Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

BUNDANDIR BÖYLE DİBE VURUŞUMUZ!

“İki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze, Bundandır böyle dibe vuruşumuz” diyor şarkısında Sıla… Çok doğru söylüyor! Türk Milleti iki satırlık adamları ömrümüze musallat etti, kendi ülkemizde ikinci sınıf vatandaşlara döndük! Artık Türklük-Türk Milleti- Doğruluk-Dürüstlük- Helal Kazanç- Efendilik-Saygı- Terbiye geçerli akçeler değil! Bademlerle beraber, yol bulmak- köşe dönmek- haram ve kul hakkı yemek- kendisini padişah diğer insanları köle-parya olarak görmek-yalan söylemek ve aldatmak zamanı! Rahmetli İnönü yıllar evvel “Bir ülkede namuslular, en az namussuzlar kadar cesur olmazsa o ülkede kurtuluş yoktur” demişti. Türk Milleti bu gerçeği hala anlayamadı, maalesef. Bu yüzden insanlar iktidardakilerden korkuyor! Vatandaşı-Basını-Medyası-İş Alemi-Üniversiteleri-Sivil Toplum Kuruluşları Bademlere teslim olmuş durumda! Bademler de bu durumu fırsat bilip yalan üstüne yalan söyleyip, Türk Milletini aldatmaya devam ediyorlar, hem de utanmadan… Örnek verelim; Dün, yani Çarşamba günü Erdoğan Muhtarlara konuştu. Neler söyledi neler! - “1991’den bu yana güçlü hükümetler ve tek başına iktidarlar olsaydı, Türkiye 2 misli büyümüştü! Yani 11 bin dolar olan gelirimiz 22 bin dolar olacaktı…” Muhtarlar alkışladılar, alkışladılar! Hiçbiri akıl edip şunu söyleyemedi! Niçin, bilmedikleri için mi? Hayır, korktuklarından sustular! “Eyy Cumhurbaşkanı, 1991’den bu yana 25 yıl geçti. Sen, 25 yılın 15 yılını tek başına iktidarda geçirdin. Sen Türkiye’yi 129 Milyar Dolar borçla aldın, 450 Milyar Dolar borca soktun. Ne anlatıyorsun? Sen Türk Milletini salak mı sanıyorsun…” Erdoğan devam etti; “Bu PKK var ya bu PKK! Tüneller kazmış, barikatlar yapmış! Bakanım şimdi söyledi, adamlar yerin altına 1.500 kişilik sığınaklar yapmış. Biz ne yaptık? Askerimizle-Polisimizle girdik ve dümdüz ettik!” Muhtarlar yine alkışladılar, alkışladılar! Korkularından hiçbiri şunu söyleyemedi; “Eyy Cumhurbaşkanı, o tüneller o sığınaklar o barikatlar yapılırken sen Başbakan değil miydin? Valilere ‘Aman bunlara dokunmayın, çözüm süreci var’ diye sen emir vermedin mi? Yoksa devlet yetkililerini, PKK Baronları ile Oslo’da-Kandil’de-İmralı’da görüştürürken, gözlerin o yapılanları görmedi mi? Sen Türk Milletini aptal mı sanıyorsun…” Bir örnek daha verelim; Dün, atanmış Başbakan Binali İzmir’e geldi! İzmir’de ne kadar polis otosu varsa hepsi havaalanı yolundaydı. Havaalanı VİP girişi bariyerlerle kapatılmış önüne yüzlerce polis yığılmıştı. Atanmış Başbakan geleceği için girmek yasak dediler! Oradaki devlet memurlarına görevlerini anlayacakları dilden anlatıp, kordonu arabamla yarıp geçtim ve yolcumu uğurladım. Hakkımı aramasam, ısrarcı olmasam yolcum yaklaşık 200 metrelik yolu elinde iki valizle yürümek zorunda kalacaktı! Devlet memurlarının bu tavrı, vatandaşına saygısızlık ve terbiyesizlikten başka bir şey değildir! Ama o memurlar Başbakanlıktan-Valilikten bu şekilde emir aldıkları için böyle saygısızca davranıyorlar! Neymiş efendim, Başbakan gelecekmiş! Gelsin ama efendi gibi gelsin! Gelişiyle insanlara eziyet etmesin. Kimsenin özgürlük alanına müdahale edilmesin. Devlet memurları da koruma tedbirlerini profesyonelce alsın! Vatandaşın geçişini engelleyerek, iterek-kakarak mafya tetikçileri gibi davranmasın. Binali Yıldırım, İzmir’i İzmirliyi hala tanıyamamış! Kendisinin ömrü boyu memur olarak çalışmasına rağmen, 17 şirkete-28 büyük yük gemisine-2 süper yata nasıl sahip olduğunu iyi bilen İzmirliler, Yerel Seçimlerde AKP Belediye Başkan adayı olan Binali’ye şunu söylemişlerdi; “Bak Binali Bey, bizler sizi İzmir’e Belediye Başkanlığı yapacak kadar donanımlı-dürüst-akıllı-saygın ve çağdaş bulmuyoruz. Seni bu yüzden seçmedik, kendini düzelt öyle gel!” Şimdi bu nitelikte biri, abisi tarafından İzmir’in kutsal iradesini hiçe sayarak Başbakanlığa atanacak ve bize sıkıntı verecek ha! Olmaz, kumarhane kuşu Erkam Yıldırım’ın babası olmaz! İzmirli bunu yemez, başka kapıya… Not; Erkam kelimesinin anlamı “Rakamlar-Sayılar” demektir. Adından belli bu çocuk çok zengin olacak. Demedi demeyin… Sağlık ve başarı dileklerimle 06 Nisan 2017 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 06 Nisan 2017 - Perşembe
Rıfat SERDAROĞLU

BUNDANDIR BÖYLE DİBE VURUŞUMUZ!

