Çanakkale Belediyesi'nin bir uygulaması. Akıllı sayaç vasıtasıyla halka daha kısa sürede hizmet edebiliyoruz, demekteler. Bize ,belediyenin verdiği akıllı sayaç daha farklı bir marka. Suyumuz bitti.  Belediye içinde 24 saat su alabilirsiniz.  Bizde gece 21' de gittik. Su yüklemesi yapacağız. Meğer bizim kart akılsızmış. Çünkü yükleme yapacak aparat sistemi yok. Ben,dilekçe vermek istedim.  Önce kabul etmediler, mesai saati dışında dilekçe alamazlarmış. Ben çok ısrar edince bir zabıta aldı. Tabii, bizim kartında akıllı olmasını istedim. Bana cevap verdiler.  En kısa süre içinde gereken yapılacak. Bizim kartta akıllı olacaktı. Görüşmeler devam ediyor ,diye cevabımızı aldık.  Geçtiğimiz gün,tekrar gittiğimde ,bizim kartın iş göreceği aparat sistemi gelmemiş.  Aradan 10 ay geçti. Demek ki görüşmeler hala devam ediyor. Böyle hizmet nerede görülür. Nasrettin Hoca'yı gelde arama. Borçlu, koyun, diken, peşin ödeme falan. Biz de böyle hizmeti bulmuşuz daha ne istiyoruz. Sayın Belediye Başkanımız Ülgür Gökhan'ın bu çalışma hızına şapka çıkartılır. Bir belediye meclis üyesi de bu konu üzerinde durmaz mı? Yazık! ****** Aman! Kıymetini bilin.  Bu zihniyetin. Oy atmağa devam edin. Hizmet, ahirette gelsin. ***** Çanakkale,seni çok seviyoruz... Tembel ve iş bilmez Belediyeni de... ***** Hayırlı ,sağlıklı,hainsiz,güzel günler göreceğimiz yarınlar dilerim. Ve Yine Atatürk Bunu yapan bir devlet adamı. Adam gibi adam. Birilerine ders olması dileğiyle... Özkul Çobanoğlu Hocamıza teşekkürler... BUNU BİLİYOR MUYDUNUZ? İnönü, Rusya seyahati dönüşü, Bulgaristan elçiliğimizde mahsur kaldı. Bulgar çeteciler İnönü'yü öldürmek için elçiliğimizi kuşatmışlardı. Bulgaristan'a ihtar verildi ama, hükümeti umursamadı. Ankara'daki bazı kafalar çareler düşündüler; işin içinden çıkamadılar. Atatürk'e sordular. O, "sizler ne düşünüyorsunuz?" diye sordu. "Bulgaristan'a ekonomik baskı uygulayalım ..." dediler. Atatürk, güldü: "Telefonu verin bana" dedi. Donanmaya emir verdi. Ertesi sabah, Yavuz zırhlısı İzmit'ten Varna'ya gitti. Limanda havaya yüz bir pare top atışı yaptı. Topların gürültüsünden evlerin camları kırıldı. ... Gemi amirali Bulgar yetkililere, "İsmet Paşa'yı almaya geldim" dedi. Bulgar hükümeti, İsmet Paşa'yı Sofya'dan Varna'ya zırhlı bir trenle derhal getirdi. Oradan da bando ve merasimle Yavuz'a uğurladı. Amiralimiz, kırılan camların parasını ödedi. İsmet Paşa'yı yurda getirdi. Kaynak: Avni Altıner, "Her Yönüyle Atatürk" (Osman Oy, "Yorumsuz", Oda Yayınları., 1. baskı, Haziran 2007, İstanbul, s.387-388) Fırat'ın Ardından Böyle bir üst geçit ve böyle bir isim. Acaba Çanakkale' de ne zaman olur. Çanakkale Şehitler diyarı ya. Bir seyahatte ,Karamürsel yol güzergahında gördüm. Her türlü hainle mücadele eden Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun durağı cennet olsun.