Doğal afet şöyle tarif ediliyor:
“…insanların kontrolü dışında gerçekleşen, mal ve can kaybına neden olabilecek tehlikeli ve genellikle büyük çaplı olay. Afetin ilk özelliği doğal olması, ikincisi can ve kaybına neden olması bir diğeri çok kısa zamanda meydana gelmesi ve başladıktan sonra insanlar tarafından engellenememesi..”
Yukarıdaki Doğal Afet tanımına, Salı günü Bodrum’da yaşanan sel felaketi (çok şükür) can kaybı dışında tamamen tamamen uyuyor.
İnsanların kontrolü dışında yaşanan ve 12 saatte metrekareye 230 kg yağmurun düştüğü Bodrum’da meydana gelen sel, önüne geleni sürükledi. Kimse de engel olamadı. Can kaybı yok. Ancak mal kaybı çok fazla.
Bildiğim kadarıyla hükümetten de hiçbir bakan veya başbakan, Bodrum’a gelmedi en azından “geçmiş olsun” da demedi. Kıyıların hakimiyetini elinde bulunduran CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da dahil..
Bodrum’un CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da yaşanan bu sel felaketinin bir Doğal Afet olduğu konusunda bizimle aynı görüşte. Kocadon, ilk gün yaptığı açıklamada;
“ Bodrumluyum. Ben böyle bir felaket görmedim. Bunun adı aslında tam bir afet. Bodrum tarihinde böyle bir olay yaşanmadı, böyle bir yağmur görmedi” dedi.
Ancak Muğla Valisi Amir Çiçek, aynı görüşte değil. O’na göre Bodrum’da “Olağanüstü bir durum” yaşanmadı.Vali Çiçek, Bodrum’da daha ilk gün yaşananları şöyle özetledi:
“..Genel afet kapsamına girebilecek olağanüstü bir durum yok. Her şeyden önce can kaybımız yok. Bodrum, şu an itibariyle sıkıntılı anı atlatmış durumda. Yağıştan kaynaklanan taşkınlar vardı. Elektrik iletişim hatlarımızda, kanalizasyon hatlarımızda, vatandaşlarımızın evlerinde ve işyerlerinde hasarlar meydana geldi…”
Bodrum’un en büyük iki mülki amirinin açıklamalarındaki çelişki dikkatimi çekti. Birisi atanmış, diğeri seçilmiş iki kişi, yaşananların doğal afet kapsamına girip girmediği konusunda aynı noktada değiller.
Bodrum’da yaşananlar, Doğal Afet kapsamına girerse, esnafın, sade vatandaşın tüm zararları ödenecek. Vergi borçları askıya alınacak v.s...
Muğla Valisi bunu bildiği için, yaşananları, çok hafife alan açıklamalarla geçiştirdi.O’na göre sel felaketinde can kaybı olmaması, doğal afet ilan edilmemesi için yeterli sebep...
CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Kocadon dışında kimse de çıkıp, “ bu bir doğal afettir. İnsan kontrolunda olmayan olaylar yaşandı, engellenemedi. İnsanların milyarlarca dolar zararı var. Devletimizin yüzünü Bodrum'a dönüp, özellikle işyeri sahiplerinin zararlarını karşılama, sigorta ve vergide biraz yardımcı olmasını bekliyoruz. “ demedi.
Acaba bu yaşananlar, CHP’li değil de AK Parti’li bir belediye başkanının görev yaptığı bir ilçede yaşansa ne olurdu?
Anlatayım ne olurdu. Yaşandı çünkü.Hem de aynı doğal afet Sel’le karşı karşıya kalındı.
Artvin’in Hopa ilçesinde yaşandı. Çok uzak ta değil. Bir ay önce 24 Ağustos 2015 tarihinde Hopa’da metrekareye 255 kg yağış düştü. Yani aşağı yukarı Bodrum’a yağan yağmur kadar.
Artvin Valisi Kemal Cirit, yaşananların doğal afet olduğunu söyledi.
Aradan 15 gün geçti. Devlet, Resmi Gazete’de Doğal Afet Nedeniyle BorçlarınTecil ve Taksitlendirilmesine Yönelik Tahsilat Genel Tebliği yayınladı. Doğal afet nedeniyle ilan edilen mücbir sebep hali kapsamında olan Hopa’da mükelleflerin vergileri ertelendi. Gelir İdaresi bununla da yetinmedi. Bu ilçelerde bulunan mükelleflerin borçlarını faizsiz olarak erteledi ve taksitlendirdi.
Biri muhalefetin oy deposu olarak yorumlanan Ege’deki sahil kasabalarından biri. Hem de dünyanın tanıdığı Bodrum.
Diğeri Karadeniz’in şirin bir sahil beldesi Hopa.
Birinin belediye başkanı CHP’li.
Diğerinin Ak Parti’li.
Birinin Valisi Amir Çiçek.
Diğerinin Valisi Kemal Cirit.
Her iki ilçenin Devleti ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti!