ÇEK Bİ KAYYUM ABİME! Emperyalist devletlerin tamamına karşı can vererek yapılan ölümüne bir mücadelenin sonunda kurulan, adına da “Türkiye Cumhuriyeti Devleti” denen bu ülkede, 2015 yılının Kasım ayında; -Bağımsız Yargı vardır, diyenin! -Anayasa’ya herkes uymaktadır, uymayan cezalandırılır, diyenin! -Devleti yönetenler bilgili, tarafsız ve dürüst kişilerdir, diyenin! -Kuvvetler Ayrılığı ilkesi geçerlidir, diyenin! -Özgür ve bağımsız basın vardır, diyenin! -Özgür Üniversite ve ülkesini seven bilim insanları vardır, diyenin! -Sınır güvenliğimiz vardır, diyenin! -Örgütlü toplum vardır, diyenin! -Can ve mal emniyeti vardır, diyenin! -İnsana ve çevreye saygı vardır, diyenin! Aklından, imanından, vatanseverliğinden şüphe etmek gerekir… Cumhuriyet kurulduğundan bu yana “MİLLET” olmak, ülkede yaşayan insanlarımızı bir arada tutmak mücadelesi veriliyor. Başarılı olundu mu? Hiç sanmıyorum. Özellikle AKP’nin 13 yıllık iktidarının sonucu, ülkemiz paramparça edildi. Hem de bilerek ve planlayarak… Türkiye Cumhuriyeti Devleti Türk Milletinin, Demokrasinin tüm kurumlarının ve dünyanın gözü önünde “Erdoğan Cumhuriyetine” dönüştürüldü! Çivisi çıktı deyimi vardır ya, işte aynen öyle oldu! Dinciler-Lâikçiler-Kürtçüler-Avantacılar-Mandacılar-Federasyoncular-İslam Devleti savunanlar-Etnik kimlikçiler gibi ne kadar ayrık otu varsa hepsi birden ortaya çıkıp AKP desteğiyle Cumhuriyete saldırdılar. Devleti soyanlar dindar-namuslu insanlar oldu, kapitalistler ise sosyalist oldu! Erdoğan’ın dindar-dürüst Cumhurbaşkanı, Ali Koç’un sosyalist biri olduklarını (!) öğrendik. Söyledikleri gibi acayip, karışık bir ülke olduk. Bizler eskiden komşumuzun etnik kökeni nedir, dini nedir, mezhebi nedir bilmezdik, sormayı ayıp sayardık. Aradığımız tek şey iyi insan ve dost olup olmadıkları idi. Şimdiki halimize bakınca AKP yönetimlerinin 13 senede Türkiye’yi ne hale getirdiğini çok net olarak görebiliyoruz. Kimsenin diğerine güveni kalmadı… AKP’nin yozlaştırdığı bir kurum da “Kayyum” kurumudur. Türk Hukuk Sisteminin güzide bir kurumu olan kayyum, yasada yapılan değişikliklerle, insanların mallarına el koyma, siyasi rakipleri yok etme ve özel şirketleri tehdit edip korkutma aracı olarak kullanılır hale geldi! Hatta bu olayda o kadar ileri gittiler ki, olmayan şirketlere bile kayyum atar (!) hale geldiler. Sen mi Erdoğan’a veya AKP uygulamalarına karşısın? Sen mi söz dinlemiyorsun? Sen mi biat etmiyorsun? Sen mi hırsızlıkların, yolsuzlukların üzerine gidiyorsun? Sen mi İslam Devletine- Kürtçü Bölücü PKK’ya karşısın? O zaman birkaç gün içinde, yılların emeğiyle tuğla üstüne tuğla koyarak meydana getirdiğin ve yüzlerce insana ekmek verdiğin tesisinin önünde, yüzlerce polis eşliğinde “Kayyum” denen tetikçileri bulursun! Ortada ne mal kalır, ne de mülk! İşte Türkiye böyle bir “Guguk Devleti” haline getirildi… Yazıyı bağlayalım; Türkiye bu çamur girdabından çok yakın zamanda çıkacak ve gerçekleri gören Türk Milleti kendi milli iktidarını kuracak. Bundan hiçbir zaman, gram şüphem olmadı. İşte o zaman, insanların mallarına mülklerine haksız, kanunsuz olarak el koyma emrini veren ve uygulayanlara, hem hesap sorulacak hem de hukuk çerçevesinde kayyum atanacaktır. Ben de o zaman bu satırlardan sesleneceğim; Çek bi kayyum abime, hakikisinden olsun…   Sağlık ve başarı dileklerimle 20 Kasım 2015 Rifat Serdaroğlu