Ekonomistin ve makinistin ustasını bulursanız rahat edersiniz. Bulamazsanız biri sizi yavaş yavaş diğeri ise ilk virajda öldürür! Badem, tatile çıkmaya karar verir ve deniz kıyısındaki bir otele gider. Odanın günlük ücreti 100 Avro ’dur. 100 Avro’yu verir ve odasına çıkar. Otelci aldığı 100 Avro’yu, borcuna karşılık kasaba verir. Kasap, 100 Avro’yu hayvan satın aldığı köylüye verir. Köylü de geçen akşamdan borçlu olduğu hayat kadınına 100 Avro’yu verir. Kadın hemen otele gider ve geçen haftadan kalan 100 Avro borcunu öder! Bu arada Badem sinirli bir şekilde aşağıya iner, odayı beğenmediğini söyleyip 100 Avro’sunu alır ve gider. Elde kalan para yoktur ama, tüm borçlar da ödenmiştir! Bir zamanlar Yunanistan’ın durumu böyle idi. 15 yıllık Badem iktidarının sonunda biz daha beter olduk. Sözüm ona yaşayan ama hiç üretmeyen, borcu borçla kapatan bir ülke haline getirildik! Hesapsız ve yüksek faizle borçlanmak, üretim ekonomisini terk edip ithal ekonomisi ile yaşamak deliliğine tutulmak bizi borçlarımızı çeviremez duruma getirdi! Yıllardır bu günlerin geleceğini yazdık söyledik! Fakat bir cebini KASA, diğer cebini MUHASEBE olarak kullanan pazar esnafı kafalı Usta Ekonomiste derdimizi anlatamadık! Ülkenin mali dengesi bozuldu. Nakit ihtiyacı hergün daha fazla artan Hazine Müsteşarlığı, geçen ay mevcut geri ödemesinden yaklaşık 1,5 katı fazla borçlandı. 2017 Temmuz ayında 11,4 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık, 16,4 milyar TL’lik iç borçlanma gerçekleştirildi. Hazine Müsteşarlığı 2017 yılının ilk 7 ayındaki İÇ BORÇ çevirme oranını %121 olarak açıkladı! 2016 yılının ilk 7 ayında bu oran %86 idi! Yani iç borç çevirme oranı geçen yıla göre 35 puan daha arttı! Önümüzdeki yıl daha da artacak! Nereye kadar? Ülke olarak duvara toslayıncaya kadar… Kamu harcamalarının hangi nedenlerden dolayı sürekli arttığını açıklayamayan Erdoğan, ikide bir Bankacılara bağırıyor! (Duyan var mı?) Türk Bankalarının sermaye yapısını yabancıların lehine, hiçbir ülkede olmadığı yükseklikte değiştiren, Erdoğan! Bankalara kredi musluklarını açtırmak, milleti borçlandırmak için “Kredi Garanti Fonunu” oluşturan, Erdoğan! Borçları çevrilemez hale getiren, Erdoğan! “Faizler niçin bu kadar yüksek” diye herkese bağıran yine Erdoğan! Kibir, böbürlenme ve bağırarak ekonomik gerçekleri değiştireceğini zanneden bir cehalet… Değerli Okurlar; Cahilde eksik olan AKIL değildir. Cahil çok kurnazdır, tek ayak üstünde kırk yalan söyler, söylediği yalana kendi de inanır! Cahilde eksik olan, bazı cahillerde ise hiç olmayan AHLAKTIR… Sağlık ve başarı dileklerimle 11 Ağustos 2017 Rifat Serdaroğlu