DAMAT BERAT PAŞA HÜKÜMETİ
Yeni yepyeni cedit cepcedit, geçmiş 13 senenin kötülükleriyle hiç ilgisi olmayan hükümetimiz (!) Beştepe ile AK Tepe arasında uzun süren git-gellerden sonra nihayet kuruldu. Vatana Millete Barzani’ye Öcalan’a ve dahi Obama’ya hayırlı olsun. Putin’e hiçbir şey yok!
Allah tuttuklarını altın etsin! “Ulan biz bunlardan daha temiziz be” diye kulis atan Saatçi Zafer ve Amerikalı Egemen hasetlerinden çatır-çatır çatlasınlar!
Yeni Bakanlar Kurulunda en önemli olay, Başbakan Davutoğlu’nun koltuğunu koruyabilmesiydi!
Hele AKP Milletvekillerine “Yolsuzluk yapanı, aniden zenginleşeni partiden atarım” demesinden sonra, milletvekillerinden öyle tepkiler duyduk ki, aha dedik adamcağız gelmeden gidecek galiba!
Milletvekilleri; “Ne diyor bu yahu? Daha yeni geldik. Gücü bize mi yetiyor. Kendisi, hırsızlıktan atılan 4 Bakanla aynı Bakanlar Kurulunda bulunmadı mı? Sıfırlamalar yapılırken sesi niçin çıkmıyordu?”
Bu beyanat, Beştepe Sarayının salonlarında ve para kasası olarak kullanılan çelik odalarında çok konuşuldu. Tüm bunlara rağmen Davutoğlu, hiçbir işe karışmamak şartıyla koltuğunu başarıyla korudu. Kendisini kutlarız.
Yılmaz Özdil’in yazdığı gibi, hükümetin kurulduğu ilk 5 günde Rusya ile papaz olduk! İki gazeteci, iki General, bir Albay tutuklandı! İki Polis, bir Asker şehit edildi ve Diyarbakır Baro Başkanı öldürüldü! AKP’nin Türkiye sathına yaydığı binlerce kaçak Kur’an Kurslarından birinde yangın çıktı, 6 çocuğumuz cahil yobazların elinde cayır-cayır yandı. İstanbul-Bayrampaşa’da metroda patlama oldu…
Yani ne kadar uğurlu (!) bir hükümetimiz olduğunu şimdiden görmüş olduk…
Türk Milletine söylenen, “Bakanları seçerken bilgiye-beceriye-bölgesel dağılıma dikkat edildi”, lafı var ya tamamen palavradır. Sakın inanmayın!
Doğrusunu ben size söyleyeyim;
-“Devletin sopası” olarak bilinen 4 Bakanlık; İçişleri-Adalet-Maliye-Milli Savunma Bakanlıkları Cumhur’un Başı’nın yüzde yüz adamlarıdır.
*Yargı’yı Erdoğan’ın emrine veren düzenlemeleri yapan Bekir Bozdağ değil mi?
*Polis Müdürüne, “Savcının emrini dinlemeyin” diye emir veren Kara Vezir Efkan Ala değil mi?
*Masak Raporlarının hazırlanmasında, Maliye denetimlerinin işadamlarını korkutup teslim almanın arkasındaki esas isim, dönemin Maliye Müsteşarı
Naci Ağbal değil mi?
*TSK Komuta Heyetinin yeniden düzenlenmesinde (!) önemli rol oynayan kişi İsmet Yılmaz değil mi?
Bu dört Bakan geçmiş uygulamalarında defalarca Yüce Divana gidecek eylemlerde bulunmuşlardır. Kamuoyunun basının ve siyasetçilerin tüm dikkati öncelikle bunların üzerinde olmalıdır…
-Türk Devletinin iki bakanlığı devlet yatırımlarının yaklaşık %70 ini gerçekleştirir. Ulaştırma ve Enerji Bakanlığı!
Cumhur’un Başı birine damadını, diğerine taa Belediye Başkanlığından bu yana “Kara Kutusu-Sırdaşı” olan Kayınço Binali’yi atamıştır. Bundan böylede, aynen 13 senedir olduğu gibi, devletin yapacağı tüm büyük yatırımlarda, Kamu İhale Kurumunun denetimindeki ihale yöntemiyle hak edenler değil, seçilenler-havuz müteahhitleri söz sahibi olacaklar.
Cumhur’un Başı, bunların yanında Milli Eğitim Bakanlığının, “Milli” kısmını yine Nabi Avcı ile kaldırmaya gayret edecek, Öcalan ile görüşmeleri de yine Yalçın Akdoğan kanalıyla yürütecek.
Cumhur’un Başı, Ülkücü Harekete ihanet eden Tuğrul Beye, Milli Görüş Hareketine ihanet eden Numan Kurtulmuş’a, Demokrat Parti Genel Başkanı iken giydiği donunun bile parasını partiye ödeten Soylu Süleyman’a da ihanetlerinin karşılığını verdi. Siyasetin değişmez kuralı “Başkasına ihanet eden, sana da ihanet eder” gerçeğini unutarak…
Gerçi Bilal Oğlanı, Sümeyye kızımızı, Jöleli Yiğit’i, Alo Fatih’i de Bakanlar Kurulunda görmek isterdik ama inşallah bir dahaki sefere!
Yalnız bir dahaki sefere, Ulu Hakan Sedat gibi bir eli Rabia-diğer eli Bozkurt işareti yapabilen AK-Delikanlıyı da kabinede görmek isteriz.
Putin benzeri yakın döğüşte, kara kuşak-yedinci benek sahibi birine kim haddini bildirecek?
Yavaş-yavaş tüm Bakanlar Kurulunu eş-çocuk-akrabadan yaparsak hem binadan tasarruf etmiş oluruz, hem telefon elektrik gibi masraflar azalmış olur, hem de kararname imiş, kanunmuş gibi gereksiz işlerle uğraşmamız oluruz. Vesselam…
Sağlık ve başarı dileklerimle 02 Aralık 2015
Rifat Serdaroğlu