Çanakkale Haber

EY TÜRK MİLLETİ !... Birinci Vazifen, CHP'yi “Ne Mutlu Türküm Diyene” Diyenlere emanet etmektir..

SİYASET 20.07.2024 - 13:32, Güncelleme: 20.07.2024 - 13:32 115813+ kez okundu.
 

EY TÜRK MİLLETİ !... Birinci Vazifen, CHP'yi “Ne Mutlu Türküm Diyene” Diyenlere emanet etmektir..

CHP'de Atatürk'ün ruhu yaşıyor mu?

Bugün ki konumuz CHP olsun. Niçin CHP? Çünkü Atatürk’ün kurduğu Türk Devletinin siyasal alanda ve manada amiral gemisi, CHP idi. O yıllardan bu yıllara, hele de son yıllarda Atatürk’ün CHP’sinde Atatürk’ü ve Türk Milletini sahiplenmeyi arar olduk. İşte bu nedenledir ki; tabanı Atatürkçü ve Türk ulusalcısı olan CHP’nin yönetici kadrolarının Atatürk çizgisinde kalmasını ve “Ne Mutlu Türküm Diyene” diyebilecek kadar Atatürk Milliyetçiliğini olmasını arzuladık. İşte bu nedenledir ki CHP yöneticilerinin, ulus devlet düşmanı ayrıştırıcı neoliberal sol, PKK/PYD ve DHDP/DEM isteklerine boyun eğmeden, sempati duymadan ve korkmadan Türk Milletini i önce kabullenmesini ve sonra da sahiplenmesini hep özlemle bekledik. Zaman zaman kimi CHP yöneticileri ve liderlerinin, sözde Atatürkçü olduklarını ağız ucuyla söyleseler, özde Türk Milletinden ve Atatürkçü düşünceden kaçtıkları açık ve net olarak gözlemledik ve kanaate vardık. Hatta bazı CHP’li kelli ferli tipler Atatürk ve Türk Milletinden ziyade etnik ayrılıkçı Kürtçülük sevdalılarının sözcüsü ve hamisi siyasal işlev gördüğünü kabullenmeye zorlandık. Bir Atatürkçü, bir Atatürk Milliyetçisi ve bir Kemalist olarak; CHP’nin Atatürk CHP’si olarak kalmasını, Türk Milletine sahip çıkmasının tarihsel sorumluluk, gelecek için bir misyon olduğunu ısrarla hatırlatmaya devam ederken milli şuurlu Atatürkçülerin CHP kademelerinde yönetime seçilmesine, gelmesine katkı vermek her halde en önemli misyonumuz olsa gerekir diye düşünüyorum. Çünkü CHP Türk Milletine ve Atatürkçülüğe laikiyle sahip çıkmadıkça sağ partilerden Atatürkçü düşünceye ev Türk Milletine çok fayda gelmez. MHP’nin İYİ Parti liderlerinin siyasal manevraları, Zafer Partisinin piyasaya sürdüğü Sinan Oğan’ın siyasal atraksiyonları bu düşüncemin temel dayanağıdır. Türkiye Devletini Atatürk önderliğinde CHP şekillendirilmiş ve hatta kurmuştur. CHP yönetim kademeleri oy kaygısından sıyrılıp Atamızın gençliğe hitabesindeki ikazları ciddiye alırsa ve ne kadar çok Türk Milletine  Atatürk’e ve düşünce yapısına yaklaşırsa siyasal iktidara da o kadar yanaşmış olacaktır. Ama gelin görün ki CHP’nin uzun yıllar iktidar olmak gibi bir amacı hiç olmadı. CHP’nin Atatürk çizgisinden kaydığını gören rahmetli Ecevit DSP’yi kurması tesadüfi olabilir mi? Hatırlayınız; Kılıçdaroğlu, FETÖ’cü yılların kaotik ortamında bir kaset darbesi sonrası bir anda CHP Genel Başkanı oldu.  Ama sadece Genel Başkan oldu. CHP’nin başında Atatürk gibi olamadı. Ecevit gibi duramadı. Her zaman iğreti durdu. Kapalı kapılar ardında olmadık kişileri olmadık sıralardan milletvekili adayı göstererek sinekten yağ çıkarır gibi oy alacağını sandı. Hatta şunu bile iddia etsek hata yapmamış oluruz. Kılıçdaroğlu sanki ana hedefi Erdoğan’ı iktidarda tutmak gibiydi ve Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olduğu sürece AKP her seçimi kazandı. Erdoğan, ya başbakan ya da Cumhurbaşkanı oldu. Kılıçdaroğlu 2023 seçimlerinde deyine yaptı yapacağınız. Ne kadar AKP’den uzaklaşmış Babacan, Davutoğlu gibi siyasetçi varsa hepsini CHP sıralarından meclise taşıdı. CHP’li seçmeni bu insanların adeta taşıyıcı anneliğini yaptırdı. Aslında 2023 seçimlerinde Akşener= Kılıçdaroğlu’ydu. Akşener, Erdoğan’ı yeniden seçtirmek, AKP’yi güçlü kılmak için İYİ Partiyi çok iyi kullandı. 