Berat Albayrak, Erdoğan’ın damadı olmasaydı da yine 29 yaşında Çalık Holdingin başına Genel Müdür olurdu, bununla da yetinmez Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı da olurdu! Değil mi?
Türk Milletinin yakından tanıdığı iki becerikli damadın bazı organları
“Altın Kaplamadır.” Kalpleri canım, kalpleri! İkisinin de kalbi altın gibi!
24 ayar gibi yani! Maşallah, maşallah…
İki damadın durumu bazı “Eski Türkiye” kafalılara göre olmayacak bir iştir.
Böyle densizlik olur muymuş? Bu açıkça makamların peşkeş çekilmesiymiş de, miş de miş miş de miş miş!
Böyle düşünenler, dünyayı ve “İleri Demokrasi’yi” bilmeyenlerdir.
Örnek verelim;
Azerbaycan’da Aliyev’in kızları ve damatlarından izin almadan büyük işler yapamazsınız!
Barzani’nin Yahudi olan damadı, hem Kuzey Irak’ta hem de tüm Ortadoğu’daki tüm ticari işlerde çok etkindir.
Saddam’ın ve Kaddafi’nin damatları da, ülke yönetiminde çok etkin idiler!
Bu damatların tek ve en önemli görevi, velinimetleri Kayınpederlerini korumak ve kollamaktır.
Zira ömürleri, Kayınpederlerininkiyle doğru orantılıdır. Kayınpederleri dört kollu ile seyahate çıktıkları an bunlar da peşlerinden giderler. Hele siyasete bulaşan damatlardan, şimdiye kadar yatağında ölen çıkmamıştır!
Bu sebepten hepimiz bu damatlara çok iyi bakmalıyız!
Türk Milleti olarak ne isterlerse verelim, acıkırlarsa yedirelim, üşürlerse örtelim. Dünya “İleri Demokrasi” nedir, görsün. Görsünler de utansınlar!
Duydunuz mu, Amerika-Almanya-İngiltere-Fransa-Danimarka-İsveç-Norveç’teki Devlet Başkanları, Başbakanlar, duydunuz mu? Var mı sizde böyle damatlar? Sizinki de demokrasi mi yahu!
LOZANI ZAFER DİYE YUTTURDULAR
Erdoğan, muhtar kılıklı AKP’lilere Saray’da yaptığı konuşmada aynen şunu söyledi; “Bize Lozan’ı zafer diye yutturdular. Bağırsanız duyulacak kadar yakın adalar Yunana teslim edildi. Bu mu zafer?”
Erdoğan, herkesi kayıp hafızalı olarak görmeye ve ısrarla Türkiye Cumhuriyetini kuran Büyük Atatürk ve arkadaşlarına hakaret etmeye devam ediyor!
Kafası çalışan, vicdanı ve milli hassasiyeti olan, ortaokul düzeyinde tarih bilgisi olan herkes biliyor ki, başta Girit olmak üzere adalar 1907-1912 yılları arasında elimizden kayıp gittiler! Osmanlı zamanında! Ama hepimiz çok iyi biliyoruz ki 2004 yılından itibaren Yunanistan, Ege Denizindeki 16 ada ve 1 kayalığa dünyanın gözü önünde haksız olarak el koymuştur.
Dönemin Başbakanı Erdoğan’ın gözleri önünde ve onun izniyle! Vatan toprağını satmak, vatana ihanet etmek işte budur! Anladınız mı cahil Bademler?
Bu kararı verenler mutlaka Yüce Divanda yargılanacaklardır…
15 Temmuz Tatil Oldu
Erdoğan, muhtar kılıklı AKP’lilere, “Bundan böyle 15 Temmuz “Şehit ve Gazilerimizi Anma Günü” olarak ilan edilmiştir. O gün tatil olacaktır” dedi!
Tamam, olsun ama her işin bir yakışanı, oluru, yolu yordamı var değil mi?
Mesela, takvime anma günü eklemek, o günü tatil ilan etmek YASA ile olur. Yasa da TBMM tarafından çıkarılır, Saray tarafından değil!
Örneğin, 18 Mart Şehitler günü, 19 Eylül ise Gaziler günüdür. Bunlar 27 Haziran 2002 tarihinde ve 4768 sayılı kanun ile TBMM tarafından ilan edilmiştir.
“Yemişim TBMM’yi, ben varım. İster asarım, ister keserim” diyorsanız, bunları bana değil Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’ye söyleyeceksiniz…
Çıkarın Çıkarabilirseniz
Devletin yanında durmakla, AKP’nin emrine girmek arasındaki farkı göremediniz. Bizi Olağanüstü Hale sizler soktunuz.
Erdoğan, Olağanüstü hal şimdilik 1 yıl sürecek, o da yetmez dedi!
Yani, şimdilik en az 1 yıl daha TBMM’ye gerek yok demiş oldu.
Türk Milletini bu açmaza siz soktunuz, şimdi çıkarın bakalım çıkarabilirseniz!
Size diyorum Kılıçdaroğlu-Bahçeli! Duydunuz mu huu, sesimi duyan var mı?
Sağlık ve başarı dileklerimle 30 Eylül 2016
Rifat Serdaroğlu