“Türkiye’nin sorunlarını çözmek için siyasi destek gereklidir ama yeterli değildir. AKP, seçim zaferleri kazanmasına rağmen, sorunları çözecek bilgi, tahlil ve beceriye sahip olmaması sebebiyle başarılı olamadı. Aynı sorun CHP, MHP, İYİP için de geçerlidir. Mevcut kadroları ve programları Türkiye’yi tahlil edip çözümlemekten, çareler, projeler önermekte yetersizdir. Bunu gördükleri halde, ülkenin nitelikli birikimini siyasete taşımak konusunda aydınlardan kaçmaktadırlar!” (Prof. Dr. Kemal Üçüncü)
Biz de Sayın Üçüncü gibi düşünüyoruz. Çünkü, AKP yıkımından sonra sadece partilerin kendi dar kadrolarıyla bu sorunların altından kalkabileceğine inanmıyoruz. Büyük Kongremizden sonra geniş katılımlarla, tüm aydınlarımızı DOĞRU Parti bünyesinde toplayıp, onları politikleştirerek Türk Milletine armağan edeceğiz…
Çapsızlıkla ilgili iki örnek verip, konumuza geçelim;
AKP, faizsiz konut edindireceğini iddia eden, 29 şirketi kapattı! Yüzbinlerce insan dolandırılmış oldu! Niçin bu şirketlerin açılmasına izin verdiniz?
Şimdi niçin kapattınız? Bu saçmalığın yürümeyeceğini, insanların birikimlerinin batacağını öngöremediniz mi? Dünyada böyle bir sistem var mı?
Bu dolandırıcılığa izin vermek, çapsızlık ve suça ortak olmaktır.
Akşener, büyük bir heyecanla Artagan diye bir ekonomik programı okudu.
Hedefleri “Tek Dünya Devleti” olan emperyalistlerin, “Ulus Devletleri” ekonomik olarak çökertmek için uygulamaya koymak istedikleri bu programın amacını İYİP yetkilileri bilmiyor mu? Bilmemek ve her önüne konanı araştırmadan okumak çapsızlık değil midir?
DOĞRU Ekonomi;
Yaşadığımız çöküşten çıkmak için tek başına ekonomik reçeteler yeterli olmaz. Öncelikle, demokratik yollarla bu soygun iktidarından kurtulmalıyız. Devletimizin, Atatürk’ün kuruluş felsefesi ve Cumhuriyetimizin değerleri doğrultusunda, parlamentosuyla, hukukuyla, demokrasisiyle, evrensel ilkelere göre yeniden yapılandırılması gerekiyor. Bu kutsal amaç için, DOĞRU Parti aynı düşüncedeki partiler ve STK’larla birlikte olmayı, bilgi- kadro-programlarını paylaşmayı çekinmeden yerine getirecektir.
-Ekonomi dahil tüm alanlarda şeffaf, denetlenebilir, hesap veren ve toplumun tüm kesimlerinin katılımını sağlayacak kapsayıcı politikalar temel ilkemizdir.
-Devletin değil, milletin parası vardır. Siyaset, milletin vergilerini, doğal kaynaklarını harcarken toplum yararına tercih etme sanatıdır.
-Bütçe ve devlet harcamaları, siyasetçiler ve yandaşları için zenginleşme aracı değil hizmet aracı olmalıdır.
Kalkınmamızın ve Ekonomik Gelişmemizin Birinci Ayağı, EĞİTİM;
En önemli ekonomik kaynağımız genç nüfusumuz ve insan gücümüzdür. Ezberden ve kindarlıktan uzak, analitik düşünmeyi öğreten köklü bir eğitim reformu, kalkınma politikalarımızın ilk ayağıdır.
Başta teknoloji olmak üzere her alanda dışa bağımlılıktan kurtulup, kendi teknolojisini, kendi sanayisini geliştirip üretecek eğitim reformu gerçekleştirilecektir. Tarım, sanayi, ve hizmet sektörlerinde yaşadığımız iş gücü ve sermaye verimsizliğini ortadan kaldırmanın temel şartı “Bilinçli Eğitimdir.”
PLANLAMA;
Uygulayacağımız ekonomik model, devletin, özel sektörün ve tarımda kooperatiflerin birlikte yer aldığı karma ekonomik modeldir. Atatürk’ün önerdiği bu model, 2008 ekonomik krizi ve pandemi sebebiyle bugün kamuculuk ve kamu müdahalesi gerekliliğiyle dünyanın gündemindedir.
Devlet Planlama Teşkilatını (DPT) özerk bir yapıda yeniden kuracağız. Tarımdan sanayiye, yerelden genele kalkınmacı bir planlama anlayışı ile piyasa dinamiklerini birleştiren bir sistem oluşturuyoruz.
Gençlerin inovasyon projelerine devletin yatırımcı olarak katılmasını sağlamak, yerel kalkınmada kadının gücünü ön plana çıkarmak temel tercihimizdir.
TARIMDA PLANLAMA-TOPRAK REFORMU-YENİ KUŞAK KÖY ENSTİTÜLERİ;
Ekonomik kalkınmanın temel dinamiği, yerelden genele olacaktır. Çok detaylı tarım ve tarıma dayalı kalkınma modeli hazırladık. Çiftçilerin borçlarını sileceğiz. Atatürk’ün hayata geçirmek istediği toprak reformunu, hazine arazilerini ücretsiz dağıtarak gerçekleştireceğiz.
Yeni kuşak Köy Enstitülerini günümüz koşullarında yeniden kuracağız. Her köye sınıf öğretmenlerinin yanında, Köy Enstitülü öğretmen, bir ziraat mühendisi, bir veteriner atayacağız.
Bu hamle ile hem kırsal kesimde Atatürk’ün Aydınlanma Devrimini tamamlamayı, hem de tarımda verimlilik artışını hedefliyoruz. Tarımda planlama ve kooperatifleşmeyi sağlayacağız. Hiçbir çiftçinin ürünü elinde kalmayacak…
DOĞRU Ekonominin ikinci bölümünü izninizle yarın yazacağız!
Sağlık ve başarı dileklerimle 04 Temmuz 2021
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı