YANLIŞ YAPTIN BE AZİZ HOCA!
Ah be Aziz Hoca, bir de Nobel Ödülünü kazandım diye kasım-kasım kasılırsın!
Hem de Kimya dalında!
Tamam, mesleğinde dünyanın en iyisi olmuşsun amma, reklam-tanıtım-halkla ilişkiler-kendini satma konusunda sıfırmışsın be Hoca!
Bir senin ödül aldığın zamanki yerli ve yabancı basındaki yazılara bak, bir de Orhan Pamuk’un ödül aldığı anda koparılan fırtınayı hatırla!
Seninkinden yüz misli büyük!
Sanki Orhan Pamuk Nobel Ödülü aldı, sen ise gazoz kapağından yapılmış çakma madalya kazandın!
Amma kabahat sende Hoca, kabahat sende…
-Başarımı Cumhuriyet’in nimetlerine borçluyum, diyen sensin!
-Ben Türküm ve TC Vatandaşı olmakla gurur duyuyorum, diyen sensin!
-Kız çocuklarını mutlaka okutun, diyen sensin!
-Bu Nobel Ödülünü 19 Mayıs’ta Türkiye’ye giderek Anıtkabir’de Atatürk’e armağan edeceğim, diyen yine sensin…
Eee, hem bunları söyleyeceksin hem de ilgi bekleyeceksin ha!
Daha çok beklersin, çoook…
Hâlbuki;
-Ben Türk değilim, bana Türk demeyin utanırım, deseydin!
-Ana tarafımda Ermenilik vardır, deseydin!
-Cumhuriyet Türkiye’si bizi ezdi, asimile etti, deseydin!
-PKK bir terör örgütü değildir, Türk Ordusu bir terör örgütüdür, deseydin!
Bak gör o zaman dünya yüzünde senin Nobel ödülünü aldığını duymayan
kalır mıydı?
7 Şubat 2014 ten Öncesi Yok mu?
İlhan İşbilen AKP Milletvekili idi.
7 Şubat 2014 tarihinde AKP’den istifa etti.
Dün “Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” soruşturması kapsamında gözaltına alındı!
Cemaati ve faaliyetlerini bilenler, en azından gazete haberlerinden takip edenler, İlhan İşbilen ismini bilirler. Kendisi Fethullah Hoca’nın hem sağ koludur, hem de kılıç tutan elidir!
Akyazılı Eğitim Vakfı-Zaman Gazetesi ve Samanyolu TV Genel Müdürü- Asya Finans Ortaklığı ve Banka Murakıplığı- Cemaatin onlarca şirketinde yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı…
İlhan İşbilen’i, Fethullah Hoca’dan sonra en iyi tanıyan kişi Cumhur’un Başı Erdoğan’dır.
O kadar iyi tanır ki, kendisini İzmir’den AKP Milletvekili yapmıştır.
Cumhur’un Başı, aynı zamanda “FETO Terör Örgütünün” başı Fethullah Hocayı da çok iyi tanır, gördüğü yerde elini öperdi.
Gerçek 1;
Eğer FETO Terör Örgütü, Türk Devletinin en önemli birimlerinde yuvalandı ise, özellikle Yargı ve Poliste çok etkili konumlara gelmişse, eylemler yapıp
Türk Ordusunun çökertilmesi operasyonunu gerçekleştirmiş ise mutlaka Hükümetten ve Devletten suç ortakları olmalıdır…
Gerçek 2;
14 yıldır Türkiye’yi tek başına yöneten parti AKP dir.
AKP de, hiçbir hükümet veya parti faaliyeti Erdoğan’ın izni olmadan yapılamaz.
AKP’de Milletvekilleri listesini de, devletin üst düzey bürokratlarının atamasını da sadece ve sadece Erdoğan yapar.
Eğer FETO bir terör örgütü ise, 12 sene omuz omuza iş tutan AKP ve doğal lideri Erdoğan’ın konumu nedir? Seyirci mi? Aldatılmış-kandırılmış ortak mı?
Tüm bunlar suç değilse, hangi Savcı veya Yargıç Türk Milletine “SUÇ-TERÖR ÖRGÜTÜNÜN” ne olduğunu anlatabilecek?
Ya Türk Tarihine ve Hür Dünyaya nasıl anlatacaklar?
Not; İzmir’de yıllardır çalışan 9 Cemaat Hastanesi ve Başkent Üniversitesine ait 2 Hastane, YÖK Kararı ve Valilik eli ile kapatıldı!
Böylelikle AKP Hükümeti tarihe, “Terör Örgütü Üyesi” olan Hastane binaları ve sağlıkla ilgili aletleri de eklemiş oldu! Bu hastanelerin çoğunu iyi bilirim. İçlerinde açılışını yaptığım hastane de var! Bunların tamamı, her düşünceden vatandaşlara gayet iyi hizmet veren kuruluşlardır. Bu kapatma kararına imza atan YÖK Üyelerinin hastaneleri ve Devlet Hastanelerinin durumları kapatılan bu hastanelerden çok daha kötü durumdadır.
Böyle bir saçma kararı kabul etmek mümkün değildir. Hastaneleri niçin kapatıyorsunuz? Ortada bir suç varsa, yöneticilerini değiştirin!
Yoksa bunlar da Dıgıturk gibi Araplara mı verilecek?
Sağlık ve başarı dileklerimle 12 Aralık 2015
Rifat Serdaroğlu