Devlet olmanın bedeli nedir? Bir “Devlet” satın alabilir misiniz?
Türk Devletinin kurulması için seve seve akıtılan kanın, feda edilen canın bedeli nasıl ve neyle ödenebilir ki?
Dünyanın tüm sömürgeci devletlerinin modern ordularına karşı ölümüne verilen savaşın bedeli olabilir mi?
Sizce, “Özgürce alınan bir nefesin bedeli nedir? Gece sokakta rahatça gezmenin bedeli ne kadardır?
Kaç sıfırlama, kaç ayakkabı kutusu, özgürce alınacak bir nefesin, özgürce içilecek bir avuç suyun karşılığı olur? Olabilir mi?
Kadının köle sayılmasından, erkeğin ağzından çıkacak “Boş Ol” lafıyla sokağa atılmak yerine, özgür onurlu ve kendi ayakları üzerinde durabilen birey olmanın bedeli ödenebilir mi?
Canımızdan birer parça olan çocuklarımızı, fırsat eşitliğinin olduğu demokrat ve çağdaş bir ülkede yaşatabilmenin bedeli olabilir mi?
Herkesin etnik kökenine, inancına, ırkına, mezhebine saygılı olarak “Türk Milleti” adı altında kardeşçe, barış içinde birlikte yaşayabilmenin bedeli ödenebilir mi?
Sabaha karşı kapınız çalındığında “Gelen Sütçüdür” düşüncesinden başka bir şeyin aklınıza gelmemesinin bedeli ödenebilir mi?
İstediğiniz işi, dilediğiniz yerde yapıp, istediğiniz yerde ikamet edip, ülkenin her yeri için “Benim” diyebilmenin bedeli ödenebilir mi?
Bu güzelliklerin hepsini ve daha nicelerini Türk Devletinin Kurucusu BÜYÜK ATATÜRK’E, silah arkadaşlarına, o zamanki dedelerimize yani Aziz Türk Milletine borçluyuz.
Bu borcu asla ödeyemeyiz. Çünkü bazı borçlar asla ödenmez. O mirasa sahip çıkmakla, onu 7/24 korumakla ve çağın gerekleriyle daha da zenginleştirerek yaşatmakla ancak gelecek nesillere armağan edebilirsiniz. Tıpkı size edildiği gibi!
Peki, size bu özgürlükleri sunan, çağdaş bir yaşam için uygun ortamı yaratan, sizlere fırsat eşitliği sunan Laik Demokratik Cumhuriyet rejimi gözünüzün önünde paramparça ediliyorsa, ne yapacaksınız? Susup, birilerinin gelip rejimi kurtarmasını mı bekleyeceksiniz?
Hayır, elbette ki beklemeyeceğiz. TBMM’de Grubu bulunan Partilerin mevcut durumun ayırdında olmadıklarını hepimiz biliyoruz.
Sanki, AKP İktidarı ve Muhalefet Partileri birbirlerini ayakta tutmak için çalışıyor!
O zaman, ülkemizin kaderine el koyacağız. Ülkeyi Siyasal Ümmet rejimine dönüştürmek isteyenlere, “Anayasal Direniş” hakkımızı kullanacağız.
Ülke yavaş yavaş bu duruma doğru gidiyor. Umarım AKP iktidarı aklını başına alır
ve can yakmadan, kırmadan, dökmeden bu kötü günlerden ülkemizi çıkarırız.
Görev Türk Milletinimdir. Öncelikle iktidarın her söylediği yalana karşı çıkacağız.
DOĞRU Parti olarak, toplumda farkındalığı arttıracak her türlü tedbiri alıp uygulayacağız.
Sağlık ve başarı dileklerimle 11 Temmuz 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı