Biraraya gelmişler ve Cumhur’un Başı’nın gidiş biletini kesmeye karar vermişler! Bunlar da, asrın liderine sinsice yaklaşıp, onu kandırmak için bir örgüt kurmuşlar ve yıllarca aldatmışlar! Başlarını Abdullah Gül çekiyor. Yani Örgüt başkanı Kayserili Apo! Örgütün propagandadan sorumlu başkan yardımcısı, Manisalı Lawrance Bülo! Örgüt tetikçisi Van’ın beyaz çoraplı prensi, Hüseyin Teneke! Örgütün Yargı sorumlusu, Ali Dibo namlı Kara Sado! Örgütün Fedaisi, Şeyhülislam Damadı, tokatlanan Suat Kılıcıkırık! Örgütün basındaki savunucusu, Akif Deki! Arkadaş, yalnız bu örgüt çok iyi çalışıyor, vesselam! Karda yürüyorlar izlerini belli etmiyorlar. Bir gün biri vuruyor, öteki gün diğeri! Vuran, lafı çakan derhal yer altına kaçıyor. Yaptıkları resmen Çin işkencesi gibi! Asrın lideri, her gün iğne üstünde oturuyor gibi. Bugün kimler ve neler konuşacak? Bu örgüt üyeleri neyi ne kadar biliyorlar? Örneğin, evden kaçırılan paraların zulalarını biliyorlar mı? Yurtdışındaki işleri Kayserili Apo çözdü mü? Manisalı Cübbeli Bülo, mesajını niçin tam tamına 17/25 te gönderdi? Ne demek istiyor? Acaba pay mı istiyor? Ya bildiklerini anlatırsa? Cemaatin devlete sokulması işinde Van’lı Hüseyin her şeyi biliyor. Konuşur mu? Ya Ali Dibo diye bilinen kasaba avukatı Sado ne yapar? Cemaat-AKP işbirliği ile Türk Ordusuna kurulan kumpasın belgelerini açıklayıp Reis’i yakar mı? Bu iş çorap söküğüne benzer, ya bürokratlar da konuşmaya kalkarsa! Toledo Ahmet de bu kervana katılır mı? Böyle şüphe ve korku içinde yaşamaya, yaşamak mı denir yahu? Değerli Okurlar; Gördüğünüz gibi “Tarzan çok zorda!” İğdiş edilen Saray Ağası gibi, başı yerde dünyayı dolaşıp duruyor! Düşene yardım etmek, yiğitliğin şanındandır. Gelin, insanlık bizde kalsın, beraberce son kez zordaki bu adama akıl verelim; Dinlese de, dinlemese de! Bak Arkadaş; Nasıl ki Gezi olaylarını “Polis zoruyla” orantısız güç kullanarak, öldürerek, yaralayarak, gençlerin gözlerini çıkararak bastırdıysan, nasıl ki 17/25 olaylarında, hırsızları bırakıp polisleri içeri atma becerisini gösterdiysen,bu korkunç olayı da aynı usullerle bastırıp, söndürmelisin! Yoksa yangın büyümek ve bacayı sarmak üzere! Önce Nöbetçi Savcınızı çağırıp ona gerçekleri anlatın ve deyin ki; Bunlar “Hükümeti yıkmak üzere kurulmuş kanunsuz bir örgüttür.” Derhal tutuklanmaları gerekir. Sadece kendileri değil, bunlara destek olan haşhaşilerin-casusların da tutuklanmaları şarttır. Siz Bağımsız Yargısınız! Size kimse karışamaz! Ben “Kuvvetler arası uyum” gereği sizinle konuşuyorum. Önce bu hainleri Silivri’ye atın, iddianameyi bir yıl içerisinde yazsanız da olur, gecikse de olur… Sonra Maliye Bakanınızı çağırın ve deyin ki; Bunların Milletvekili olmadan önceki servetleri ile şimdiki servetlerini kıyaslayın. Aradaki farkı belgeleyip Savcıma verin. Mallarına el koyun, kayyum atayın. Ticaret yapanlara ise denetim elemanlarını bolca gönderin. Vergi kaçırmıştır bunlar diye okkalı birer ceza kesin… Sonra kendinize, yeni Karun Numanlar, yeni Soylu Süleymanlar, yeni Jöleli gençler bulun ki, herkes yanınıza gelenin ya Saray’a danışman ya da “köşe” olduğunu anlasın ve “Bana da bir gün sıra gelir” diye sizi desteklemeye devam etsin… Bak Arkadaş; Sen de kendini topla biraz. Seni aldatmayan kalmadı yahu! Neredeyse seni kandırmayan ahirete imansız gidecek. Esad, Gülen, Öcalan, Obama, Putin, Cübbeli Bülent, Teneke Hüseyin, Suat Kılıcıkırık, Kara Sado, Toledo Ahmet, hepsiyle baştan iyi idin, şimdi yanından kaçan kaçana… Ya bu dediklerimi çabucak yapın, ya da kendinize yeni bir yol açıp, kendinizi kurtarın! Seni çekemeyenler var, onlara da şunu söyle; “Beni çekemiyorsanız, anten takın anten…” Sağlık ve başarı dileklerimle 04 Şubat 2016 Rifat Serdaroğlu