6’lı masadan kalktı geri döndü, yerel seçimleri kaybedeceğini bile bile İYİ Partiyi yerel seçimlere tek başına soktu. Kendisine inanmış kitleleri alabildiğince suiistimal ettikten sonra da kendini adeta deşifre etti ve huzuru Erdoğan’la yol yürüyerek bulacağını dünya aleme gösterdi. Kılıçdaroğlu da Özgür Özel karşında tası tarağı toplamak zorunda kaldı. Fakat Özgür Özel çok özel bir kişi olduğunu ispat peşinde gibidir. Ve hatta Kılıçdaroğlu’nu mumla aratacak kadar siyasetin uç noktalarda gezinerek rüştünü ispata çalışmaktadır. Mesela “Ne Mutlu Türküm Diyene” demek varken birilerinin “yaşasın halkların kardeşliği” sloganını yüksek sesle haykırması Atatürkçü düşünce açısından tutarsızlık değil de nedir ki? Türkiye’de Türk halkını, Türk Milletini alt halklara bölmek Özgür Özerin görevi mi? Türk Ulus devletini parçalamak için Özgür Özel neden koç başlığına soyunuyor? “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganı yıkıcıların, bölücülerin ve hata anti laik gericilerin ekmeğine yağ sürmek değil de nedir ki Özgür Özel Türkiye’de hani halkların kardeşliğinden bahsediyor. PKK/PYD’nin bahsettiği DEM’in savunuculuğunu yaptığı halkların kardeşliğinden mi? Özgür Özel; Atatürk’ün “Ne mutlu Türküm Diyene” diye tarif ettiği Türklüğe ve anayasanın 66 maddesinde tarif edilen “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” Maddesinin içini boşaltmak kimin işine yarayacaktır? Aslında sorunun cevabı da nettir. Etnik ayrılıkçılara, PKK/PYD/DEM ittifakına ve anti laik cemaat ve tarikat erbabının işine yarayacaktır Birileri kuvvetli şekilde Özgür Özel’e hatırlatmalıdır. Türklüğe ve Türk Milletine cephe almanın kilit propagandası ve palavrası “Yaşasın halkların kardeşliği” söylemidir ve PKK’lısı, şeriatçısı ile aynı düzlemde buluşmak demektir. Değerli okurlarım. AKP’nin ve elbette ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilmek ilmek işleyerek hazır hale getirmeye çalıştığı yeni anaysa ile yeni bir devlet inşa etme arzusuna Özgür Özel’de pembe bir renk katacağa benzemektedir. Özgür Özel anayasanın ilk dört maddesinin etkisiz kılınmasında baş rol oynayacaktır. Sağ cenahta Türk Milliyetçilerini Türkiye Milleti yutturmacasına  ikna etme görevi Devlet Bahçeli’ye ve bir miktar da Meral Akşener’e düşmekte gözükmektedir. Sosyal demokrat kesimde Atatürk Milliyetçilerini, Ulusalcıları ve Kemalistleri ikna etme misyonunu da  Özgür Özel üstlenmiş gibidir. Diğer sol akımlar ve sol siyasal yapılar, en başta da DEM’lilerin AKP ile kol kola yeni bir anayasaya evet diyecekleri de malumun ilanından başka bir şey değildir. Zafer Partisinin 2023 seçimlerinde cumhurbaşkanlığına aday belirleme defosu güvenilirliğinin de sorgulanmasını şart koşmaktadır. Benim nazarımda CHP kilit partidir. Mecliste farkı partilerde olsalar da bireysel olarak Türklük ve Atatürkçülük şuuruna sahip onlarca yüzlerce milletvekilinin olduğundan eminim. CHP’liler gerçek anlamada Atatürk Milliyetçisi ve Atatürkçüsü, Kemalist’i görmek istiyorlarsa buyursunlar Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’a baksınlar. Sevgili Tanju Özcan Atatürk’ün neferdir. Atatürk’ün devlet adamıdır. Atatürk’ün CHP’sinin mensubudur.   Tanju Özcan gibi değerli insanlara sahip çıkılmalı, ama bu gibi insanalar da CHP yönetimine ve politikalarına ağırlığını koymalıdır. Son diyeceğim; CHP içindeki ve Türkiye’deki Tanju Özcanlar bir adım öne çıkın. Çünkü fırıldaklar ve yanar dönerler Türk Milletini göz göre göre yakacaklar.
CHP'de Atatürk'ün ruhu yaşıyor mu?

