Pazar günü sabahı aldığımız acı haberle yüreklerimize yine ateş düştü. PKK Narko-Terör örgütünün bombalı araç saldırısıyla şimdilik 18 canımız daha gitti! 18 evlât, 18 sevgili, 18 baba, 18 nişanlı, 18 can, 18 dünya, ülkeyi yöneten Badem İktidarının yanlış politikaları yüzünden yok oldular… Türk Ceza Kanununda, “Yardım ve Yataklık Suçu” diye bir kavram vardır. Eskiden, bu suçu işleyenler 3-5 yıl arası hapis cezasına çarptırılırdı. Yeni düzenlemeye göre; Anayasal düzeni değiştirmek amacıyla kurulan örgütlere yardım ve yataklık edenler de, örgüt üyesi sayılarak 5-10 yıl arasında hapis cezasına çarptırılacak! Anayasal düzeni değiştirip Kürdistan Devletini kurmaya çalışan PKK’ya ve İslam Devletini kurmaya çalışan FETÖ ile IŞİD’e yardım ve yataklık edenler bu suçu işlemiş sayılıp, hapse atılacaklar… Adalet ve yasalar toplumun tüm bireyleri için eşit şekilde uygulanmalıdır. Mevkii makamı ne olursa olsun kimse Anayasa ve yasalardan üstün veya muaf değildir. Yani kim suç işlerse, işlediği suçun TCK’da ki karşılığı ne ise, o cezayı çekecektir, vesselam! Bu genel kuraldan ve kabulden sonra, dönemin Başbakanı Erdoğan ve 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı PKK-FETÖ-IŞİD terör örgütlerine, “Devlet olanaklarını kullanarak yardım ve yataklık ettiği” iddiasıyla, görevli Cumhuriyet Savcılarına ihbar ediyorum… -Türk Askerini, Türk Polisini öldüren 25 adet PKK militanını Habur’a getirten ve orada kurdurduğu Seyyar Mahkeme ile adam başı her teröristi 4 dakikada beraat ettiren kişi Erdoğan’dır. Habur’da PKK bayrakları-Öcalan posterleri ile binlerce kişinin katılımıyla ilgili “Kalkışma” için; “Habur’da yaşanan tablo karşısında umutlanmamak mümkün mü? Bunun adı umuttur. Türkiye’de iyi ve güzel şeyler oluyor” diyen kişi dönemin Başbakanı Erdoğan’dır. -Anayasal düzeni değiştirip, “İslam Devleti” kurmak ve “Kâinat İmamı” olmak iddiası ile kurulmuş FETÖ’nü, koruyan-kollayan-besleyen-TC Devletinin en hassas birimlerine yerleştiren, bu örgüt üyelerini Yargı ve Güvenlik güçlerinin tepe noktalarına atayan kişi dönemim Başbakanı Erdoğan ve 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. FETÖ militanlarını ülkede darbe yapacak güce ulaştıran kişi de Erdoğan’dır. Bu eylemlerden daha açık ve net “Yardım ve Yataklık” suçu dünya üzerinde olamaz! Üstelik Erdoğan, TV canlı yayınında, “Aldatıldık, kandırıldık. FETÖ ile menzilimiz aynı olduğu için yardım ettik. Çok safmışız. Rabbim ve milletim beni affetsin” diyerek, işlediği suçu itiraf etmiştir. Pişmanlık ve suç itirafı, suçluyu kurtarmaz. Mahkeme isterse ceza indiriminde bulunabilir. Tüm bunları “Yardım ve Yataklık” suçu olarak görmeyen kişiyi değil Yargıç veya Savcı, kağnı arabası sürücüsü bile yapmazlar… -IŞİD militanlarının İstanbul-Ankara-Adıyaman-Gaziantep’te toplanmalarına izin veren yine Erdoğan’dır. Askere Alım Dairesi gibi çalışan bu örgüt yetkililerinin, militan toplayıp bunları otobüslerle Suriye’ye gönderilmesine izin veren de Erdoğan’dır. Savaşta yaralanan militanları, Gaziantep’te bunlar için özel olarak ayrılmış hastanelerde bedavadan tedavi ettiren, doyuran, besleyen, Valilere emir ve para gönderen Erdoğan’dır. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Sayın Cumhuriyet Savcıları; Bu yazılanlar “Yardım ve Yataklık” suçu değil midir? Değilse nedir? Suç ise, niçin harekete geçmiyorsunuz? Bir fezleke düzenleyip, bu suçları kayıt altına aldıracak kadar cesaretiniz ve hukuka bağlılığınız kalmadı mı? Niçin korkuyorsunuz? İşsiz kalmaktan mı? Aç mezarı mı var? Haysiyetli adam, ekmeğini taştan çıkarır, yine de boyun eğmez, bilerek ve korkarak suça ortak olmaz! Bu suçların kırkta birini sıradan bir vatandaşımız işlese nasıl davranırdınız? Peki, Hak-Hukuk-Adalet-Allah Korkusu-Türk Milletinden utanma gibi kavramları dilimizden silecek miyiz? Filanca bankaya para yatırdı, falanca okulda öğretmenlik yaptı diye işinden ettiğiniz zavallı insanların çocuklarından biri yanınıza gelse, o yavrunun yüzüne nasıl bakacaksınız? Hadi şimdi yine bana “Devlet Büyüklerine ve Kamu Görevlilerine Hakaret” etti diye dava açın ve görevinizi yapmış insanların gönül huzuru içinde, bir zamanların Zekeriya Öz’ü gibi kasıla-kasıla yürüyün! Yemişim sizin devlet büyüklerini… Sağlık ve başarı dileklerimle 10 Ekim 2016 Rifat Serdaroğlu