EŞBAŞKANLIK FİNİSH (BİTTİ Mİ)?
-Hey adamım, şu İncirlik üssünü bize iyice açıver!
*Hay hay Boss(Patron) açtım gitti, İncirlik ne ki, dükkân senin!
-Hey Eşbaşkanım, Diyarbakır için izin ver. 5-10 Uçak, 5-10 Helikopter, 300-500 Asker göndereyim, olur mu?
*Ne demek? Mademki Eşbaşkanız, üzerimize düşeni elbette yaparız. Diyarbakır emrinde!
-Hey adamım, beysbol oynayalım mı, bu sopa oyun için! Hem bu arada Malatya’yı da isterim.
*Malatya’yı verdim gitti, ama ben o dediğinden bilmem, istersen kahveye gidip okey oynayalım, benim gibi “taş dışarı” yapan yoktur.
-Adamım, sen de bana hep okey diyorsun! Okey, okey…
Bu konuşmaların üzerinden yaklaşık bir ay geçer…
Sarayın 17 inci bölümünün 25 inci salonunda, ileri geri volta atan eşbaşkan, sinirden bas bas bağırıyordu;
“Bu nasıl iş yahu, nasıl Eşbaşkanlık bu? Ne dedilerse yapmadım mı?
İncirlik dediler, anında tamam demedim mi? Diyarbakır sonra Malatya dediler, olmaz mı dedik? Ne istediler de vermedik?
Adamlar bizden ne istedilerse alıyorlar ama daha dün PYD’ye 50 ton silah verdiler yahu! O silahların PYD’ den PKK’ya gideceğini bile bile gene veriyorlar.
Bunlar da beni kandırdılar, beni bunlar da kandırdılar!”
Arap Hanım Sultan hemen söze girdi!
“Bana bak! Kabahati başkalarına yüklemeye kalkma. Geldiğimiz bu durumun sebebi sensin. Sen kibrinin esiri olduğun için, kendinden başkasını dinlemediğin için bu duruma geldin. Seni aldatmayan mı kaldı?
Sana cemaatle bu kadar samimi olma, bunlara çok yol verme dedim, dinlemedin. 11 sene bunlarla beraber oldun, kazığı yiyince “Ne istediler de vermedim” diye ağlamaya başladın.
Seni Cemaat kandırdı, İmralı’daki kandırdı, Barzani kandırdı, Esad kandırdı, Putin kandırdı, Obama kandırdı! Seni kandırmayan kaldı mı ki, şimdi ağlaşıyorsun…”
Hanım Sultandan, Allahtan korkar gibi korkan Eşbaşkan, elindeki üzüm suyu bardağını yere çarptığı gibi, “küstüm işte, hepinize küstüm. Daha da Eşbaşkanın yanına gitmem” diye bağırıp 17/25 salonunu terk etti…
Daha kimler kandıracak bunu be ya?
HUBER APO, KARDEŞİNİ ARADI
Huber Apo, Ankara’daki saldırıda ölen vatandaşlarımızın hepsini HDP’li varsayarak, Norşin ’den kardeşi gibi sevdiği Sazcı Selo ’yu telefonla aradı!
Selo da, İmralı Apo’sunun resminin önünde Huber Apo’nun selamını insanlara iletti…
Siz hiç Huber Apo’nun emekli olduktan sonra şehit olmuş bir asker ya da polis anasını arayıp, başsağlığı dilediğini duydunuz mu? Duymadınız değil mi? Duyamazsınız!
İnsan bu tip acılı olaylarda, en yakın bulduğunu, tanıdığını, dostunu arar,
değil mi? Huber Apo’nun ki de o şekil yani!
Tarihe not düşeyim dedim…
Sağlık ve başarı dileklerimle 16 Ekim 2015
Rifat Serdaroğlu