Bugün ki konumuz CHP olsun.

Niçin CHP?

Çünkü Atatürk’ün kurduğu Türk Devletinin siyasal alanda ve manada amiral gemisi, CHP idi.

O yıllardan bu yıllara, hele de son yıllarda Atatürk’ün CHP’sinde Atatürk’ü ve Türk Milletini sahiplenmeyi arar olduk.

İşte bu nedenledir ki; tabanı Atatürkçü ve Türk ulusalcısı olan CHP’nin yönetici kadrolarının Atatürk çizgisinde kalmasını ve “Ne Mutlu Türküm Diyene” diyebilecek kadar Atatürk Milliyetçiliğini olmasını arzuladık.

İşte bu nedenledir ki CHP yöneticilerinin, ulus devlet düşmanı ayrıştırıcı neoliberal sol, PKK/PYD ve DHDP/DEM isteklerine boyun eğmeden, sempati duymadan ve korkmadan Türk Milletini i önce kabullenmesini ve sonra da sahiplenmesini hep özlemle bekledik.

Zaman zaman kimi CHP yöneticileri ve liderlerinin, sözde Atatürkçü olduklarını ağız ucuyla söyleseler, özde Türk Milletinden ve Atatürkçü düşünceden kaçtıkları açık ve net olarak gözlemledik ve kanaate vardık.

Hatta bazı CHP’li kelli ferli tipler Atatürk ve Türk Milletinden ziyade etnik ayrılıkçı Kürtçülük sevdalılarının sözcüsü ve hamisi siyasal işlev gördüğünü kabullenmeye zorlandık.

Bir Atatürkçü, bir Atatürk Milliyetçisi ve bir Kemalist olarak; CHP’nin Atatürk CHP’si olarak kalmasını, Türk Milletine sahip çıkmasının tarihsel sorumluluk, gelecek için bir misyon olduğunu ısrarla hatırlatmaya devam ederken milli şuurlu Atatürkçülerin CHP kademelerinde yönetime seçilmesine, gelmesine katkı vermek her halde en önemli misyonumuz olsa gerekir diye düşünüyorum.

Çünkü CHP Türk Milletine ve Atatürkçülüğe laikiyle sahip çıkmadıkça sağ partilerden Atatürkçü düşünceye ev Türk Milletine çok fayda gelmez. MHP’nin İYİ Parti liderlerinin siyasal manevraları, Zafer Partisinin piyasaya sürdüğü Sinan Oğan’ın siyasal atraksiyonları bu düşüncemin temel dayanağıdır.

Türkiye Devletini Atatürk önderliğinde CHP şekillendirilmiş ve hatta kurmuştur.

CHP yönetim kademeleri oy kaygısından sıyrılıp Atamızın gençliğe hitabesindeki ikazları ciddiye alırsa ve ne kadar çok Türk Milletine  Atatürk’e ve düşünce yapısına yaklaşırsa siyasal iktidara da o kadar yanaşmış olacaktır.

Ama gelin görün ki CHP’nin uzun yıllar iktidar olmak gibi bir amacı hiç olmadı. CHP’nin Atatürk çizgisinden kaydığını gören rahmetli Ecevit DSP’yi kurması tesadüfi olabilir mi?

Hatırlayınız;

Kılıçdaroğlu, FETÖ’cü yılların kaotik ortamında bir kaset darbesi sonrası bir anda CHP Genel Başkanı oldu.  Ama sadece Genel Başkan oldu. CHP’nin başında Atatürk gibi olamadı. Ecevit gibi duramadı. Her zaman iğreti durdu.

Kapalı kapılar ardında olmadık kişileri olmadık sıralardan milletvekili adayı göstererek sinekten yağ çıkarır gibi oy alacağını sandı.

Hatta şunu bile iddia etsek hata yapmamış oluruz.

Kılıçdaroğlu sanki ana hedefi Erdoğan’ı iktidarda tutmak gibiydi ve Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olduğu sürece AKP her seçimi kazandı. Erdoğan, ya başbakan ya da Cumhurbaşkanı oldu.

Kılıçdaroğlu 2023 seçimlerinde deyine yaptı yapacağınız. Ne kadar AKP’den uzaklaşmış Babacan, Davutoğlu gibi siyasetçi varsa hepsini CHP sıralarından meclise taşıdı. CHP’li seçmeni bu insanların adeta taşıyıcı anneliğini yaptırdı.

Aslında 2023 seçimlerinde Akşener= Kılıçdaroğlu’ydu.

