Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

SURİYELİLERE DE ANADİLDE EĞİTİM

Türkiye’de 8 milyon Arap ve Arami yaşadığını söyleyen “Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği” adlı örgütün lideri-sözcüsü Mim Yavuz Binbay şunları söyledi; “Türkiye’deki diğer halklar gibi başta “Anadilde eğitim” olmak üzere tüm haklar bizlere de verilmelidir. Partileşme çalışmalarını yürütmek üzere bir komisyon kurduk. Yakında partileşip haklarımız için mücadele edeceğiz!” Tek başına bu Suriyeliler olayı, AKP’nin Türk milletine yaptığı en büyük ihanettir. Sizlere Metin Aydoğan ve Hulusi Üstün adlı yazarlarımızın, bu konuda yazdıklarından alıntılar yaparak görüşlerimizi aktarmak istiyorum. Değerli Okurlar; Dünya tarihinde şimdiye kadar, 5 milyondan fazla yabancıyı, yani küçük bir ülke nüfusu kadar insanı kendi ülkesine kabul eden bir devlet görülmemiştir. Savaşlar-işgaller ve zora dayalı göçlerde bile böyle bir olay yaşanmamıştır. AKP, Türk siyasetinde olduğu günden itibaren çok zikzak çizdi ama bir konudaki hedefini ilk günkü gibi korudu ve inatla bu hedefe doğru yürüdü! O hedef, Atatürk’e ve devrimlerine duyduğu nefret gereği, lâik Cumhuriyeti yıkarak yerine, bir bölümü ikinci İsrail gibi görev yapacak olan Kürt Devleti ile “Federe İslam Devletini” kurmaktır. Biz bunu yıllardır yazıyoruz, söylüyoruz. AKP zaten dinlemedi, ama muhalefet partileri dediğimizi anlamadı ve bu günlere geldik. Elimde bir imkan olsa, muhalefet partilerinin Genel Başkanlarına ilkokulda okuduğumuz “Yurttaşlık Bilgisi” dersini tekrar-tekrar okuturdum! Cehaletin böylesi ancak bizde görülür! Hiçbir devlet, kendi iradesi ve kendi tasarrufu ile ülkesinin demografik, etnik ve sosyal yapısını değiştirmez. Hiçbir devlet, “Kalbi” gibi tarihi ve kadim şehirlerini, bir başka halkın istilasına açmaz. Örneğin, İtalya’ya giden mültecilerin Roma şehir merkezine yerleşmelerine izin verirler mi? İstanbul’da Fatih-Suriçi-Dülgerzade-Zeyrek-Yavuzselim-Balipaşa da dolaşın, Türkçe konuşan bulursanız, kendinizi şanslı sayabilirsiniz. İzmir’de akşamları o güzel Kordonboyunda tek başınıza dolaşamazsınız! Kilis’te, Antakya’da, Gaziantep’te sığınmacıların sayısı, yerli halkımızdan daha fazla hale geldi! Osmanlı’da da büyük göç dalgaları yaşadı. Fakat ne 1850’lerde Kırım’dan gelen milyonlarca insana, ne 1864 Kafkasya sürgünlerine, ne 1912 Balkan bozgununda savrulan insanlara, ne de mübadillere, İstanbul’da topluca oturabildikleri bölgeler göstermedi. T.C Devletinin bir iskan politikası vardır. Öldürülme korkusuyla Türk Vatanına sığınan insanlar yurdumuzun çeşitli bölgelerine serpiştirilir. Böylelikle, vatanın gerçek sahipleriyle kaynaşmaları, topluma entegre olmaları kolaylaştırılır. Türkler, her göç dalgasında gelenleri kardeş saymışlar, yeri geldiğinde yönetim yetkisini bile onlarla paylaşmışlardır. Fakat bu milli politika da, AKP tarafından rafa kaldırılmıştır. Türkiye’nin şehirlerinin belli bölgelerinde Suriyeli-Afganistanlı-Ortadoğulu Araplardan oluşan gettolar, AKP izniyle kurulmuştur. Buralara Türk Vatandaşları girememekte, oturanlar ise evlerini terk etmek zorunda kalmaktadır. Tedbir alınmazsa olacağı şudur; İstanbullu kimliği nasıl son 30-40 yıl içerisinde yok olmuşsa, Türk Kimliği de AKP sayesinde, yok oluş sürecine konulmuştur. Bu ihanetin dik alasıdır. AKP’nin Suriyeliler politikası aynen şuna benziyor; Sokakta karşılaştığınız ihtiyaç sahibi bir kişiye karnını doyurması için para verebilirsiniz. Ama onu alıp evinize götüremezsiniz. Götürseniz bile ona yatak odanızı, televizyonun kumandasını vermezsiniz. Eğer bunu yaparsanız, evinizdeki baba koltuğuna da o oturur! Tüm siyasi partileri, STK’ları, tüm Türk Milletini uyarıyorum. Bu defaki dert, eğer engel olunmazsa önümüzdeki on yıllarda çocuklarımızı-torunlarımızı kendi vatanlarında ikinci-üçüncü sınıf vatandaşlar olarak yaşamaya kadar gider. Lütfen düşünür müsünüz? İçinde bu kadar Arap olan bu geminin istikameti sizce neresidir? Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Ağustos 2019 Rifat Serdaroğlu rifatserdaroglu@gmail.com
Ekleme Tarihi: 24 Ağustos 2019 - Cumartesi
Rıfat SERDAROĞLU

SURİYELİLERE DE ANADİLDE EĞİTİM

Türkiye’de 8 milyon Arap ve Arami yaşadığını söyleyen “Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği” adlı örgütün lideri-sözcüsü Mim Yavuz Binbay şunları söyledi; “Türkiye’deki diğer halklar gibi başta “Anadilde eğitim” olmak üzere tüm haklar bizlere de verilmelidir. Partileşme çalışmalarını yürütmek üzere bir komisyon kurduk. Yakında partileşip haklarımız için mücadele edeceğiz!”

