüğüm de yoktur. Cenazesine Diyanet İşleri Başkanı da dahil, bölgedeki milletvekillerinin de dahil olduğu 20.000 kişinin katılımıyla Cenaze defnedilmiş? Böyle bir zamanda 20.000 kişinin Muhterem Zat’ın cenazesine katılım göstermesinden, çok tanınan ve saygı gören birisi olduğuna şüphe yok. Cenazeye katılım gösterenleri anlıyorum da böyle bir musibet Tüm Dünya’nın başına bela iken ve dahi bedel ödeniyorken Cenaze de hangi tedbirlere uyuldu? Öğrendiğim, tedbir vs. bir şey kalmamış. Yukarıdaki senaryoya bu cenazeyi de eklersek şampiyonluğu kimseye bırakmayız evvel Allah. Ordu açık ara birinciliği sürdürüyor. Bittimi? Hayır! Ordu Üniversitesi (ODÜ) Tıp Fakültesi ve Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. …. “Vaka yükselişi Karadenizli insanların inadından kaynaklanıyor, yap denileni yapmama özelliğinden kaynaklanıyor, tersine çalışıyoruz” demiş. Yani yukarıda yazdığımız yazmaktan yorulduğumuz muktedirlerin istismarından kaynaklanan ihmallerin hiç birisi yaşanmadı, sadece vatandaşın inadından dolayı bunlar yaşanıyor Öylemi? Müthiş bir bilimsel açıklama yaptığına hiç şüphe yok. Bende diyorum ki kıçı ile inatlaşan donuna eder. Hey Gidi Karadeniz!!