Akşener, Erdoğan’ı yeniden seçtirmek, AKP’yi güçlü kılmak için İYİ Partiyi çok iyi kullandı. 6’lı masadan kalktı geri döndü, yerel seçimleri kaybedeceğini bile bile İYİ Partiyi yerel seçimlere tek başına soktu. Kendisine inanmış kitleleri alabildiğince suiistimal ettikten sonra da kendini adeta deşifre etti ve huzuru Erdoğan’la yol yürüyerek bulacağını dünya aleme gösterdi.

Kılıçdaroğlu da Özgür Özel karşında tası tarağı toplamak zorunda kaldı. Fakat Özgür Özel çok özel bir kişi olduğunu ispat peşinde gibidir. Ve hatta Kılıçdaroğlu’nu mumla aratacak kadar siyasetin uç noktalarda gezinerek rüştünü ispata çalışmaktadır.

Mesela “Ne Mutlu Türküm Diyene” demek varken birilerinin “yaşasın halkların kardeşliği” sloganını yüksek sesle haykırması Atatürkçü düşünce açısından tutarsızlık değil de nedir ki?

Türkiye’de Türk halkını, Türk Milletini alt halklara bölmek Özgür Özerin görevi mi? Türk Ulus devletini parçalamak için Özgür Özel neden koç başlığına soyunuyor?

“Yaşasın halkların kardeşliği” sloganı yıkıcıların, bölücülerin ve hata anti laik gericilerin ekmeğine yağ sürmek değil de nedir ki

Özgür Özel Türkiye’de hani halkların kardeşliğinden bahsediyor.

PKK/PYD’nin bahsettiği DEM’in savunuculuğunu yaptığı halkların kardeşliğinden mi?

Özgür Özel; Atatürk’ün “Ne mutlu Türküm Diyene” diye tarif ettiği Türklüğe ve anayasanın 66 maddesinde tarif edilen “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” Maddesinin içini boşaltmak kimin işine yarayacaktır?

Aslında sorunun cevabı da nettir. Etnik ayrılıkçılara, PKK/PYD/DEM ittifakına ve anti laik cemaat ve tarikat erbabının işine yarayacaktır

Birileri kuvvetli şekilde Özgür Özel’e hatırlatmalıdır. Türklüğe ve Türk Milletine cephe almanın kilit propagandası ve palavrası “Yaşasın halkların kardeşliği” söylemidir ve PKK’lısı, şeriatçısı ile aynı düzlemde buluşmak demektir.

Değerli okurlarım.

AKP’nin ve elbette ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilmek ilmek işleyerek hazır hale getirmeye çalıştığı yeni anaysa ile yeni bir devlet inşa etme arzusuna Özgür Özel’de pembe bir renk katacağa benzemektedir.

Özgür Özel anayasanın ilk dört maddesinin etkisiz kılınmasında baş rol oynayacaktır. Sağ cenahta Türk Milliyetçilerini Türkiye Milleti yutturmacasına  ikna etme görevi Devlet Bahçeli’ye ve bir miktar da Meral Akşener’e düşmekte gözükmektedir.

Sosyal demokrat kesimde Atatürk Milliyetçilerini, Ulusalcıları ve Kemalistleri ikna etme misyonunu da  Özgür Özel üstlenmiş gibidir.

Diğer sol akımlar ve sol siyasal yapılar, en başta da DEM’lilerin AKP ile kol kola yeni bir anayasaya evet diyecekleri de malumun ilanından başka bir şey değildir.

Zafer Partisinin 2023 seçimlerinde cumhurbaşkanlığına aday belirleme defosu güvenilirliğinin de sorgulanmasını şart koşmaktadır.

Benim nazarımda CHP kilit partidir. Mecliste farkı partilerde olsalar da bireysel olarak Türklük ve Atatürkçülük şuuruna sahip onlarca yüzlerce milletvekilinin olduğundan eminim.

CHP’liler gerçek anlamada Atatürk Milliyetçisi ve Atatürkçüsü, Kemalist’i görmek istiyorlarsa buyursunlar Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’a baksınlar.

Sevgili Tanju Özcan Atatürk’ün neferdir. Atatürk’ün devlet adamıdır. Atatürk’ün CHP’sinin mensubudur.  

Tanju Özcan gibi değerli insanlara sahip çıkılmalı, ama bu gibi insanalar da CHP yönetimine ve politikalarına ağırlığını koymalıdır.

Son diyeceğim;

CHP içindeki ve Türkiye’deki Tanju Özcanlar bir adım öne çıkın.

Çünkü fırıldaklar ve yanar dönerler Türk Milletini göz göre göre yakacaklar.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.