NASIL BİR GELECEK?
Gelecek Bilimi “Fütüroloji”, günümüz teknoloji dünyası içinde önemini ve değerini her geçen gün arttırmaktadır. Gelecekle ilgili bir takım öngörülerde bulunmadan önce yaşanan dönemdeki demografik, teknolojik, coğrafi unsurları ve diğer devletlerin, özellikle emperyalist devletlerin belli konulardaki davranışlarını iyi analiz edip, bu verilere göre bir çıkarım yapılırsa, gelecekle ilgili öngörünüz, olabildiğince gerçeğe yakın olur.
Geleceği öğrenebilmek için önünüzde iki yol var.! Ya bilimi seçeceksiniz ya da Jetski’ci Cübbeli Hocaya gideceksiniz. Jetski’ci Hoca geçenlerde ne diyordu? “Ahmak bu Amerikalılar, ahmak. Neymiş, Mars’ta hayat var mı, su var mı diye milyarlarca dolar harcıyor salaklar. Verin bana 100 bin dolar, nerede hayat var nerede su var söyleyeyim size!”
Jetski’ci yi seçerseniz, kısa yoldan ve az masrafla geleceği öğrenirsiniz ama kendinizi aniden Manisa Akıl ve Ruh Hastalıkları Hastanesinde bulursunuz!
Size şöyle bir ifadede bulunsam, ne dersiniz? “Emperyalist Devletler, bölgemizde bulunan petrol-doğal gaz-su kaynakları-kıymetli madenler için gelmediler. Onlar birer hayır kurumu gibi çalışırlar ve özellikle Müslümanları çok severler. Onlar bölgemize demokrasi getirmek, bizleri zenginleştirmek, özgürleştirmek için geldiler!”
Güldüğünüzü görür gibi oluyorum ama acele etmeyin, ikinci cümleyi de okuyun; “Petrol ABD’de de var, Rusya’da da var. Desek ki, eyy ABD, eyy Rusya, biraz da biz size ordumuzla gelsek, size eşitliği, özgürlüğü, insanlığı öğretsek olmaz mı? Ne diyecekler ki? Tabii ki, hay hay buyrun, yatıya da kalın ama!”
Bu kadar geyik yeter! Hadi şimdi beraberce geleceği görmeye çalışalım; Önümüzdeki çok kısa bir dönemde, petrolün yerini BOR, uranyumun yerini TORYUM alacak. Bu bir tahmin değil, bilimsel gerçek. Dünyadaki BOR’UN yüzde 70’i, TORYUM’UN yüzde 50’si Türkiye’de! Bu yataklar, Eskişehir, Kütahya, Balıkesir, Bursa, Sivrihisar, Beypazarı, Kızılcaören’de…
Sizce emperyalist devletler yeryüzünde barışın sağlanması için, diğer ülkelerin ulusal egemenliklerine saygı mı gösterecekler yoksa bugüne kadar olduğu gibi, saldırıp- öldürüp çalacaklar mı?
Örneğin; Amerikan yerlilerine çiçek hastalığı mikrobu bulaştırılmış bir milyon battaniye yardımı (!) yapıp, milyonlarca kızılderiliyi öldürmekten çekinmeyen ABD ne yapacak?
Özgürlükleri için savaşan Cezayirlileri, mağaralara doldurup dumanla öldüren Bölücü-Kürtçülerin dostu Fransa nasıl davranacak?
“Sipahi İsyanı” sırasında yakaladığı Hintlileri, top namlularının ağzına bağlayıp topları ateşleyen İngiltere ne yapacak?
Emperyalist Devletlerin ne yapacakları belli! Afrika’da, Güney Amerika’da, Afganistan’da, Filipinler’de, Libya’da, Irak’ta, Suriye’de ne yaptılarsa yine aynısını yapacaklar, daha da acımasız olarak! Ne yapacaklarını şimdiden planlamış ve proje haline getirmişlerdir bile!
Biz ne yapacağız? Önümüzdeki zor günlere; Dedeleri mandacı, kendileri emperyalizmin eşbaşkanı, arap sermayesinin kuklası, Türk düşmanı, hırsızlığı meslek edinmiş, kafası ortaçağ da takılı kalmış yöneticilerle mi gireceğiz? Ya da siyaseti sadece koltuklarını korumak olarak gören, siyaseti bilmeyen muhalefet liderleri ile mi karşılayacağız? Buna emperyalist devletler değil, Türk Milleti yani sizler karar vereceksiniz!
Bizler Çoban Ateşi Hareketi mensupları, Türk Milletine; Geleneksel siyasetçilerin ve klasik siyasetin dışına çıkacak, kendi içinde ve ülkede demokrasinin en üst standardını getirecek, Türk Vatanı ortak paydasında Anayasamızın ilk 6 maddesi ile problemi olmayan herkesi kucaklayacak, yerleşik düzene meydan okuyacak, emperyalizme karşı tam bağımsızlığı savunacak, herkesin inancını özgürce yaşayabileceği demokratik ortamı yerleştirecek,
Türk Milletine kurulan tuzakları anında bozabilecek, barbarlaşmadan milletinin haklarını her platformda cesurca savunacak, dünyada itibarı olacak, sözü dinlenecek,
Yoksulları, çalışan aileleri, çocukları, yaşlıları öncelikle koruyacak,
Enerjinin kaynaklarını yenilenebilir temiz enerjiden sağlamayı hedefleyecek,
Herkes için sağlık güvencesi sağlayan, sağlık harcamalarını düşürecek,
Tarım devrimini gerçekleştirip, tarım ürünleri ihracatçısı olacak,
Kadrolarının çoğunluğu Y ve Z kuşağından oluşan, çağı yakalamış, genç beyinleri doldurduğu bir siyasi partiyi armağan edeceğiz. Bizler deneyimlerimizi aktarıp, yol göstereceğiz. Bu ülkenin gençleri de öz vatanlarını, Büyük Atatürk’ün ideali olan kalkınmış, zenginlik ve refah içinde bir Türkiye Cumhuriyeti’ni yeniden kuracaklardır…
Ne Mutlu Türküm Diyene…
Not; Kurda kuşa yem olmamanın bir yolu sürüden ayrılmamaksa, Daha iyisi ve onurlusu, sürünün kişisi olmamaktır. Buna Anadolu Erenleri, Tam Bağımsızlık der. Bağımsızlık uğruna en aziz varlıklarını, canlarını Türk Milleti için hiç düşünmeden veren tüm şehitlerimize rahmetler diliyorum. İnşallah onlara mahcup olmayacağız…
Not; Çoban Ateşi Hareketi Siyasi Partiye dönüştüğünde, bu harekete katılıp destek vermek isteyen okurlarımızın tüm iletişim bilgilerini ve kısa özgeçmişlerini bu e-posta adresine göndermelerini rica ederim. cobanatesiturkiye@gmail.com
Sağlık ve başarı dileklerimle 18 Mart 2019 Rifat Serdaroğlu