Evet; hava sahası, deniz sahası, kıta sahanlığı falan dinlemeden Türk sahillerinde cirit atan Yunan Sahil Güvenlik Botları, Yunan hücumbotlarına bir yenisi eklendi
Türk karasularında Bodrum’lu balıkçıları yakalayıp zindana atan, kaptanları öldüren, Didim’e kadar yatları kovalayanYunan Sahil Güvenlik botları dün, Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopoulos’ a eşlik ettiler.
Muğla’ya ait Keçi Adası’na askeri botla gelerek Türk karasularını ihlal eden Yunanistan Cumhurbaşkanı Pavlopoulos, Yunanistan tarafından işgal edilen ve asker çıkartılan Keçi Adasında Yunan askerini tebrik etti.
Ege Denizi artık Yunan Gölü haline dönüşmüştür.
Kardak etrafında devam eden it dalaşı da bir süre sonra, siyasi iktidarın vereceği talimatla, Türk Sahil Güvenlik botlarının geri çekilmesi ile ve Türkiye’nin teslim olmasıyla sona erecektir. Yunanistan, yıllardır hayalini kurduğu sona ulaşmış olacaktır. Artık Yunan askeri-polisi Karaada’dan bile balıkçıları alıp götürebileceklerdir.
“Ege’deki faaliyetleri sınırlı tutma” sözü
Ege Denizi’nin ve adaların teslimi 17 Aralık 2004 tarihinde Brüksel’de gerçekleşti. Türkiye, AB Zirvesinde “müzakere tarihi almamıza engel olmasın” diye Yunanistan’a, “Ege’deki faaliyetleri sınırlı tutma” sözü verdi.
İşte bu sözden istifade eden Yunanistan Ege’deki faaliyetlerini arttırdı ve 18 Adayı işgal etti. Daha da ileri gitti. Bodrum açıklarına kadar gelerek balıkçılarımızı alıp hapse attı. Bir kaptanı da Yunan karasularını ihlal ettiği gerekçesiyle öldürdü. Delik deşik edilen Türk hava sahası, deniz sahası, sınır kıta sahanlığı Yunanistan’a teslim edildi.
“Yunanistan, Kadirşinas değil”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu geçtiğimiz günlerde, Yunanistan Dışişleri Bakanı’na cevap verirken, “Tüm tahriklere rağmen, Ege’deki faaliyetimizi yıllardır sınırlı tutmazdık. Bu beyanlar kadirşinaslıktan uzaktır ve tarihe yanlış not düşmektir.” diyerek tarihi bir itirafta bulundu.
Yani, Yunanistan’ı “Kadirşinas” olmamakla suçladı. Kadirşinas ne demektir mutlaka biliyorsunuz. Ama ben bir kez daha hatırlatayım. Kadir, kıymet bilmeyen birine söylenir. Bir kişiye bir iyilik yaparsınız, o kişi ise “değerbilir, iyilikbilir, kıymet ve değerden anlamadığı” için sizi tahrik etmeye devam eder.
İşte Bakan Çavuşoğlu’na göre; Yunanistan, Ege’deki adaları işgal ederken, silahlandırırken, asker çıkartırken, kilise yaparken, tahrik ederken Türkiye,“ hareketsiz ” kalarak, bu tahriklere göz yumarak iyilik etmiş.
Şimdi de Yunanistan’ı bu iyiliklerin karşılığında “kadirşinas”olmamakla suçluyoruz.
Muğla’ya ziyaret..
Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Abay Ümit Yalım, Yunanistan Cumhurbaşkanı’nın,Muğla tapusuna kayıtlı Keçi Adası’na geleceğini ziyaretten bir gün önce haber verdiğinde inanamamıştım.
İşgal edilen bir adaya bu kadar üstdüzey bir “provakasyon” olacağını tahmin etmemiştim. Yunanistan Başkomutanı resmen işgal altındaki bir Türk Adasına gelecekti. Böyle bir niyeti olsa bile Türk Dışişleri’nin, buna izin vermeyeceğini düşünmüştüm.
Hayır, öyle olmadı. Bakan Çavuşoğlu’nun “ kadirşinas” olmamakla suçladığı Yunanistan’a göz yummaya devam ediyorduk.
Dışişleri Bakanlığı ve Atina Büyükelçiliğimiz Cumhurbaşkanını “gelme” diye uyarmadı. sessiz kaldı.
İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sahil Güvenlik Botları, Yunanistan Cumhurbaşkanı’nın Türk Karasularına girerek Muğla’ya ait Keçi Adası’na bir askeri botla çıkmasına engel olmadı,
Haber, kalymnos.news.gr‘de yayımlandı.
Önce Kalimnos Adası‘na helikopter ile gelen Yunanistan Başkomutanı ve Cumhurbaşkanı Pavlopoulos,askeri bota binerek Keçi Adası‘na geldi. Yanında, Ulaştırma Bakanı Nektarios Santorini, Genelkurmay Başkanı Oramiral Evangelos Apostolakis, Kalimnos Adası Belediye Başkanı İoannis Galouzis ve milletvekillleri vardı.
İşgal adasında Türkiye’ye tehdit..
Cumhurbaşkanı Pavlopoulos, yönetimi İstanbul’da oturan Bartholmeos’a verilen Kilise’nin önünde, Adalar Valisi Tuğgeneral Sergentani‘ye plaket verdi. Genelkurmay Başkanı ile birlikte işgalci Yunan askerlerini denetledi.
Pavlopoulos, Muğla’ya ait Keçi Adası’nda Yunan topraklarını savunacaklarını söyledi. Üstelik, Yunanistan işgali altında olmasuına rağmen Pavlopoulos, Türkiye’nin, Lozan Antlaşması’na, Yunanistan’ın sınırlarına ve toprak bütünlüğüne saygı duymasını istedi.
Bodrum’a 4 mil mesafede bulunan Muğla Keçi Adası, 6 millik Türk karasuları içinde. Lozan Antlaşması’na göre Keçi Adası olmak üzere Yunan işgali altında olan toplam 18 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığı Türkiye’nin egemenliği altında.
Eski Yunan Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas da, 06 Ocak 2014’te, Yunan Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Tellidis de 15 Aralık 2016’da hiçbir engelle karşılaşmadan, askeri helikopter ile Keçi Adası’na gelerek adada bulunan işgalci Yunan askerlerini ziyaret etmişti.
Buna karşılık Muğla’ya yüzme mesafesindeki, Muğla tapusuna kayıtlı Keçi Adası’na bugüne kadar hiçbir yetkili gidemedi.
15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Muğla Keçi Adası’na kaçan, suikast timindeki darbeci askerleri aramaya da gidemedik. Ancak Yunan komandoları ve polisleri aradı.
Bütün bunlara rağmen, “kadirşinas”lık örneği vermeyen Yunanistan’a, kadir-kıymeti kim öğretecek?