Minareyi çalan kılıfını hazırlar!.İşte seçim günü yapılacak hileler
YEREL
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
26.05.2015 - 19:14, Güncelleme:
26.05.2015 - 19:14 4673+ kez okundu.
Minareyi çalan kılıfını hazırlar!.İşte seçim günü yapılacak hileler
Tarzan zorda! Hem de çook, çok zorda... Seçim sahasından gelen gerçek veriler Recep Erdoğan’ı bunalımdan bunalıma sokuyor. Erdoğan, daraldıkça etrafındakiler kaçacak delik arıyor. 7 Haziran’dan sonra yakın çevreden pek çok kişinin, (jöleli-jölesiz) en uzak akrabasına kadar sorulan hal hatır ve fırçalardan dolayı epey bir süre psikolojik tedavi göreceği kesin.
AKP Genel Merkezi’nde Beşir Atalay’ın başkanlığında SESİK (Seçim Strateji İletişim ve Koordinasyon) ekibinin durumu da parlak değil. SESİK’in eriyen AKP oylarını kurtarmak için hamlelerini daha önceki yazımızda dile getirmiştik. Şimdi önümüzde, 27 Mayıs (Menderes) ve 29 Mayıs (İstanbul’un fethi) algı operasyonları var.
Her türlü devlet imkânlarını pişkince parti menfaatine seferber eden iktidarın 7 Haziran gecesine de çok özel (!) hazırlıkları var.
SESİK’ten Ankara kulislerine sızan iddiaları okumadan önce, 30 Mart 2015 akşamı ve gecesi yaşananları, sonradan ortaya dökülen fotoğrafların bir kez daha gözlerinizin önünde canlanmasını isterim. Hani şu ajanslar arasında geçilen partilerin oy sonuçlarındaki büyük tutarsızlıklarını... Ve de malum ajansın genel müdürünün parti yetkilisi gibi sabaha kadar AKP Genel Merkezinde nöbette kalması gibi..
Gelelim SESİK’ten sızan iddialara;
Beşir Hoca, seçimlerin yine malum devlet ajansının üzerinden takip edilmesine karar vermiş. Bu bağlamda alınan paralel kararlar da şöyle;
Malum ajansın televizyonları ve internet sitelerini seçim aboneliği yaparken fiyatları düşük tutarak abone sayısını artırması,
Bir üniversitenin teknokentinde 8 aydır çalışma yürüten ekibin seçim sonuçlarını girmesi,
Seçimle ilgili tüm çalışmaların SESİK tarafından takibi ve bu birimin yetkili kılınması,
Seçim günü için 20 milyon lira genel merkezden bütçe ayrılması (geçen sene 10 milyon liraydı).
Peki, AKP seçim günü malum ajans ile nasıl çalışacakmış?..
Malum ajansın seçim merkezi AKP’nin 4. katı olarak belirlenmiş. Burada, Mustafa Şentop ve YSK’da daha önce SEÇSİS’i kuran SAĞLAM biri de var. AKP ile malum ajans arasında taşeron bir şirket üzerinden anlaşma yapılmış.
Üniversite teknokentinde geliştirilen yazılım sayesinde sandık sonuçları optimal olarak istenildiğinde şişirilerek verilebilinecek. 7 Haziran günü ilk olarak Doğu ve Güneydoğu’da sandıklar açıldığı için HDP’nin oyları yüksek çıkabiliyor. Bunun önüne geçmek için İstanbul’daki özel bir ekip, geçen yıl olduğu gibi Bağcılar, Esenler ve Ümraniye’deki AKP oylarının yoğun olduğu mahallelerdeki okulların sonuçlarını 2011 seçim verilerini kullanarak sisteme girecekmiş. Böylelikle seçim yasağının kalkacağı saatten itibaren AKP oyları yüzde 70’lerde gösterilecekmiş. Önceden düşük fiyatla abone yapılan televizyonlar ve internetler de malum ajans, yani AKP teşkilat/kadın ve gençlik kollarının ilettiği verileri yansıtacak. Gece 24.00’lere kadar AKP oylarının yüzde 50’nin altına düşmemesi talimatı verilmiş. Ondan sonra ise en fazla yüzde 46’da kalması istenilmiş. Bir de eğer HDP barajı geçecek olur ise Doğu-Güneydoğu’da bazı bölgelerde sandık sonuçlarının girilmemesi ve yüzde yüze tamamlanmaması istenilmiş. Böylelikle, istenilen yerde itirazların yapılabilinmesi, istenilen yerde hileye rağmen sandık sonuçları kesin hükmünün verilebilinmesi kararlaştırılmış. Süleyman Soylu’ya da her türlü algı operasyonunu sosyal medya üzerinden yapma görevi verilmiş.
