Pandora’nın kutusu açılmış gibi tüm kötülükler, çirkinlikler, adilikler ortaya saçıldı! 2002 yılından bu yana ülkeyi yöneten çapsızlar, kapkara dünyalarındaki yalanlarını Türk Milletinin üzerine bilerek ve planlayarak püskürttüler.
Doğruluk-dürüstlük- söze sadakat- helal kazanç-akla bilime itibar etmek- tecrübeye deneyime ve devlet aklına saygı duymak “geçerli akçe” olmaktan çıkarıldı!
Dini ve dini değerleri çıkar için kullanıp saptırmak-yalan söylemek-iftira etmek-adalet terazisiyle oynayıp kendi insanına tuzak kurmak-çalmak-çalana yol vermek-rüşvet almak- yolsuzluk yapıp devleti soymak-fakiri ezmek-şımarıkça gösteriş içinde saraylarda yaşamak, günlük normal olaylar haline getirildi!
Medya, her türlü ahlaksızlığı doğru imiş gibi yansıtıp gerçeklerin üzerini örttü, sonucunda insanlarımızın kafaları karmakarışık oldu…
Toplum ne hale getirildi? -Özel işini yaparken devletin kendisine tahsis ettiği mumu söndürüp, kendi parasıyla satın aldığı mumu kullanan Hz. Ömer’den, haram para ile medya grubu satın alan yöneticilere gelindi! - “En iyi yol doğruluk, en iyi kılavuz bilgidir” diyen Hz. Ali’den, “Hırsızlık oğuldan babaya değil babadan oğula geçer” diyen siyasetçilere gelindi! - “Dost payına göz dikme, nasıl kazandın oğlum” diye soran Evliya Çelebi’den, “nasıl kazandığını değil ne kadar kazandığını” soran aile büyüklerine gelindi. - Kaçak kurslarda tecavüze uğrayan çocuklar için tek söz söylemeyen, ama özgürlük talebiyle anayasal haklarını kullanan gençlere “Camide içki içtiler” diye iftira eden yalancı yöneticilere gelindi!
Kardeşim Zahide Uçar’ın deyişiyle, kimler türedi biliyor musunuz? -Firavun gibi yaşayıp, Musa olduğunu iddia edenler, -Nemrut gibi düşünüp, İbrahim’i ateşe verdikten sonra İbrahim olduğunu iddia edenler, -Ebucehil gibi yaşayıp, Muhammed’in varisi olduğunu iddia edenler, -Ben Peygamber soyundanım diye yalan söyleyip, elmas taşlı tahtlarda oturan son model Mercedeslerde gezen seccade şeytanları, -Hind gibi yaşayıp, Aişe-Hatice olduğunu iddia edenler türedi…
Türemekle kalmadılar, Türk Devletinin tepelerine kadar çıktılar! Ülke yönetimi bu çapsızların eline geçince; -Cahiliye döneminin tüm adetleri hayat buldu, kölelik hortladı! Ülkeyi yöneten cahiller “Olağanüstü Hal’den şikâyet edemezsiniz. Şimdi grev mi var, toplu sözleşme mi var” diyecek hale geldi! -Tefecilik resmileştirildi, 42 milyon insan borç batağında çırpınıp duruyor! - Ülke uluslararası tefecilerin elinde tutsak hale geldi! -Küfür mahallesinde, yalan meydanında, hile sokağında İslam satılır hale geldi!
Şimdi içinizden çoğunuzun “Bunlar doğru, tamam ama çıkış yolu ne Serdaroğlu” dediğinizi duyuyor gibiyim! Çıkış yolu her zaman vardır. Yol tıkalıysa ya engeller yıkılır ya da yeni yol yapılır. Fakat önce tüm Türk Milletinin, yukarıda yazılan gerçekleri, doğruları kabul edip tavrını belli etmesi şarttır. Yanlışı, kötüyü, pisliği bilemezsek doğruyu, iyiyi, güzeli bulamayız ki!
İki örnek verelim; -Genelkurmay Başkanı çok iyi eğitim almış donanımlı biridir, değil mi? Bu kişi üzerindeki üniformanın ve oturduğu makamın Türk Devletinin kurucusu Atatürk’ün emaneti olduğunu çok iyi bilir değil mi? Bu kişi göreve başlarken “Lâik Cumhuriyet’e” hizmet edeceğine yemin etmiştir, değil mi? Bu kişi, Diyanet’in “Kur’an okunurken başın örtülmesi şart değildir” fetvasını bilir değil mi? İyi de, bu makama gelmiş biri devleti yönetenlere yalakalık yapmak uğruna, karısının başına masa örtüsü geçirtir ve eşini umacıya çevirirse, Atatürk’e küfür eden tarikat şarlatanlarının elini sıkar evine ziyarete giderse, biz gerçekleri eğitim düzeyi düşük insanlarımıza nasıl anlatacağız?
-Rahmetli Sakıp Sabancı’nın en büyük rüyası “Sabancı Üniversitesini” dünya çapında bir üniversite yapmaktı! Sakıp Ağanın mirasına konanlar ne yaptılar? Almanya Potsdam Üniversitesinde yapılacak “Ermeni Soykırımı” çalıştayına finansör oldular! Hem de Türkiye’den sadece Ermeni tezlerini destekleyen sepetleri göndererek! Sakıp Ağanın mirasına konanlar, Sabancı Üniversitesini niçin Türkiye’de kurdular da Ermenistan’da kurmadılar? Hem Türk Milletinin kaynaklarıyla zengin olacaksın hem de Türk Milletine karşı yapılan ihanet projelerine destek vereceksin! Bu ülkenin kaymağını yiyenler, üç-beş kuruşluk menfaatleri uğruna tarikat-cemaat artıklarının önünde kırk takla atarlar,
doğruları konuşmazlarsa, bizler Türk Milletine doğruları nasıl aktaracağız? Bu zavallı insanları, seccade şeytanlarının elinden nasıl kurtaracağız?
Çıkış yolunu görmek için herkes tarafını belli etmelidir. Kim yobazlıktan, ilkellikten, cehaletten, tek adam yönetimindendir, bilelim! Kim çağdaşlıktan, bilim ve akıldan, demokrasiden ve lâik Cumhuriyetten, Atatürk’ten yanadır, onu da bilelim! Cumhuriyetten, Demokrasiden, Atatürk’ten yana görünüp tarikat-cemaat şarlatanlarının kucaklarına oturanların, hırsızlık parasıyla siyasete soyunanların maskelerini indirmeden ve zamane yalakalarından hesap sormadan kimseye huzur yok! Bu böyle biline…
Sağlık ve başarı dileklerimle 05 Eylül 2017 Rifat Serdaroğlu