ONLAR KONUŞAMAZLAR EMİN BEY!
Sayın Çölaşan Çarşamba günkü yazısında, Başbakanlık yapmış Tansu Çiller-Mesut Yılmaz ve Yıldırım Akbulut’ un 13 senedir neden konuşmadıklarını sordu.
Bu muhteremler de korkutulanlar arasında mı, diye de ekledi…
Öncelikle şu gerçek hiç unutulmamalıdır. Bu üç Başbakan da kendi partilerini kurup onu iktidara taşımış siyasetçiler değildirler. Üçü de, liderlerinin aktif siyasetten çekilmeleriyle, Başbakan olmuş kişilerdir. Bunlardan sadece Yıldırım Akbulut, Genel Başkan-Başbakan olduğu partisini, Genel Seçime götüremeden Başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştır.
Mesut Yılmaz, Turgut Özal’ın siyasete soktuğu, Milletvekili-Bakan yaptığı biridir.
Tansu Çiller, Demirel’in siyasete soktuğu, Milletvekili-Bakan yaptığı biridir.
Mesut Yılmaz, 292 Milletvekili ile aldığı ANAP’ı, önce 115’ e, daha sonra 86’ ya düşürmüş ve 2002 Genel Seçimlerinde baraj altı kalarak, tarihe gömmeyi başarmış (!) bir siyasetçidir.
Tansu Çiller, 178 Milletvekili ile aldığı DYP’ yi, önce 135’ e, daha sonra 85’ e düşürmüş ve 2002 Genel Seçimlerinde barajı geçemeyerek, partisini bitirmeyi başarmış (!) biridir.
Türkiye’nin AKP’ nin eline düşmesinin ve bir türlü kurtulamamasının birinci sebebi, Yılmaz-Çiller ikilisinin Merkez Sağ denen güçlü bloğu darmadağın etmeleridir.
Yılmaz ve Çiller asla lider olamadılar. Türk Siyasetine damga vurmuş Demirel-Özal gibi Devlet Adamlarının siyasi miraslarını hovardaca harcamış sıradan Genel Başkan olarak kaldılar. Tıpkı şimdi Davutoğlu’nun olduğu gibi!
Öyle veya böyle bu kişiler Türkiye Cumhuriyetinde Başbakanlık yapmış kişilerdir.
13 yıldır bunlardan ülke meseleleriyle ilgili tek kelime duymadık.
Türk Milleti bunları Başbakan yapmış! Dünya durdukça öyle anılacaklar.
Ülkemizin içinde bulunduğu durum belli!
AKP İktidarının olumsuzluklarını Türk Milletine anlatmaları gerekmez mi?
AKP politikalarını destekliyorlarsa, bunu da Türk Milletine anlatamazlar mı?
Elbette ki konuşmalılar ve fikirlerini paylaşmalılar.
Peki, niçin konuşmazlar veya niçin konuşamazlar?
Bildiklerimizi, duyduklarımızı paylaşalım;
Yılmaz ve Çiller tamamen Erdoğan’ın etkisi altına girmişlerdir.
-Yılmaz, kendisini Yüce Divan’a sevk eden Erdoğan’ın sofrasına katılmakta, eskiden kendisinin, şimdi de Erdoğan’ın has adamı olan Cengiz İnşaattan çocuklarına milyonlarca liralık hafriyat işi alabilmektedir.
-Tansu Çiller ve eşinin kooperatif merakı herkesin malumudur. İstanbul’da boğaz manzaralı kooperatif arazisinin, İstanbul Belediyesi ile problemli imar durumu, sihirli bir elin (!) dokunmasıyla düzeliverdi. Basındaki bilgilere göre Çiller Ailesi’ nin bu işten 500 Milyon Dolar civarında kârı oldu.
Her ay Erdoğan ve eşi, yalısında “Abla” dediği Çiller’i ziyaret eder, yurtdışı yatırımları ve uluslararası para piyasaları hakkında bilgi alır…
Eee bu kadar yakın ilişkilerden sonra hangisi Erdoğan ve AKP aleyhine konuşacak dersiniz?
Konuşmazlar, konuşamazlar! Çünkü vicdanları ve dilleri dolar ile mühürlenmiş…
Türk Milletinin partisi kurulup iktidara geldiğinde bu tip kişilerin resimleri ve isimleri her yerden silinecektir. Bundan emin olun…
Sağlık ve başarı dileklerimle 22 Ekim 2015
Rifat Serdaroğlu