Tüm bunlar için, AKP genel merkezi, malum ajansın Tandoğan’daki yeri ve Erdoğan’ın seçim kara kutusu Mustafa Ataş’a bağlı İstanbul’daki bir ofiste üç farklı kozmik bürolar oluşturulmuş. Buraya özel kimseler dışında hiç kimse alınmıyormuş.
Ajansın Genel Müdürüyle İstanbul’daki bu manipülasyon ekibi arasında kırmızı hat kurulduğu da iddia ediliyor.
Sahadaki AKP’li elemanlar da partinin yüksek olduğu sandık sonuçlarını önceden vermeleri konusunda eğitildi. Bu yöntemle sandık başındaki muhalefet görevlilerinin motivasyonu düşürülüp, sandıkları erkenden terk etmeleri sağlanıyor.
Peki illerde nasıl çalışılacak?.. AKP teşkilatları, kadın ve gençlik kolları ile AKP’li belediyelerde çalışan taşeron işçiler, malum ajans mensubu görünümlü AKP’nin kozmik seçim bürolarında çalışacak. Bu kişiler sandık başlarında verileri sisteme girerken özellikle küçük partilerin oylarını AKP’ye yazacaklarmış. MHP ve CHP’nin sandık sonuçlarının yüksek çıktığı yerleri sisteme girmeyeceklermiş. Memur-Sen/Eğitim-Birsen üzerinden atanan sandık başkanları aracılığıyla sandık kontrolü sağlanmaya çalışılacakmış.
Anlayacağınız; AKP sandığı esir almak için her yolu deneyecek. 7 Haziran gecesi de oldukça gerilimli geçecek. MHP ve CHP’nin sandık müşahitlerinin sandıklardan uzaklaştırılması için her türlü yol mubah olacak!.. Seçimin kaderini belirleyecek bu iki partinin sandık başında ve sonrasında azami özen göstermesi gerekiyor. SESİK’te, son anda ittifak yapan SP ve BBP’nin millî ittifak oyları da sandık girişi yapılırken AKP’ye yazılacağı konuşuluyor.
Unutmayın!.. 7 Haziran’da sandığa sahip çıkmazsanız; sabah kalktığınızda “yahu ben AKP’ye oy vermedim. Çevremden kimsenin de bu partiye oy vereceğini duymadım. Allah Allah!.. Bu iş nasıl oldu da yine böyle oldu” diye mızırdanmaya hakkınız olmaz.
Tarzan zorda! Hem de çook, çok zorda... Seçim sahasından gelen gerçek veriler Recep Erdoğan’ı bunalımdan bunalıma sokuyor. Erdoğan, daraldıkça etrafındakiler kaçacak delik arıyor. 7 Haziran’dan sonra yakın çevreden pek çok kişinin, (jöleli-jölesiz) en uzak akrabasına kadar sorulan hal hatır ve fırçalardan dolayı epey bir süre psikolojik tedavi göreceği kesin.
AKP Genel Merkezi’nde Beşir Atalay’ın başkanlığında SESİK (Seçim Strateji İletişim ve Koordinasyon) ekibinin durumu da parlak değil. SESİK’in eriyen AKP oylarını kurtarmak için hamlelerini daha önceki yazımızda dile getirmiştik. Şimdi önümüzde, 27 Mayıs (Menderes) ve 29 Mayıs (İstanbul’un fethi) algı operasyonları var.
Her türlü devlet imkânlarını pişkince parti menfaatine seferber eden iktidarın 7 Haziran gecesine de çok özel (!) hazırlıkları var.
SESİK’ten Ankara kulislerine sızan iddiaları okumadan önce, 30 Mart 2015 akşamı ve gecesi yaşananları, sonradan ortaya dökülen fotoğrafların bir kez daha gözlerinizin önünde canlanmasını isterim. Hani şu ajanslar arasında geçilen partilerin oy sonuçlarındaki büyük tutarsızlıklarını... Ve de malum ajansın genel müdürünün parti yetkilisi gibi sabaha kadar AKP Genel Merkezinde nöbette kalması gibi..
Gelelim SESİK’ten sızan iddialara;
Beşir Hoca, seçimlerin yine malum devlet ajansının üzerinden takip edilmesine karar vermiş. Bu bağlamda alınan paralel kararlar da şöyle;
Malum ajansın televizyonları ve internet sitelerini seçim aboneliği yaparken fiyatları düşük tutarak abone sayısını artırması,
Bir üniversitenin teknokentinde 8 aydır çalışma yürüten ekibin seçim sonuçlarını girmesi,
Seçimle ilgili tüm çalışmaların SESİK tarafından takibi ve bu birimin yetkili kılınması,
Seçim günü için 20 milyon lira genel merkezden bütçe ayrılması (geçen sene 10 milyon liraydı).
