O gün gelişen olaylar kumpastır veya değildir bilinmez ama yaşananlar gerçektir.
Bunun tartışmasına girmeden
17 Aralık 2013 sabahı:
Dönemin Cumhuriyet Savcısı Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'in talimatıyla, birçok kişinin gözaltına alındığı büyük bir operasyon başlatılmıştı.
Rüşvet, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık' gibi bir çok suçlamadan dolayı dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, işadamları Ali Ağaoğlu, Rıza Sarraf ve Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in de aralarında yer aldığı 89 kişi gözaltına alınmıştı.
Bu olay Dünya da ve Türkiye'de çok büyük bir yankı oluşturdu.
Amerika, Avrupa ve Asya ülkelerinin haber kanalları izleyicilerine birinci haber olarak vermişti.
Aylarca konuşuldu
Hatta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli parti merkezindeki bütün saatleri 17:25 de durdurup, "Ne kadar omo varsa, ne kadar tursil varsa, ne kadar persil varsa, ne kadar temizlik maddesi varsa alacağım, Haliç'e döküp AKP yi 40 defa orada yıkıyacağım" demişti.
İşte o günlerde iktidarın fanatik taraftarları arasında bir slogan hızla yayılmaya başladı.
"Bugüne kadar kim çalmadı ki? Hiç değilse bunlar çaldılarsa Duble Yollar Yaptılar."
Bu iğrenç ötesi bir savunma şekliydi.
Dünyanın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına bakış şekli değişti.
Özellikle Türkiye düşmanı olanlar bizleri yüz kızartıcı suçları menfaat karşılığı aklamaya çalışan az gelişmiş bir toplum olarak tanımlamaya başladılar.
Oysa bunu yapan aşırı fanatik grup, mevcut iktidarla çıkar ilişkileri bulunan az sayıdaki zır cahil insandan fazlası değildi.
Bu az sayıdaki insanımsı varlıklar tüm toplumun ahlaki değerlerine çok ciddi ve onarılması zor zarar vermiş, herkesi zan altında bırakmıştı.
Aradan yıllar geçti
Ekim 2022 akşamı CHP nin genel başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ekran karşısına geçip, anlamsız, hiç gereksiz ve saçma sapan bir öneride bulundu.
Zor ve içinden çıkılmaz bir durumda olduğu için seçim kararı dahi alamayan, 2023 yılında yapılacak olan seçimlerde anamuhalefet olmayı bile bir başarı olarak kabullenmeye başlayan AKP iktidarının eline en büyük kozu vererek kazanmaya çok yakın olduğu bir seçimi 5 bilinmeyenli denkleme dönüştürdü.
Hiçbir menfaat beklentisi olmayan kişiler hemen tepki gösterdiler.
"Kemal bey, dürüst namuslu bir insan olabilir ama çok kötü bir siyasetçidir." diyerek eleştiri yaptılar.
CHP nin menfaatçi grupları ise tıpkı AKP fanatikleri gibi utanç sloganı buldular.
Buna göre:
- AKP ve MHP köy köy dolaşıyor(muş) ve herkese "Bakın CHP iktidara gelirse başörtünüzü açacak diyor(muş) Kemal bey de bunu farketmiş(miş) onların ellerinden bu kozu almak için yapmış(mış)
Vah vah vah vah!
Tuvalet kapısı arkası yazılarının utanmaz yazarı "Tosun" bile mantığını daha fazla kullanıyor.
Arkadaş azıcık akıl izan yahu
AKP ve MHP hangi yüzle hangi köye gitmiş?
Kalkıp Anadolu'nun köylerine gidebilecek durumları mı var?
Hadi diyelim gittiler ve aynen bunları söylediler.
Mazotun litresi 25 lira olmuş son 1 yılda 5 kat zam gelmiş
Gübreye son bir yılda 6 kat zam gelmiş
Elektrik faturasını ödeyemiyor.
Su faturasını ödeyemiyor.
Hayvanına yem alamıyor.
Sütünü satamayor.
Ürünü maliyetini bile karşılamıyor.
İç çamaşırına kadar Tarım kredi kooperatifine borçlu durumda ve kapısına her gün icra memurları geliyor.
Yani o insanlar, o kadar cahil, o kadar bilgisiz, o kadar görgüsüz, o kadar saf, o kadar gerçeklerden kopuk ve kandırılabilir öyle mi?
Bu fikri ortaya atanlara göre o saf, bilgisiz, fikirsiz sizin aklınıza muhtaç köylü bu şartlar altında başörtüm açılacak korkusuyla kalkıp AKP ye oy verecek.
Anadolu insanı ve köylüsü akılsız ve sizin aklınıza muhtaç
Bu mudur?
İlginçtir ki...
Bu savunmayı yapanlar AKP nin o hakaret savunmasına en sert tepkiyi koyup, onlara cahil, koyun benzetmesi yapan nefsi duyguları yüksek kişilerdir.
O günden bu güne değişen bir şey yok
O günlerde AKP nin çıkarcı goygoycuları
Bu gün CHP nin çıkarcı goygoycuları
Saçmalıyorlar
Ve bu saçmalıklar beyinlerinin değil egolarının ürünü
Acıyorum
Sadece acıyorum