Urlaʹda jandarma 20 avukatı alıkoydu
DİĞER
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
26.04.2014 - 23:44, Güncelleme:
26.04.2014 - 23:44 3109+ kez okundu.
Urlaʹda jandarma 20 avukatı alıkoydu
Savcılıktan gözaltı talimatı bekleyen jandarma, avukatları Hacılar Koyu'na giden yolda bekletiyor.
Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Komisyonu ile ÇEHAV üyeleri, Çeşme yarımadasının sorunları, orkinos ve balık çiftlikleri, taş oacakları, rüzgar enerji santralleri ve Zeytineli'ndeki villaları konuşmak üzere, İzmir'in Seferihisar ilçesinde toplantı yaptı. Toplantının ardından avukatlar Urla'ya bağlı Zeytineli köyündeki Hacılar Koyu'nda aralarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait villaların da olduğu ileri
sürülen alana gitti. 20 avukattan oluşan grup, Zeytineli'ndeki villaların bulunduğu SİT alanında inceleme yapmak üzere Hacılar Koyu'na geldi. Koy girişindeki kapının kapalı olması üzerine avukatlar ve müvekkilleri bir süre sonra dönüşe geçti. Bu sırada yanlarına gelen sivil plakalı bir araç, yollarını kesti. Araçtakiler ile grup arasındaki kısa süreli tartışmanın ardından Zeytineli Köyü'ne doğru hareket eden grup, haklarında konut dokunulmazlığı ihlali şikayeti olduğu gerekçesiyle, jandarma tarafında alıkonuldu. Köyde alıkonulan avukatlar için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan ifadelerini almak için talimat bekleniyor.
İZMİR BARO BAŞKANI BÖLGEYE GİTTİ
Avukatların tutulduğu bölgeye doğru yola çıkan İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, hurriyet.com.tr'ye açıklamalarda bulundu.
Demir, " Baro temsilcisi arkadaşlarım, köy civarında bir yerde tutulduğunu öğrendikten sonra nöbetçi savcıyı aradım. Haklarında şikayet olduğunu ve bunu karakoldan öğrenebileceklerini söyledi. Kimlik tespiti yapılmak istenmiş. Bu grup Baro Temsilcilerinden oluşuyor. İçlerinde Türkiye Barolar Birliği ve İzmir Barosu önetin Kurulu üyeleri ile Baroların çevre komisyon temsilcileri var. Kimlik tespiti yapılmasının bir gerekçesi olamaz. Bu arkadaşlar zaten Baro temsilcileri. Arkadaşlarımızda karakola gitmeyeceklerini belirtti. Ben de nöbetçi savcıya götüremeyeceklerini söyledim. Şiddet kullanarak ya da zorla götürüyorsanız götürün dedim. Bulunduklara yere doğru gidiyorum" dedi.
İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir baro temsilcilerinin tutulduğu bölgeye ulaştı. hurriyet.com.tr'ye şu bilgileri verdi: "Jandarma arkadaşlarımız hakkında şikayetçi olanlar olduğunu söylüyor. Başka bilgi vermiyor. Bizim arkadaşlarımız da şikayetçi olacaklarını söyledi. Onlar da şikayetçi olacak. Bir tutanak tutuluyor.Tutanak sonrası gelişmeler netlik kazanacak."
AVUKATLAR TUTANAK TUTUYOR
Urla’nın Zeytineli Köyü’nde,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da villasının bulunduğu ileri sürülen Hacılar Koyu’na gittikleri için yaklaşık bir saattir jandarma tarafından alıkonulan avukatlar gereksiz yere alıkonuldukları için tutanak tutuyor.
Alıkonulan avukatlardan Arif Ali Cangı, koyda yaşananları şöyle anlattı:
“Biz orası için dava açtık, ayrıca bugün yaptığımız toplantının konularından biriydi. 20 avukat 5-6 araç ile alanda gözlem yapmaya gittik. Kapıya gittiğimizi görünce görevliler kapıyı kapattı ve uzaklaştı. Giremeyince kapının dışından fotoğraf çektik ve geri döndük. Hatta yol dar olduğu için geri geri bir boşluk bulana kadar çıktık. Bu sırada yukarıdan bir jip geldi. Önde bulunan araçtaki arkadaşlara (siz kimsiniz, burada ne arıyorsunuz) diye bağırmaya başladılar. Araçtakiler avukat olduklarını söyleyince tartışma yaşandı. Koydaki görevlilerin bu kişilerin bu kişilerin de jandarmaya haber verdiğini düşünüyoruz. Tartışmanın ardından yolumuza devam ettik Zeytineli Köyü’ne geldiğimizde jandarma yolumuzu kesti. Önce konut dokunulmazlığının ihlali şeklinde ihbar olduğunu söyleyerek karakola götürmek istediler. İçeriye giremediğimizi, dolayısıyla bir ihlal olmadığını söyledik. Bu sefer de suçlama ilk araçtaki arkadaşların hakaret etmesine dönüştü. Tartışma uzayınca ilçe jandarma komutanı olan yüzbaşı geldi. Şu an hala bizi bekletiyorlar. Tam trajikomik bir manzaranın ortasındayız. Bizi bir saat beklettiler ve şimdi beklemenize gerek yok, gidin diyorlar.”