Peki, AKP seçim günü malum ajans ile nasıl çalışacakmış?..
Malum ajansın seçim merkezi AKP’nin 4. katı olarak belirlenmiş. Burada, Mustafa Şentop ve YSK’da daha önce SEÇSİS’i kuran SAĞLAM biri de var. AKP ile malum ajans arasında taşeron bir şirket üzerinden anlaşma yapılmış.
Üniversite teknokentinde geliştirilen yazılım sayesinde sandık sonuçları optimal olarak istenildiğinde şişirilerek verilebilinecek. 7 Haziran günü ilk olarak Doğu ve Güneydoğu’da sandıklar açıldığı için HDP’nin oyları yüksek çıkabiliyor. Bunun önüne geçmek için İstanbul’daki özel bir ekip, geçen yıl olduğu gibi Bağcılar, Esenler ve Ümraniye’deki AKP oylarının yoğun olduğu mahallelerdeki okulların sonuçlarını 2011 seçim verilerini kullanarak sisteme girecekmiş. Böylelikle seçim yasağının kalkacağı saatten itibaren AKP oyları yüzde 70’lerde gösterilecekmiş. Önceden düşük fiyatla abone yapılan televizyonlar ve internetler de malum ajans, yani AKP teşkilat/kadın ve gençlik kollarının ilettiği verileri yansıtacak. Gece 24.00’lere kadar AKP oylarının yüzde 50’nin altına düşmemesi talimatı verilmiş. Ondan sonra ise en fazla yüzde 46’da kalması istenilmiş. Bir de eğer HDP barajı geçecek olur ise Doğu-Güneydoğu’da bazı bölgelerde sandık sonuçlarının girilmemesi ve yüzde yüze tamamlanmaması istenilmiş. Böylelikle, istenilen yerde itirazların yapılabilinmesi, istenilen yerde hileye rağmen sandık sonuçları kesin hükmünün verilebilinmesi kararlaştırılmış. Süleyman Soylu’ya da her türlü algı operasyonunu sosyal medya üzerinden yapma görevi verilmiş.
Tüm bunlar için, AKP genel merkezi, malum ajansın Tandoğan’daki yeri ve Erdoğan’ın seçim kara kutusu Mustafa Ataş’a bağlı İstanbul’daki bir ofiste üç farklı kozmik bürolar oluşturulmuş. Buraya özel kimseler dışında hiç kimse alınmıyormuş.
Ajansın Genel Müdürüyle İstanbul’daki bu manipülasyon ekibi arasında kırmızı hat kurulduğu da iddia ediliyor.
Sahadaki AKP’li elemanlar da partinin yüksek olduğu sandık sonuçlarını önceden vermeleri konusunda eğitildi. Bu yöntemle sandık başındaki muhalefet görevlilerinin motivasyonu düşürülüp, sandıkları erkenden terk etmeleri sağlanıyor.
Peki illerde nasıl çalışılacak?.. AKP teşkilatları, kadın ve gençlik kolları ile AKP’li belediyelerde çalışan taşeron işçiler, malum ajans mensubu görünümlü AKP’nin kozmik seçim bürolarında çalışacak. Bu kişiler sandık başlarında verileri sisteme girerken özellikle küçük partilerin oylarını AKP’ye yazacaklarmış. MHP ve CHP’nin sandık sonuçlarının yüksek çıktığı yerleri sisteme girmeyeceklermiş. Memur-Sen/Eğitim-Birsen üzerinden atanan sandık başkanları aracılığıyla sandık kontrolü sağlanmaya çalışılacakmış.
Anlayacağınız; AKP sandığı esir almak için her yolu deneyecek. 7 Haziran gecesi de oldukça gerilimli geçecek. MHP ve CHP’nin sandık müşahitlerinin sandıklardan uzaklaştırılması için her türlü yol mubah olacak!.. Seçimin kaderini belirleyecek bu iki partinin sandık başında ve sonrasında azami özen göstermesi gerekiyor. SESİK’te, son anda ittifak yapan SP ve BBP’nin millî ittifak oyları da sandık girişi yapılırken AKP’ye yazılacağı konuşuluyor.
Unutmayın!.. 7 Haziran’da sandığa sahip çıkmazsanız; sabah kalktığınızda “yahu ben AKP’ye oy vermedim. Çevremden kimsenin de bu partiye oy vereceğini duymadım. Allah Allah!.. Bu iş nasıl oldu da yine böyle oldu” diye mızırdanmaya hakkınız olmaz.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.