iranlı Prens Rıza Sarraf’ın, Erdoğan’ın Bakanlarını Dolar- Avro manyağı yapıp önüne yatırdığı ortaya çıkınca, Erdoğan’ın eski çantacısı Ahmet Hakan’dan çıkan “yusuf-yusuf” sesi taa İzmir’den duyulmuştu! Askerlik yapmamış, üniversite bitirmemiş ama süper zengin olmayı becerebilmiş Ahmet Hakan’ın 17/25’i örtme çabası, soruşturmanın kendisine sıçrama korkusundandır. O zaman Erdoğan; “Rıza Zarraf, akıllı ve yardımsever biridir. Ben onu iyi tanırım” demişti. Daha sonra FETÖ’nün Savcılarının içeri attığı yardımsever Rıza’yı, Erdoğan’ın Savcıları dışarı çıkarmıştı! Serbest kalır kalmaz da Rıza Sarraf, Erdoğanların sahibi olduğu ATV’ye çıkarılmıştı! Fonda, ipekten büyük bir Türk Bayrağı olan stüdyoda dev bir makam koltuğuna oturtulmuş bu çocuk “Siz ne diyorsunuz, bize bu iftirayı atanlar Türkiye’nin büyümesini çekemeyenlerdir” deyip “Ben tek başıma Türkiye’nin cari açığının %15’ini kapatan biriyim” diye efelenmişti… Sonra bu üçkâğıtçı, ABD’de çok ağır iddialarla tutuklandı. Yargılanması sürüyor. Erdoğan’ın yardımsever adamı halen cezaevinde tutuluyor. TC Devleti Cumhurbaşkanının görevleri arasında, bir başka ülkede tutuklanan (üç ülke vatandaşı) olan bir dolandırıcının haklarını aramak ve yargıya intikal etmiş konularda şüphelilerin Avukatlığını yapmak gibi bir madde olmamasına rağmen, Cumhur’un Başı bu olayla da ilgilendi! Erdoğan, “Gerek Adalet, gerekse Ekonomi Bakanlarımızın yaptıkları çalışmalara göre bu kişinin bir suçu da bulunmuyor” diyerek ABD Hukuk sistemine de bir kafa atmış oldu… Dikkat ettiniz mi? Erdoğan’ın dostluk- doğruluk anlayışına bizler bir türlü yaklaşamıyoruz. Biz yıllarca Cemaatle mücadele ettik, daha düne kadar Erdoğan ise “Bu bir hizmet hareketidir. Mensupları iyi insanlardır. Hocaefendi mübarek adamdır. Eli öpülecek adamdır” dedi durdu. Sonunda biz haklı çıktık ama Demokrat olmadığı halde “Demokrasi Kahramanı” ilan edilen yine Erdoğan oldu! On binlerce insan, Erdoğan’ın hatası yüzünden işinde-malından-özgürlüğünden oldu! MİT, 17/25 Aralık’tan 8 ay önce Başbakan Erdoğan’a “Rıza Sarraf, Bakanları esir almış. Büyük yolsuzluklar var” diye rapor verdi ama Erdoğan görmezden geldi. 17/25 te olaylar patlayınca, ilk kez Başbakan ile oğlu arasındaki sıfırlama konuşmalarını hayret ve ibretle dinledik. Sonuçta hepsi doğru çıktı! Yolsuzluğun-Hırsızlığın-Rüşvetin adı “Darbe” , Hırsızın-Rüşvetçinin adı “Darbeci” oldu! Erdoğan, “Rıza Sarraf konusunda İran da bizim gibi düşünüyor” dedi! İran; “Onu mutlaka İran’a getirtip, milyarlarca dolarımızı almalıyız, o bir dolandırıcıdır” diye açıklama yaptı! Erdoğan, “eşimi TOGEM (Toplumsal Gelişim Derneği) ile ilişkilendirilmeye kalktılar. Hiç ilgisi yoktur” dedi! Aynı anda Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesinde, Erdoğan’ın eşinin Togem’in kuruluşuna öncülük yaptığı yazıldı. Ayrıca Rıza Sarraf’ın Togem’e milyonlarca dolar avanta verdiği açıklandı! Tüm bu açıklamalara ve gerçeklere bakınca yazının başlığı gündeme geliyor; Şıracının şahidi bozacı! Bu sözün sözlük anlamı; Aynı düşüncede, aynı görüşte, aynı yapıda, aynı menzilde olan insanlar birbirlerini her zaman korurlar, demektir. Böyle olmasa 2004 yılındaki Milli Güvenlik Kurulunda “Gülen Hareketi bir terör örgütüdür” kararı çıkmasına rağmen, Türkiye’yi 11 yıl nasıl beraberce yöneteceklerdi ki? Birbirlerini koruyup kollamaktan başka çareleri mi vardı? Bu başlığın bir başka anlamı da şudur; Bademler görünüşte içki içmezler ama alkol içeren madde ve mamulleri de pek severler. Erdoğan, “rakı içmeyin, üzüm yiyin” dediğinden beri, Bademler kilo-kilo üzüm yiyip, kanlarındaki alkol oranını arttırırlar! Bademlerin Şıra ve Bozayı çok sevmelerinin ve bol-bol tüketmelerinin sebebi de alkoldür. Bildiğiniz gibi Şıra Şarabın, Boza da Bira’nın yakın akrabalarıdır. Üç şişe Şıra bir şişe Şarap, iki büyük bardak Boza bir şişe Bira gibi tesirlidir. Ondan sonra ohhh kekâ keyif… Bademin, Sami Ofer- Yasin El Kadı- Rıza Sarraf gibi uyanık hayırseverlerle kanka olmasının sebebi ise, birbirlerini çok iyi tanımalarındandır. Şıracı, Bozacı hesabı budur… Sağlık ve başarı dileklerimle 28 Eylül 2016 Rifat Serdaroğlu