“İki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze, Bundandır böyle dibe vuruşumuz” diyor şarkısında Sıla…

Çok doğru söylüyor! Türk Milleti iki satırlık adamları ömrümüze musallat etti, kendi ülkemizde ikinci sınıf vatandaşlara döndük! Artık Türklük-Türk Milleti- Doğruluk-Dürüstlük- Helal Kazanç- Efendilik-Saygı- Terbiye geçerli akçeler değil! Bademlerle beraber, yol bulmak- köşe dönmek- haram ve kul hakkı yemek- kendisini padişah diğer insanları köle-parya olarak görmek-yalan söylemek ve aldatmak zamanı!

Rahmetli İnönü yıllar evvel “Bir ülkede namuslular, en az namussuzlar kadar cesur olmazsa o ülkede kurtuluş yoktur” demişti. Türk Milleti bu gerçeği hala anlayamadı, maalesef. Bu yüzden insanlar iktidardakilerden korkuyor! Vatandaşı-Basını-Medyası-İş Alemi-Üniversiteleri-Sivil Toplum Kuruluşları Bademlere teslim olmuş durumda! Bademler de bu durumu fırsat bilip yalan üstüne yalan söyleyip, Türk Milletini aldatmaya devam ediyorlar, hem de utanmadan…

Örnek verelim; Dün, yani Çarşamba günü Erdoğan Muhtarlara konuştu. Neler söyledi neler! - “1991’den bu yana güçlü hükümetler ve tek başına iktidarlar olsaydı, Türkiye 2 misli büyümüştü! Yani 11 bin dolar olan gelirimiz 22 bin dolar olacaktı…” Muhtarlar alkışladılar, alkışladılar! Hiçbiri akıl edip şunu söyleyemedi! Niçin, bilmedikleri için mi? Hayır, korktuklarından sustular! “Eyy Cumhurbaşkanı, 1991’den bu yana 25 yıl geçti. Sen, 25 yılın 15 yılını tek başına iktidarda geçirdin. Sen Türkiye’yi 129 Milyar Dolar borçla aldın, 450 Milyar Dolar borca soktun. Ne anlatıyorsun? Sen Türk Milletini salak mı sanıyorsun…”

Erdoğan devam etti; “Bu PKK var ya bu PKK! Tüneller kazmış, barikatlar yapmış! Bakanım şimdi söyledi, adamlar yerin altına 1.500 kişilik sığınaklar yapmış. Biz ne yaptık? Askerimizle-Polisimizle girdik ve dümdüz ettik!”

Muhtarlar yine alkışladılar, alkışladılar! Korkularından hiçbiri şunu söyleyemedi; “Eyy Cumhurbaşkanı, o tüneller o sığınaklar o barikatlar yapılırken sen Başbakan değil miydin? Valilere ‘Aman bunlara dokunmayın, çözüm süreci var’ diye sen emir vermedin mi? Yoksa devlet yetkililerini, PKK Baronları ile Oslo’da-Kandil’de-İmralı’da görüştürürken, gözlerin o yapılanları görmedi mi? Sen Türk Milletini aptal mı sanıyorsun…”

Bir örnek daha verelim; Dün, atanmış Başbakan Binali İzmir’e geldi! İzmir’de ne kadar polis otosu varsa hepsi havaalanı yolundaydı. Havaalanı VİP girişi bariyerlerle kapatılmış önüne yüzlerce polis yığılmıştı. Atanmış Başbakan geleceği için girmek yasak dediler! Oradaki devlet memurlarına görevlerini anlayacakları dilden anlatıp, kordonu arabamla yarıp geçtim ve yolcumu uğurladım. Hakkımı aramasam, ısrarcı olmasam yolcum yaklaşık 200 metrelik yolu elinde iki valizle yürümek zorunda kalacaktı!

Devlet memurlarının bu tavrı, vatandaşına saygısızlık ve terbiyesizlikten başka bir şey değildir! Ama o memurlar Başbakanlıktan-Valilikten bu şekilde emir aldıkları için böyle saygısızca davranıyorlar!

Neymiş efendim, Başbakan gelecekmiş! Gelsin ama efendi gibi gelsin! Gelişiyle insanlara eziyet etmesin. Kimsenin özgürlük alanına müdahale edilmesin. Devlet memurları da koruma tedbirlerini profesyonelce alsın! Vatandaşın geçişini engelleyerek, iterek-kakarak mafya tetikçileri gibi davranmasın.

Binali Yıldırım, İzmir’i İzmirliyi hala tanıyamamış! Kendisinin ömrü boyu memur olarak çalışmasına rağmen, 17 şirkete-28 büyük yük gemisine-2 süper yata nasıl sahip olduğunu iyi bilen İzmirliler, Yerel Seçimlerde AKP Belediye Başkan adayı olan Binali’ye şunu söylemişlerdi; “Bak Binali Bey, bizler sizi İzmir’e Belediye Başkanlığı yapacak kadar donanımlı-dürüst-akıllı-saygın ve çağdaş bulmuyoruz. Seni bu yüzden seçmedik, kendini düzelt öyle gel!”

Şimdi bu nitelikte biri, abisi tarafından İzmir’in kutsal iradesini hiçe sayarak Başbakanlığa atanacak ve bize sıkıntı verecek ha!

Olmaz, kumarhane kuşu Erkam Yıldırım’ın babası olmaz! İzmirli bunu yemez, başka kapıya…

Not; Erkam kelimesinin anlamı “Rakamlar-Sayılar” demektir. Adından belli bu çocuk çok zengin olacak. Demedi demeyin…

Sağlık ve başarı dileklerimle 06 Nisan 2017 Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.