Jandarmaların keyfi bir şekilde avukatların ifadesini alamayacağını, avukatların soruşturulmasında savcıların bulunması gerektiğini belirten Avukat Arif Ali Cangı, “Tamamen gülünç bir soruşturma. Ancak şu yönüyle çok önemli. Eğer avukatlar bir sitenin kapısına gittiğinde önleri böylesine kesilebiliyorsa burası artık korunan bir alan haline gelmiş, insanlardan izole edilmiştir. Üstelik burası bir koydur koylar ve sahiller bu şekilde kapatılamaz. Burada yaratılan dokunulmazlığa dur denilmesi gerekmektedir. Villaların arasında Başbakan’a ait villaların olduğu da ileri sürülüyordu, şimdi bu olay karşısında bu iddiaların gerçek olduğuna inanmaya başladık” dedi.
Koyla ilgili olarak başta bazı CHP İzmir Milletvekilleri olmak üzere avukatlar ve İzmirli vatandaşlar tarafından açılmış bir dava olduğunu hatırlatan Cangı, “Burası davalık biz de hem davacı hem de davacıların avukatlarıyız. Bu davayı takip ediyoruz. Buraya keşfe gelip hukuksal denetimini de yaptıracağız. Ama bu hukuksal denetimin de sıkıntılı olacağına inanıyoruz. Burası ayrıcalıklı bir koy haline gelmiş bir durumda. Oysa TCK’da siteye girmenin suçu yoktur. Konut dokunulmazlığı konutun müştemilatına girmekle olur. Jandarmayla girip girmeme tartışması yaşadık. Kaldı ki bir vatandaşın bile o siteye girme hakkı var böyle bir yasak konamaz bu yasaklar devam ederse bütün sahiller kurtarılmış bölge olur” diye konuştu. (Hürriyet)
Savcılıktan gözaltı talimatı bekleyen jandarma, avukatları Hacılar Koyu'na giden yolda bekletiyor.
Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Komisyonu ile ÇEHAV üyeleri, Çeşme yarımadasının sorunları, orkinos ve balık çiftlikleri, taş oacakları, rüzgar enerji santralleri ve Zeytineli'ndeki villaları konuşmak üzere, İzmir'in Seferihisar ilçesinde toplantı yaptı. Toplantının ardından avukatlar Urla'ya bağlı Zeytineli köyündeki Hacılar Koyu'nda aralarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait villaların da olduğu ileri
sürülen alana gitti. 20 avukattan oluşan grup, Zeytineli'ndeki villaların bulunduğu SİT alanında inceleme yapmak üzere Hacılar Koyu'na geldi. Koy girişindeki kapının kapalı olması üzerine avukatlar ve müvekkilleri bir süre sonra dönüşe geçti. Bu sırada yanlarına gelen sivil plakalı bir araç, yollarını kesti. Araçtakiler ile grup arasındaki kısa süreli tartışmanın ardından Zeytineli Köyü'ne doğru hareket eden grup, haklarında konut dokunulmazlığı ihlali şikayeti olduğu gerekçesiyle, jandarma tarafında alıkonuldu. Köyde alıkonulan avukatlar için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan ifadelerini almak için talimat bekleniyor.
İZMİR BARO BAŞKANI BÖLGEYE GİTTİ
Avukatların tutulduğu bölgeye doğru yola çıkan İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, hurriyet.com.tr'ye açıklamalarda bulundu.
