İnsanlığın tam merkezinde kuruldu Türk Devleti. Türk Milleti olarak çok büyük fedakarlıklar ve acılar çektik, tarih boyunca. Haçlı Savaşlarıyla defalarca öldürdüler, yaktılar, yıktılar, soydular. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı denen, paylaşım savaşlarıyla tekrar saldırdılar.
Küresel boyutlu saldırılara, Türk Milletinin sırtındaki sülükler olan şeriatçı yobazlar ve Kürtçü Bölücü işbirlikçiler de her zaman ki gibi katıldılar, Türk Vatanının parçalanması için çalıştılar…
Emperyalist Devletlerin organize ettiği küresel saldırıya, Büyük Atatürk’ün çelik gibi iradesi ve tükenmeyen mücadele gücü sayesinde Türk Milleti ayağa kalktı, kendisine kurulan tuzağı parçalayıp, Bağımsız Türk Devletini yeniden kurdu…
Şimdi, çok daha fazla zordayız. Küresel saldırıları planlayan emperyalistler yeni yöntemler geliştirdiler. Daha da önemlisi, hem ülkeyi yönetenleri hem de muhalefet partilerini devşirdiler! Tarihini, geçmişini bilmeyen, kendi milletini tanımayan, dünyanın ve ülkenin geleceğini göremeyen sığ bilgili siyasetçiler kanalıyla Türk Toplumunu da kötüye yönlendiriyorlar.
Yönetenler, her gün özgürlüklerimizi daraltıyor, Cumhuriyet değerlerimize saldırıyor, adım adım İsrail-ABD isteği olan Federe İslam Devletine doğru sürükleniyoruz. Türk Milleti olarak ne yapıyoruz? Üzülerek ifade ediyorum ki, kendisini kesecek kasabın bıçağını yalayan koyunlar gibiyiz.
Toplum, köklü insani değerlerimiz olan, erdem-ahlak-eşitlik-hak-özgürlük-örgütlü toplum-adalet ve hukuk devleti yerine, gelin-kaynana yemek yarışmaları, hayvan-kadın- gey-lezbiyen haklarıyla meşgul ediliyor. Türk Milleti asimile ediliyor!
Bugün Türkiye’yi yöneten zavallıların takiyye ve hamaset dolu söylemlerinin, dünya ve ülke gerçeklerinde hiçbir karşılığı yoktur.
Düşünebiliyor musunuz? ABD Temsilciler Meclisi, Erdoğan’ın ve Bakanlarının Türkiye dışındaki mal varlıklarının incelenip, el konulması için karar alıyor. T.C Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, “Siz ne hakla böyle bir karar alıyorsunuz, benim ve Bakanlarımın niçin yurtdışında mal ve paramız olsun, bize hırsız diye hakaret edemezsiniz” diyeceğine, kendisini soygunculukla suçlayan ülkenin Başkanı ile görüşmeye gidiyor!
Aziz Türk Milleti; Gelinen nokta sözün, ahlakın, namusun, dürüstlüğün, Türklük ve İslami değerlerin tükendiği yerdir. Üç günlük silahsız asker çocuklar “FETÖ’cu” diye ömür boyu hapse mahkum edilirken, FETÖ’yu tüm organlarıyla devletin en hassas birimlerine sokan, Anayasaya göre yasak olması gereken din tüccarı tarikatlara “Milli Eğitimi” teslim eden siyasetçilere dokunulmaması, devletin ihale oyunlarıyla soyulması, sizce sessiz kalınması, dolaylı kabul dediğimiz tutuma girilmesi, ahlak ile Türk Devlet adamlığı ile bağdaşır mı?
Şimdi, ayağa kalkmak, direnmek, haklarımıza özgürlüklerimize, Cumhuriyetimize sahip çıkma zamanıdır. Bizler, Çoban Ateşi Hareketi Gönüllüleri olarak bu yolda kendimizi feda edercesine öne attık. Bizler sadece Türk Milletine yol gösterip, doğruları anlatıp ayağa kaldırabiliriz. Yeter mi? Yetmez. Herkesin, hepimizin bu mücadeleye katılması şarttır. Fikri olan fikirleriyle, bilgisi olan bilgisiyle bizlerin yanında durarak güç verin.
Tekrar ediyoruz; Çoban Ateşi Hareketi yönetim kademesinde görev alan “Aksaçlı’ların çoğu” aday olmayacaklar ve gençlerimizi siyasete kazandıracaklardır.
Eğer siz yoksanız, biz bir kişi eksiğiz demektir. Her katılım, Atatürk Türkiye’sine güç verecektir.
Aralık ayı içinde, sizleri bir toplantımıza davet edeceğiz. Gelin de binlerce gençle birlikte nasıl mücadele ettiğimizi görün lütfen. Yeri ve zamanı 1 Aralık’ta duyuracağız…
Sağlık ve başarı dileklerimle 16 Kasım 2019 Rifat Serdaroğlu