Erdoğan önderliğindeki AKP, her bulduğu fırsatta Türkiye’yi IŞİD anlayışına doğru adım-adım yaklaştırıyor!
Erdoğan ve ekibinin kafa yapısını ve siyasi hesaplarını bizler gibi önceden bilenler için bu durum hiç sürpriz değil. Bu yüzden yıllardır uyarmaya, uyandırmaya çalışıyoruz.
Bir kişinin yargılanmaması, hırsızlıklarının kapatılması için koskoca bir ülke kurban ediliyor!
Ülkenin dinamikleri, Cumhuriyetçiler, Demokratlar, Aydınlar, sözüm ona Vatansever geçinenler trene bakar gibi seyrediyorlar!
Görevleri Anayasa’yı Parlamenter Demokrasiyi, Lâik Cumhuriyeti korumak ve yaşatmak olan muhalefet partileri 14 yıldır bu yıkım projesini durdurmak için tek proje üretemediler.
Şu soruya yanıt verecek birini arıyorum;
CHP ve MHP, AKP’nin Türkiye’nin zararına olacak hangi projesini engelleyebildiler? Veya Erdoğan-AKP, bu iki partinin muhalefetinden çekinip ne zaman geri adım attı?
-Milli Eğitimin Araplaşmasını mı engellediler?
-Selefi-Vehhabi parasıyla kurulup beslenen Vakıfların, Çağdaş Eğitimi parçalamaları mı durduruldu?
-Namaz kılmayan hayvandır- Namaz kılmayanın katli vaciptir diyen sapık kafaların televizyonlara çıkmaları mı engellendi? Çıkaranlara hesap mı soruldu?
-Seccade Şeytanları tarafından Türk Devletinin soyulması mı durduruldu?
-Medyanın-Yargının Erdoğan’ın emrine girmemesi için hangi toplumsal eylemler yapıldı?
CHP ve MHP; Sizler niçin varsınız? Ne işe yararsınız? Niçin hala o koltuklarda oturuyorsunuz?
Siyasetteki çarpıklığa bir örnek vermek isterim;
Türkiye de hakkında en çok yolsuzluk-hırsızlık-rüşvet iddiasında bulunulan, dört Bakanı hırsızlık sebebiyle istifa edip kaçan ve dokunulmazlığı kaldırılıp yargılanması gereken kişinin adı Erdoğan değil mi? Evet, bütün dünya bunu böyle biliyor.
Peki, dokunulmazlıkları kaldırılan ve kendilerine yargı yolu açılanlar kim?
Tabii ki bizim aslan muhalefet! Hem de kendi oylarıyla…
Böyle bir muhalefetten kendilerine bile hayır gelmez, değil ki ülkeye hayırları olacak…
Türkiye’de yaşayan ve her partiye oy vermiş insanlarımız şu gerçeği artık görmeliler;
-İslam, Müslümanlık Erdoğan ve AKP’nin tekelinde değildir.
-Allah’ın, Hz. Peygamberimize bile vermediği “İslam’a sahip olma” yetkisini Bademler, kimden aldılar ki? Kim verdi onlara bu yetkiyi?
-Bademler, dinimizi siyasete alet ederek, İslam’a en büyük kötülüğü yaptılar.
Bir taraftan haksız ve kanunsuz yere süper zengin olurlarken, diğer taraftan milletin gözü önünde haram yediler.
-Bir insan hem Müslüman hem de hırsız olabilir mi, sorusunu akıllara kazıdılar.
-Ülkeyi bilerek, planlayarak hızla bir iç savaşa götürdüler…
Gözü dönmüş, hür dünyadan itilmiş Bademleri, bu halleri ve bu vurdumduymazlıklarıyla ne CHP yıkabilir ne de MHP!
Kimse böyle bir beklenti içine girip, hayal kurmasın…
Siyasette mucize yoktur!
Bademlerin elinden siyaset malzemesi yaptıkları kutsal dinimizi alacak ve siyasetin dışında tutacak bilgi, beceri, deneyim sahibi, Türk Milletinin tamamını kucaklayacak kişilerden oluşan yeni bir “Siyasi Harekete” şiddetle ve süratle ihtiyacımız vardır.
Lütfen herkes iyice düşünsün ve ülkenin kaderine el koyacak bu hareketin gerekliliğine çevresini ikna etme çalışmalarına başlasın. Bu yaz çok sıcak olacak, çok sıcak…
Sağlık ve başarı dileklerimle 16 Haziran 2016
Rifat Serdaroğlu