Erdoğan, 2002’de “Ben değiştim. Millî görüş gömleğimi çıkardım” demişti. O zaman kimsenin aklına şu soruyu sormak gelmedi; “Tamam arkadaş, değiştiğini kabul edelim de çıkardığın gömleğin yerine ne giydin?”
Erdoğan, kendisini iktidara getiren güçler tarafından “Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesine” eşbaşkan yapıldı ve emperyalist devletlerin kendisine giydirdiği “Eşbaşkan Gömleği” ile gurur duyduğunu söyledi! “Diyarbakır’ı BOP ’un yıldızı yapacağız” diyen Erdoğan değil miydi? “Çözüm Süreci” dediği ihanet sürecini Erdoğan başlatmadı mı? Habur’da seyyar mahkeme kurup, Türk Askerlerini şehit eden teröristleri serbest bırakmayı kurgulayan Erdoğan değil mi? Erdoğan değişmedi, değişmez, değişemez.
Peki, BOP’u tezgahlayan ABD ve İsrail, yüz yıllık planlarından, yani bölgede ikinci İsrail olarak görev yapacak “Kürt Devleti” projelerinden vaz geçerler mi? Vazgeçmezler, vazgeçemezler.
Ya, terörle uyuşturucu ticareti ile, kadın kaçakçılığı ile, organ ticareti ile milyarlarca dolar kazanan PKK’lı terör baronları, öldürmekten ve kolay para kazanmaktan vaz geçerler mi? Vazgeçmezler, vazgeçemezler.
Emperyalist devletlerin, demokrasi düşmanı şeriatçıların, bölücü-kürtçülerin ortak hedefi; Türkiye’yi önce federal yapıya geçirip güneydoğu bölgemize özerklik vermek, zaman içinde de ilk parçası Irak’ta (Barzani), ikinci parçası Suriye’de (YPG) kurulan kürt devletine eklemektir…
Yıllardır bunu biz biliyoruz, yazıyoruz, söylüyoruz da Türk Devletini yönetenler, MİT, Genelkurmay, Emniyet yetkilileri bilmiyor mu? Türk Yargısı bilmiyor mu? AKP’nin siyasi gücü karşısında, Anayasa tarafından kendilerine emredilen “Türk Devletini korumak” görevini yapmayan, korkan siyasi partiler, demokrasimizin dinamik güçleri sivil toplum örgütleri, üniversiteler, barolar, sendikalar bilmiyor mu?
Hepsi biliyor bilmesine de üç günlük maddi çıkarları, koltuklarını kaybetme korkusu uğruna, vatan, demokrasi ve şereflerini satıp, sözüm ona yaşamayı sürdürüyorlar…
Değerli Okurlar; Bu böyle devam edemez! Çözüm yolu yine siyasettedir. Hep söylediğim gibi siyasette mucize yoktur. Mucize insan da yoktur. Siyasette vatan sevgisi, akıl, danışma, uzmanlığa saygı, ilim ve bilim insanlarıyla beraber çalışmak, şeffaf olmak, fedakarlıkta bulunmak ve her şeyi emanetin gerçek sahibi Türk Milletine DOĞRU anlatmak vardır.
Biat kültürü ile demokratik cumhuriyet, siyasal İslam ile hukuk devleti, ümmet ile millet, devlet yönetiminde gizlilik ile şeffaflık bir arada olamaz. Erdoğan’ın dünyasında biat kültürü, siyasal İslam, ümmet, gizlilik vardır. Böyle birine “demokrat” diyenin ya aklı yoktur ya da vicdanı…
Türk Milleti mevcut muhalefet partileriyle AKP’den kurtulamayacağını gördü. Çare arıyor. Bilgili, namuslu, deneyimli, çağdaşlığa yönelmiş kadrolarımızla, gençlşerimiz ve kadınlarımızla bizler bu gidişe dur diyeceğiz. Çoban ateşleri birer birer yanmaya başladı. Milletimizin ilgisi çığ gibi büyüyor. İnşallah 2019 ilk çeyreğinde, Türk Milletine kendi partisini emanet edeceğiz. Az kaldı…
Not; İşlevsiz Doçent Bahçeli; Siz tüm bunları bilmiyor muydunuz? Bildiğiniz halde 24 Haziran’da AKP’ye destek verdiniz. Şimdi niçin bağırıyorsunuz? Türk Milletinin başını siz yaktınız siz… Ülkenin geldiği hale bakın! Mafya babaları koalisyon kurup, yıkabiliyor! Vah ki ne vah…
Sağlık ve başarı dileklerimle 25 Ekim 2018 Rifat Serdaroğl