ABD-İngiltere-Avrupa Birliği-Rusya, Erdoğan yeniden CB seçtirilince, derin bir “OH” çektiler. Emperyal Çakallar, rahatladılar.
ABD bundan böyle, bölgemizde Yedek İsrail olarak görev yapacak
“Kürt Devletinin 2’nci parçasını YPG/PKK’ya kurdurtabilecek, İran’a Afgan Taliban’ını saldırtabilecek, Türkiye’de yapılacak “YENİ ANAYASA” ile federal yapıya geçişini sağlayıp, yüzlerce yıllık rüyaları olan “Kürt Devletini” dört ülkeden koparılacak parçalarla oluşmasını sağlayabilecek!
İngiltere-AB ise, Türkiye’yi “Sığınmacı Deposu” olarak kullanabilecek ve Türkiye’nin parçalanmasını bekleyip, Lozan’ın intikamını alıp, Sevr’e çevirebilecek!
Rusya, yüz yıllık rüyası olan “Akdeniz’de toprak sahibi olmak” hülyasını gerçekleştirecek! Türkiye’nin doğal gaz borçlarını erteleyip, Akkuyu’yu
“Rus Toprağı” olarak kullanıp Akdeniz’e çıkabilecek!
Bu senaryoların gerçekleşmesini kim engelleyecek?
Yurtdışındaki malvarlığı için ABD’ye karşı HAYIR diyemeyecek, Erdoğan mı?
Ağır sağlık problemleri yaşamakta olan, sağlıklı düşünemeyen, Türk toprağı olan Ege Adalarını Yunan’a verilmesine ses çıkarmayan Erdoğan-Bahçeli ortaklığı mı?
Siz bunların yerinde olsanız, derin bir “Ohhh” çekmez misiniz?
Hem asırlık planlarını başarıya ulaştırmış olacaklar, hem de AKP’lilerin yurtdışına kaçırdıkları paralarının üstüne oturacaklar! Tıpkı Kaddafi, Saddam’ın olduğu gibi! Ohh kaymaklı kadayıf gibi. Zil takıp oynasalar yeridir.
Peki, CB seçimini Erdoğan değil de, Kılıçdaroğlu kazansaydı, değişen bir şey olur muydu? Elbette değişmezdi ama, bu kadar kolay olmazdı!
DOĞRU Parti olarak, her türlü önerimizi duymazdan gelen Kılıçdaroğlu’nu niçin destekledik?
Hem bu emperyal planı Kılıçdaroğlu’nun elinden alıp Laik Cumhuriyeti korumak, Atatürk İlke ve Devrimlerini Türk Devletine hakim kılmak, Erdoğan’a göre çok daha kolaydı, hem de Kılıçdaroğlu’nun mağlubiyetinin faturasının bize yüklenmesini önlemek için!
6’lı masayı biraraya getirecek “Siyasi Güç-Siyasi Akıl” Türkiye’de yoktur.
Bu güç ve akıl sadece okyanus ötesinde FETÖ’de ve onun sahibi ABD’de var! 6’lı masanın MV listesi bize bunu doğrulatıyor!
Başımıza “Sığınmacı belasını” açan ve bizi Suriye batağına sokan Davutoğlu’nun ve İngiliz Bankerlerinin elmanı, tüm Cumhuriyet eserlerimizin üç otuz paraya satılmasını gerçekleştiren Siyasal Ümmetçi Babacan’ın, 6’lı ittifaka monte edilmesi emrinin nereden geldiği umarım anlaşılmıştır…
Görünen o ki, İki AKP Larvası, Türk Milletine zarar vermeye devam edecek!
Nasıl, Davutoğlu’nun başımıza açtığı sığınmacı belası ile daha on yıllarca uğraşacak isek, Babacan denen Türklük ve Laik Cumhuriyet düşmanının herzeleriyle de boğuşacağız…
Babacan’ın bu haftaki demeçleri bakın bize ne diyor;
-Anayasamızın 66’ncı maddesi olan “Türk Devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk’tür”
Babacan ise, “Anayasa md 66, çağımızın gereği olarak, kapsayıcı bir anlayışla yeniden ele alınacak” diyor.
-Deutsche Welle’ye konuşan Babacan, “Şu an iklim müsait değil, ileride şartlar daha uygun olduğunda Anayasa’nın ilk 4 maddesi üzerinde de konuşacağız.”
-Cumhur İttifakı, Yeni Anayasa çalışması için bize gelin derse, birlikte çalışmaya hazırız!
-Parlamenter sistem de önemli ama, mevcut sistemi de rehabilite edebiliriz!
Davutoğlu, Babacan ve 6’lı masanın FETÖ’cu milletvekilleri, Hizbullah ve A. Oktar ortağı YRP ve AKP’nin getireceği “Yeni Anayasa” teklifine koşa koşa gidip oy vereceklerdir.
CHP ve İYİ Parti liderlerinin, Türk Milletine yaptıkları kötülüklerin en büyüğü budur. Bu affedilecek bir hata değildir.
Aziz Türk Milleti;
Biz dualı ve çok kadim, çok büyük bir kültür geçmişine sahip bir milletiz.
Hiçbir devlete tuzak-kumpas kurmayız. Kimsenin toprağında gözümüz yoktur. İnsanları severiz ve yardım ederiz.
Türk misafirperverliği tüm dünyada nam salmıştır. Dost bildiklerimize güveniriz. Bizlerden kimseye en ufak bir kötülük gelmez.
Amma, ta ki toprağımıza, vatanımıza, bağımsızlığımıza, özgürlüğümüze göz konulana kadar.
Bizim huzurumuza, ekmeğimize göz koyanın gözünü çıkarırız. Bunu dünya bilir.
Dünyanın hiçbir milleti, tüm emperyalist devletlerin modern ordularına karşı göğüs göğüse savaşıp, zafer kazanmamıştır. Sadece, Türk Milleti olarak bizler, bu cehennem ateşinin içinden geçtik. Gerekirse yine geçeriz.
Kurtuluş Savaşımız sonrası Büyük Atatürk’ün affedici yapısı sayesinde, harp meydanlarından kaçanları dahi affetmiştik. Türk Devletine ihanet edenleri de çok hafif cezalardan sonra bağrımıza basmıştık.
Ama bu kez, Türk Milletinin sırtından abat olup, ona ihanet eden her kim olursa olsun, önce onlar layığını bulacaklar.
Bu hesaplaşma mutlaka bizim yaşımızdakiler tarafından yapılmalıdır ve
çocuklarımıza bırakılmamalıdır. Allah yardımcımız olsun.
DOĞRU Parti safları “Ne Mutlu Türküm Diyenlere” sonuna kadar açıktır!
Sağlık ve başarı dileklerimle 02 Haziran 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı