Anasayfa
Yazarlar
Taner ARÇUKOĞLU
Yazı Detayı
Bu yazı 766 kez okundu.
Cumhuriyet Bayramı’nın Anlam ve Önemi: 29 Ekim
Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu simgeleyen ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin zaferle sonuçlandığı önemli bir dönüm noktasıdır. 29 Ekim 1923’te ilan edilen Cumhuriyet, Türk milletinin özgürlük, eşitlik ve bağımsızlık iradesinin simgesi olarak tarihe geçmiştir. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, emperyalizme karşı verdikleri kurtuluş mücadelesi sonunda, ülkemizi modern, laik ve bağımsız bir devlet yapısına kavuşturmuştur.
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda Türk milletinin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma kararlılığını simgeleyen bir toplumsal sözleşmedir. Bu bağlamda, Cumhuriyet, kadınların eğitim hakkından vatandaşların oy kullanma hakkına kadar geniş bir yelpazede demokratik değerleri yerleştirmiş, halkı “egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi etrafında birleştirmiştir.
Cumhuriyet Karşıtlığı ve Günümüzün Vatan Hainleri
Ne yazık ki günümüzde bazı kesimler, Cumhuriyet’in getirdiği kazanımlara ve değerlerine karşı bir tavır takınmakta, bu ülkenin demokratik yapısını zayıflatmaya çalışmaktadır. Cumhuriyet’e ve onun kurucu değerlerine karşı olan bu zihniyet, aslında ülkemizin bağımsızlığına, ulusal birliğine ve çağdaş medeniyet yolunda ilerlemesine karşı bir tehdit oluşturmaktadır.
Bu kesimler, genellikle kendi çıkarlarını ülkenin çıkarlarından üstün gören, Cumhuriyet'in kazanımlarını küçümseyen ve laiklik başta olmak üzere temel demokratik ilkelere karşı duran bir anlayışa sahiptirler. Bu tür Cumhuriyet karşıtları, ulusal kimliği zayıflatmaya çalışan ve tarihi gerçekleri çarpıtarak halk arasında ayrılık yaratmayı amaçlayan bir yaklaşımı benimsemektedir. Ancak, Cumhuriyet’in temelleri öylesine sağlam atılmıştır ki bu tür ihanet girişimleri Türk milletinin birliği ve bağımsızlık iradesi karşısında başarısızlığa mahkûmdur.
Cumhuriyet’e sahip çıkmak, yalnızca bir geçmişe bağlılık değil, aynı zamanda ülkemizin geleceği için bir sorumluluktur. Türk milleti, Cumhuriyet’in değerlerini yüceltmeye, bağımsızlık ve özgürlük ülküsünü nesiller boyu yaşatmaya kararlıdır. Vatan hainlerinin ihanet girişimlerine, Cumhuriyet düşmanlarının yıkıcı propagandalarına ve bölücü planlarına karşı dimdik ayakta durmak, her Türk vatandaşının görevi olmalıdır.
Cumhuriyet Bayramı, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda Cumhuriyet’i koruma ve yaşatma iradesinin her yıl tazelendiği bir andır. Türk milletinin bağımsızlık mücadelesiyle elde ettiği bu değerli mirasa sahip çıkmak, bizi biz yapan ortak bir ülküdür ve her türlü tehdide karşı Cumhuriyet’in bekçisiyiz.
Ekleme
Tarihi: 28 Ekim 2024 - Pazartesi
Cumhuriyet Bayramı’nın Anlam ve Önemi: 29 Ekim
Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu simgeleyen ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin zaferle sonuçlandığı önemli bir dönüm noktasıdır. 29 Ekim 1923’te ilan edilen Cumhuriyet, Türk milletinin özgürlük, eşitlik ve bağımsızlık iradesinin simgesi olarak tarihe geçmiştir. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, emperyalizme karşı verdikleri kurtuluş mücadelesi sonunda, ülkemizi modern, laik ve bağımsız bir devlet yapısına kavuşturmuştur.
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda Türk milletinin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma kararlılığını simgeleyen bir toplumsal sözleşmedir. Bu bağlamda, Cumhuriyet, kadınların eğitim hakkından vatandaşların oy kullanma hakkına kadar geniş bir yelpazede demokratik değerleri yerleştirmiş, halkı “egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi etrafında birleştirmiştir.
Cumhuriyet Karşıtlığı ve Günümüzün Vatan Hainleri
Ne yazık ki günümüzde bazı kesimler, Cumhuriyet’in getirdiği kazanımlara ve değerlerine karşı bir tavır takınmakta, bu ülkenin demokratik yapısını zayıflatmaya çalışmaktadır. Cumhuriyet’e ve onun kurucu değerlerine karşı olan bu zihniyet, aslında ülkemizin bağımsızlığına, ulusal birliğine ve çağdaş medeniyet yolunda ilerlemesine karşı bir tehdit oluşturmaktadır.
Bu kesimler, genellikle kendi çıkarlarını ülkenin çıkarlarından üstün gören, Cumhuriyet'in kazanımlarını küçümseyen ve laiklik başta olmak üzere temel demokratik ilkelere karşı duran bir anlayışa sahiptirler. Bu tür Cumhuriyet karşıtları, ulusal kimliği zayıflatmaya çalışan ve tarihi gerçekleri çarpıtarak halk arasında ayrılık yaratmayı amaçlayan bir yaklaşımı benimsemektedir. Ancak, Cumhuriyet’in temelleri öylesine sağlam atılmıştır ki bu tür ihanet girişimleri Türk milletinin birliği ve bağımsızlık iradesi karşısında başarısızlığa mahkûmdur.
Cumhuriyet’e sahip çıkmak, yalnızca bir geçmişe bağlılık değil, aynı zamanda ülkemizin geleceği için bir sorumluluktur. Türk milleti, Cumhuriyet’in değerlerini yüceltmeye, bağımsızlık ve özgürlük ülküsünü nesiller boyu yaşatmaya kararlıdır. Vatan hainlerinin ihanet girişimlerine, Cumhuriyet düşmanlarının yıkıcı propagandalarına ve bölücü planlarına karşı dimdik ayakta durmak, her Türk vatandaşının görevi olmalıdır.
Cumhuriyet Bayramı, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda Cumhuriyet’i koruma ve yaşatma iradesinin her yıl tazelendiği bir andır. Türk milletinin bağımsızlık mücadelesiyle elde ettiği bu değerli mirasa sahip çıkmak, bizi biz yapan ortak bir ülküdür ve her türlü tehdide karşı Cumhuriyet’in bekçisiyiz.
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.