Türkiye'de emeklilik maaşları konusu, uzun zamandır tartışmaların merkezinde yer alıyor. Bu konuda en çarpıcı örneklerden biri, 25 yıl boyunca temizlik işinde çalışan bir ilkokul mezunu işçi 56 bin lira emekli maaşı alırken, hayatının büyük bölümünü operasyonlarda geçiren ve 1. dereceye ulaşmış bir emekli astsubayın bu maaşın yarısını almasıdır. Bu durum, basit bir haksızlık değil, bilinçli ve sistematik bir ayrımcılığın sonucudur. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev yapan Astsubaylar, ülkenin güvenliği için büyük fedakârlıklar yapar. Görevleri, sık sık tehlikeli operasyonlara katılmayı, zorlu koşullarda çalışmayı ve bazen de hayatlarını riske atmayı gerektirir. Komuta ettikleri askerler ve alanlar ile ilgili anlık hayati kararlar alırlar ve Vatan Millet sevgisini canlarını feda ederek öderler Kuş uçmaz kervan geçmez dağlarda, azgın denizlerde, mesai mefhumu olmadan görev yaparlar. Bu zorlu görevlerin karşılığında aldıkları maaşların adil olması beklenirken, gerçekte durum çok farklıdır. Bir ilkokul mezunu temizlik işçisinin 56 bin lira emekli maaşı aldığı bir sistemde, bir astsubayın bu maaşın yarısını alması, emeklilik sistemindeki büyük bir adaletsizliğin göstergesidir. Bu maaş farkı, yalnızca bireysel bir haksızlık değil, aynı zamanda toplumsal bir sorundur. Astsubayların emeklilik dönemlerinde aldıkları maaşlar, onları çoğu zaman açlık sınırında yaşamaya mahkûm etmektedir. Toplumun büyük bir kesimi, astsubayların çok iyi maaş aldığını ve rahat bir yaşam sürdüğünü sanmaktadır. Ancak gerçekler, bu yanılsamanın tam tersini göstermektedir. Astsubaylar, görevdeyken olduğu gibi emeklilik dönemlerinde de maddi sıkıntılarla boğuşmaktadır. Bu durum, Astsubayların yaşadığı haksızlıkların ve zorlukların yeterince bilinmemesinden kaynaklanmaktadır. Sistematik Ayrımcılığın Nedenleri nedir diye biraz düşünürsek; Bu adaletsizliklerin kökeninde, emeklilik maaşlarını belirleyen politikaların yetersizliği ve adaletsizliği yatmaktadır. TSK mensuplarının maaş ve emeklilik koşulları, diğer kamu görevlilerine kıyasla daha az avantajlıdır. Bu durum, astsubaylar gibi yüksek risk taşıyan görevlerde bulunan kişilerin, emeklilik dönemlerinde hak ettikleri yaşam standartlarına ulaşamamalarına neden olmaktadır. Astsubayların maruz kaldığı bu haksızlıklar, ilgisiz yetkililerin umurunda bile değildir. Göreve ve ölüme gönderilen bu kahramanların emeklilik dönemlerinde yaşadığı maddi sıkıntılar, yetkililer tarafından görmezden gelinmektedir. Bu ilgisizlik, sorunun daha da derinleşmesine ve astsubayların moral ve motivasyonunun düşmesine yol açmaktadır. Bu adaletsizliklerin giderilmesi için atılacak adımlar şunlar olabilir: 1. **Emeklilik Sistemi Reformu:** Tüm meslek grupları için eşit ve adil bir emeklilik sistemi oluşturulmalıdır. Bu reform, özellikle riskli görevlerde bulunan TSK mensuplarının emeklilik maaşlarını artırmayı hedeflemelidir. 2. **Maaş Politikalarının Gözden Geçirilmesi:** TSK mensuplarının maaşları, diğer kamu görevlileriyle kıyaslanarak yeniden düzenlenmelidir. Bu düzenleme, astsubayların emeklilik dönemlerinde daha iyi yaşam standartlarına ulaşmalarını sağlayacaktır. 3. **Toplumsal Bilinç ve Farkındalık:** Kamuoyunun, astsubayların ve diğer TSK mensuplarının görevlerinin önemi ve zorlukları konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Bu farkındalık, toplumun geniş kesimlerinde destek yaratacaktır. Astsubaylara yapılan haksızlıklar, sadece bireysel değil, toplumsal bir sorundur da emeğin görmezden gelinmesi belki biraz ego..oysa emeğin hakkını vermek insanı yada bir kurumu rütbeyi, makamı yükseltir, düşürmez..alınan maaşlar farklılıkları ve sosyal haklar ile üstünlük sağlanamaz tam tersi uçurum ve ayrışma yapar. Bu adaletsizliklerin giderilmesi, hem astsubayların hem de genel olarak TSK mensuplarının moral ve motivasyonunu artıracaktır. Emeklilik maaşlarındaki bu uçurumun kapatılması, toplumda adalet ve eşitlik ilkelerinin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır. Adil bir emeklilik sistemi, yalnızca bir hak değil, aynı zamanda toplumsal huzurun da garantisidir.