KADIN KATLİAMI ÜZERİNE NOTLAR
Son birkaç yıl içinde bu ülkede binlerce kadın öldürüldü ve sırf kadın oldukları için öldürüldükleri gerçeği gözlerden saklandı. Bu kadınları öldüren erkekler hep aynı öykünün çeşitli versiyonlarını anlattılar.Beni terketti, terketmek üzereydi, terkedeceğini söyledi ve bana saldırdı. Bunları anlatırken hep aynı mağdur pozunu takındılar, temiz giyimli, kravatlı, başı önde, pişman.
Bu senorya kimbilir daha ne kadar yenilenecek ve daha kaç gençliğini yaşayamamış güzel kadın toprağa girecek.Yükseklerden atıyorlar, boğazını kesiyorlar, üzerine beton döküyorlar, yakıyorlar, döverek kemiklerini kırıyor, yüzüne kezzap atıyor, sakatlıyorlar.
ARTIK adını koyalım bu bir cinsin öbür cinse karşı açtığı IRKÇI bir savaştır.Her öykü ne denli farklı olursa olsun, bu ırkçılık bu ülkenin her köşesine yayılan bir bir hastalık oldu ve yaptıklarının yanlarına kaldığını (iyi halden serbest bırakılacaklarını) gören ekekler birbirlerine örnek olmaya başladılar.
Peki bizi yönetenlerden herhangi biri bu konuda bizi rahatlatan bir şey söyledi mi? Hayır ! Sessiz kabullenme, adeta cesaretlendrici bir tavır takındılar.Dahası demokratik bir kadın/erkek eşitliği için kurallar getiren İstanbul Sözleşmesi' ne savaş açtılar; Onu yok sayarak yok etmeğe giriştiler. "Erkekler ağlamaz" öğretisiyle erkeğin fiziksel,psikolojik ve sosyolojik üsütünlüğü üzerinde yayılagelmiş bir kültürde, kadın erkek eşitliğini , en başta yok saymış bir ideoloji ile yöneticilerimiz bu cinsiyetçi ırkçılığı hoş görüp,egalize etmiş bir görünüm vermektedirler. Din ve cinsellik bu kadın karşıtı politikaların araçlarıdır.
Kadınların bütün haklarını eski erkek düzenine çekmeye çalışsalarda, kadın hareketi güçleniyor.Kadınların bilinçlenip, geniş bir sosyal network kurarak, birleşerek seslerini daha da yükselteceklerinden, boş tencerelerle avaz avaz gerçekleri haykıracağından huylanan yöneticilerimizin bu suskun hoşgörüsünü ve İstanbul Sözleşmesini yırtarak Kadın Hareketinin baltalanmasının başka bir yorumu olamaz.Ez cümle erkekler ekonomik krizin öfkesini kadınlardan çıkarmak istiyor, güçleri buna yettiği için bu erkek egemen kültürde hınçla kadınlara saldırıyorlar.Bütün bu cinayetler ekonomik krizi önlemeye yetmiyor, hızlandırıyor.Aksine ekonomik kriz giderek derinleşiyor ve gözle görülür hale geliyor.
Prof.Dr.Sevinç ÖZER
Kepez Özgür Kadın Dayanışması
Anasayfa
Yazarlar
Prof.Dr.Sevinç ÖZER
Yazı Detayı
Bu yazı 829+ kez okundu.
KADIN KATLİAMI ÜZERİNE NOTLAR
KADIN KATLİAMI ÜZERİNE NOTLAR
Son birkaç yıl içinde bu ülkede binlerce kadın öldürüldü ve sırf kadın oldukları için öldürüldükleri gerçeği gözlerden saklandı. Bu kadınları öldüren erkekler hep aynı öykünün çeşitli versiyonlarını anlattılar.Beni terketti, terketmek üzereydi, terkedeceğini söyledi ve bana saldırdı. Bunları anlatırken hep aynı mağdur pozunu takındılar, temiz giyimli, kravatlı, başı önde, pişman.
Bu senorya kimbilir daha ne kadar yenilenecek ve daha kaç gençliğini yaşayamamış güzel kadın toprağa girecek.Yükseklerden atıyorlar, boğazını kesiyorlar, üzerine beton döküyorlar, yakıyorlar, döverek kemiklerini kırıyor, yüzüne kezzap atıyor, sakatlıyorlar.
ARTIK adını koyalım bu bir cinsin öbür cinse karşı açtığı IRKÇI bir savaştır.Her öykü ne denli farklı olursa olsun, bu ırkçılık bu ülkenin her köşesine yayılan bir bir hastalık oldu ve yaptıklarının yanlarına kaldığını (iyi halden serbest bırakılacaklarını) gören ekekler birbirlerine örnek olmaya başladılar.
Peki bizi yönetenlerden herhangi biri bu konuda bizi rahatlatan bir şey söyledi mi? Hayır ! Sessiz kabullenme, adeta cesaretlendrici bir tavır takındılar.Dahası demokratik bir kadın/erkek eşitliği için kurallar getiren İstanbul Sözleşmesi' ne savaş açtılar; Onu yok sayarak yok etmeğe giriştiler. "Erkekler ağlamaz" öğretisiyle erkeğin fiziksel,psikolojik ve sosyolojik üsütünlüğü üzerinde yayılagelmiş bir kültürde, kadın erkek eşitliğini , en başta yok saymış bir ideoloji ile yöneticilerimiz bu cinsiyetçi ırkçılığı hoş görüp,egalize etmiş bir görünüm vermektedirler. Din ve cinsellik bu kadın karşıtı politikaların araçlarıdır.
Kadınların bütün haklarını eski erkek düzenine çekmeye çalışsalarda, kadın hareketi güçleniyor.Kadınların bilinçlenip, geniş bir sosyal network kurarak, birleşerek seslerini daha da yükselteceklerinden, boş tencerelerle avaz avaz gerçekleri haykıracağından huylanan yöneticilerimizin bu suskun hoşgörüsünü ve İstanbul Sözleşmesini yırtarak Kadın Hareketinin baltalanmasının başka bir yorumu olamaz.Ez cümle erkekler ekonomik krizin öfkesini kadınlardan çıkarmak istiyor, güçleri buna yettiği için bu erkek egemen kültürde hınçla kadınlara saldırıyorlar.Bütün bu cinayetler ekonomik krizi önlemeye yetmiyor, hızlandırıyor.Aksine ekonomik kriz giderek derinleşiyor ve gözle görülür hale geliyor.
Prof.Dr.Sevinç ÖZER
Kepez Özgür Kadın Dayanışması
Ekleme
Tarihi: 29 Aralık 2020 - Salı
KADIN KATLİAMI ÜZERİNE NOTLAR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.