Siyasal İslamcılar, zorunlu evlilikler sonucu yaşanan tek taraflı orgazmların çocuklarıdır. Onlara göre, ha bir kadın ve erkek beraber olmuştur, ha bir inek ile öküz! Hepsinin hamurlarında sevgisizlik mayası vardır. (YSL) Kadını erkekten aşağı gören, eve kapatan, onu sadece erkeğe köle olması ve doğurması için yaratılmış bir mal olarak kabullenen, çocuklarını acımadan ölüme gönderen bu sevgisiz yaratıklardan, kendi ülkelerine merhamet-sevgi-sadakat beklenebilir mi? Tarih boyunca inceleyin Arapları! İngiliz altınlarını her gördüklerinde, efendileri olan Türkleri sattılar. Hem de arkadan kahpece hançerleyerek! Şu soruyu her gördüğünüz AKP’li yöneticiye sorun bakalım; Katar’daki Türk Ordusunun askerleri-araçları-silahları neden oradalar? Kimi koruyorlar? Bu görevlendirme, Birleşmiş Milletlerde veya İslam İşbirliği Teşkilatında alınmış bir karara mı dayanıyor? Yoksa birilerinin hırsızlık paralarını korumak için mi vatan evlatları Arap çöllerinde nöbette? Şimdi de, Suriye’de bir Kürt Devleti daha kurulsun diye mi çocuklarımız Suriye’de? Suriyelilerin 4 milyonu neden hala burada? Neden daha fazlası gelecek? İşin özü, Siyasal İslamcıların iktidarda olduğu tüm İslam ülkelerinde demokrasi-ahlak-özgürlük-eşitlik yoktur. Adı bazen Kral, bazen Sultan, bazen Şeyh, bazen Başkan denen emperyalist uşaklar, kendi halklarını ezmekte, her gün servetlerine servetler katmaktadırlar. AKP, her gün biraz daha sıkıştığı için, zaten kafasında ve gönlünde var olan Siyasal İslam’a-İhvan’a doğru dönüşmektedir. Bu kafada bir parti ile resmi ve ilmi rakamları, gerçekleri konuşmak mümkün değildir. Örneğin Alman bir siyasetçiye; “Sizin ülkenizde, 2019 Ocak ayında Sanayi kesiminde tüketilen elektrik, %11,7 azalmış! Ayrıca, Tarımsal Sulama için kullanılan elektrik 2019 Şubat ayında, bir önceki yıla göre %60 azalmış!” 2019 Şubat ayında enerji şirketlerinden 100 Anonim Şirket, 36 Limited Şirket kapandı” desek, Adamın yapacağı ilk iş, bu rakamları doğrulatmaktır. Doğrulattıktan sonra ise ağzından şu feryadı duyarsınız; “Biz batmışız yahu!” Bu rakamlar TÜİK ve TOBB’un resmi rakamlarıdır ve maalesef Türkiye’nin rakamlarıdır. Bu tabloyu, bir AKP’li yetkilinin önüne koyun, size diyeceği şudur; “Olamaz, dış güçlerin işi bu! FETÖ’nün de parmağı vardır. Taş gibiyiz biz, şahlanıyoruz!” Arkadaş ne şahlanması? En son şahlanmayı Bayrampaşa Şehir Panayırında Cihan atlı bir atta görmüştük. Cihan bir şahlandı, Reyiz küüüt sırtüstü yere! Değerli Okurlar; Yıllardır beraberiz. Sizler şahitsiniz. Uyardık dinlemediler, yazdık okumadılar, söyledik duymadılar. Açgözlülük, kibir, para hırsı gözlerini öyle karartmış ki, artık bunlarla konuşmaya gerek yok. Bizler de Atalarımızın yaptığını yapacağız! Atalarımız; Nush (Nasihat) ile uslanmayanı etmeli tekdir (Azarlama), Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir, demediler mi? Eee biz etmeyin yapmayın, demedik mi? Dedik dinlemediler. İstanbul Seçimlerinde, tekdirin okkalısını yemediler mi? Yediler ama uslanmadılar. O zaman Türk Milletin şamarına razı olacaksınız… O şamarı nasıl atacağımızı da yarın konuşalım… Not; YSL (Yusuf Samim Lütfü) Sağlık ve başarı dileklerimle 23 Ağustos 2019 Rifat Serdaroğlu