Tek başına bu Suriyeliler olayı, AKP’nin Türk milletine yaptığı en büyük ihanettir. Sizlere Metin Aydoğan ve Hulusi Üstün adlı yazarlarımızın, bu konuda yazdıklarından alıntılar yaparak görüşlerimizi aktarmak istiyorum.

Değerli Okurlar; Dünya tarihinde şimdiye kadar, 5 milyondan fazla yabancıyı, yani küçük bir ülke nüfusu kadar insanı kendi ülkesine kabul eden bir devlet görülmemiştir. Savaşlar-işgaller ve zora dayalı göçlerde bile böyle bir olay yaşanmamıştır.

AKP, Türk siyasetinde olduğu günden itibaren çok zikzak çizdi ama bir konudaki hedefini ilk günkü gibi korudu ve inatla bu hedefe doğru yürüdü! O hedef, Atatürk’e ve devrimlerine duyduğu nefret gereği, lâik Cumhuriyeti yıkarak yerine, bir bölümü ikinci İsrail gibi görev yapacak olan Kürt Devleti ile “Federe İslam Devletini” kurmaktır. Biz bunu yıllardır yazıyoruz, söylüyoruz. AKP zaten dinlemedi, ama muhalefet partileri dediğimizi anlamadı ve bu günlere geldik.

Elimde bir imkan olsa, muhalefet partilerinin Genel Başkanlarına ilkokulda okuduğumuz “Yurttaşlık Bilgisi” dersini tekrar-tekrar okuturdum! Cehaletin böylesi ancak bizde görülür!

Hiçbir devlet, kendi iradesi ve kendi tasarrufu ile ülkesinin demografik, etnik ve sosyal yapısını değiştirmez. Hiçbir devlet, “Kalbi” gibi tarihi ve kadim şehirlerini, bir başka halkın istilasına açmaz. Örneğin, İtalya’ya giden mültecilerin Roma şehir merkezine yerleşmelerine izin verirler mi? İstanbul’da Fatih-Suriçi-Dülgerzade-Zeyrek-Yavuzselim-Balipaşa da dolaşın, Türkçe konuşan bulursanız, kendinizi şanslı sayabilirsiniz. İzmir’de akşamları o güzel Kordonboyunda tek başınıza dolaşamazsınız! Kilis’te, Antakya’da, Gaziantep’te sığınmacıların sayısı, yerli halkımızdan daha fazla hale geldi!

Osmanlı’da da büyük göç dalgaları yaşadı. Fakat ne 1850’lerde Kırım’dan gelen milyonlarca insana, ne 1864 Kafkasya sürgünlerine, ne 1912 Balkan bozgununda savrulan insanlara, ne de mübadillere, İstanbul’da topluca oturabildikleri bölgeler göstermedi.

T.C Devletinin bir iskan politikası vardır. Öldürülme korkusuyla Türk Vatanına sığınan insanlar yurdumuzun çeşitli bölgelerine serpiştirilir. Böylelikle, vatanın gerçek sahipleriyle kaynaşmaları, topluma entegre olmaları kolaylaştırılır. Türkler, her göç dalgasında gelenleri kardeş saymışlar, yeri geldiğinde yönetim yetkisini bile onlarla paylaşmışlardır. Fakat bu milli politika da, AKP tarafından rafa kaldırılmıştır. Türkiye’nin şehirlerinin belli bölgelerinde Suriyeli-Afganistanlı-Ortadoğulu Araplardan oluşan gettolar, AKP izniyle kurulmuştur. Buralara Türk Vatandaşları girememekte, oturanlar ise evlerini terk etmek zorunda kalmaktadır. Tedbir alınmazsa olacağı şudur; İstanbullu kimliği nasıl son 30-40 yıl içerisinde yok olmuşsa, Türk Kimliği de AKP sayesinde, yok oluş sürecine konulmuştur. Bu ihanetin dik alasıdır.

AKP’nin Suriyeliler politikası aynen şuna benziyor; Sokakta karşılaştığınız ihtiyaç sahibi bir kişiye karnını doyurması için para verebilirsiniz. Ama onu alıp evinize götüremezsiniz. Götürseniz bile ona yatak odanızı, televizyonun kumandasını vermezsiniz. Eğer bunu yaparsanız, evinizdeki baba koltuğuna da o oturur!

Tüm siyasi partileri, STK’ları, tüm Türk Milletini uyarıyorum. Bu defaki dert, eğer engel olunmazsa önümüzdeki on yıllarda çocuklarımızı-torunlarımızı kendi vatanlarında ikinci-üçüncü sınıf vatandaşlar olarak yaşamaya kadar gider.

Lütfen düşünür müsünüz? İçinde bu kadar Arap olan bu geminin istikameti sizce neresidir?

Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Ağustos 2019 Rifat Serdaroğlu rifatserdaroglu@gmail.com

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.