Demir, " Baro temsilcisi arkadaşlarım, köy civarında bir yerde tutulduğunu öğrendikten sonra nöbetçi savcıyı aradım. Haklarında şikayet olduğunu ve bunu karakoldan öğrenebileceklerini söyledi. Kimlik tespiti yapılmak istenmiş. Bu grup Baro Temsilcilerinden oluşuyor. İçlerinde Türkiye Barolar Birliği ve İzmir Barosu önetin Kurulu üyeleri ile Baroların çevre komisyon temsilcileri var. Kimlik tespiti yapılmasının bir gerekçesi olamaz. Bu arkadaşlar zaten Baro temsilcileri. Arkadaşlarımızda karakola gitmeyeceklerini belirtti. Ben de nöbetçi savcıya götüremeyeceklerini söyledim. Şiddet kullanarak ya da zorla götürüyorsanız götürün dedim. Bulunduklara yere doğru gidiyorum" dedi.
İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir baro temsilcilerinin tutulduğu bölgeye ulaştı. hurriyet.com.tr'ye şu bilgileri verdi: "Jandarma arkadaşlarımız hakkında şikayetçi olanlar olduğunu söylüyor. Başka bilgi vermiyor. Bizim arkadaşlarımız da şikayetçi olacaklarını söyledi. Onlar da şikayetçi olacak. Bir tutanak tutuluyor.Tutanak sonrası gelişmeler netlik kazanacak."
AVUKATLAR TUTANAK TUTUYOR
Urla’nın Zeytineli Köyü’nde,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da villasının bulunduğu ileri sürülen Hacılar Koyu’na gittikleri için yaklaşık bir saattir jandarma tarafından alıkonulan avukatlar gereksiz yere alıkonuldukları için tutanak tutuyor.
Alıkonulan avukatlardan Arif Ali Cangı, koyda yaşananları şöyle anlattı:
“Biz orası için dava açtık, ayrıca bugün yaptığımız toplantının konularından biriydi. 20 avukat 5-6 araç ile alanda gözlem yapmaya gittik. Kapıya gittiğimizi görünce görevliler kapıyı kapattı ve uzaklaştı. Giremeyince kapının dışından fotoğraf çektik ve geri döndük. Hatta yol dar olduğu için geri geri bir boşluk bulana kadar çıktık. Bu sırada yukarıdan bir jip geldi. Önde bulunan araçtaki arkadaşlara (siz kimsiniz, burada ne arıyorsunuz) diye bağırmaya başladılar. Araçtakiler avukat olduklarını söyleyince tartışma yaşandı. Koydaki görevlilerin bu kişilerin bu kişilerin de jandarmaya haber verdiğini düşünüyoruz. Tartışmanın ardından yolumuza devam ettik Zeytineli Köyü’ne geldiğimizde jandarma yolumuzu kesti. Önce konut dokunulmazlığının ihlali şeklinde ihbar olduğunu söyleyerek karakola götürmek istediler. İçeriye giremediğimizi, dolayısıyla bir ihlal olmadığını söyledik. Bu sefer de suçlama ilk araçtaki arkadaşların hakaret etmesine dönüştü. Tartışma uzayınca ilçe jandarma komutanı olan yüzbaşı geldi. Şu an hala bizi bekletiyorlar. Tam trajikomik bir manzaranın ortasındayız. Bizi bir saat beklettiler ve şimdi beklemenize gerek yok, gidin diyorlar.”
Jandarmaların keyfi bir şekilde avukatların ifadesini alamayacağını, avukatların soruşturulmasında savcıların bulunması gerektiğini belirten Avukat Arif Ali Cangı, “Tamamen gülünç bir soruşturma. Ancak şu yönüyle çok önemli. Eğer avukatlar bir sitenin kapısına gittiğinde önleri böylesine kesilebiliyorsa burası artık korunan bir alan haline gelmiş, insanlardan izole edilmiştir. Üstelik burası bir koydur koylar ve sahiller bu şekilde kapatılamaz. Burada yaratılan dokunulmazlığa dur denilmesi gerekmektedir. Villaların arasında Başbakan’a ait villaların olduğu da ileri sürülüyordu, şimdi bu olay karşısında bu iddiaların gerçek olduğuna inanmaya başladık” dedi.
Koyla ilgili olarak başta bazı CHP İzmir Milletvekilleri olmak üzere avukatlar ve İzmirli vatandaşlar tarafından açılmış bir dava olduğunu hatırlatan Cangı, “Burası davalık biz de hem davacı hem de davacıların avukatlarıyız. Bu davayı takip ediyoruz. Buraya keşfe gelip hukuksal denetimini de yaptıracağız. Ama bu hukuksal denetimin de sıkıntılı olacağına inanıyoruz. Burası ayrıcalıklı bir koy haline gelmiş bir durumda. Oysa TCK’da siteye girmenin suçu yoktur. Konut dokunulmazlığı konutun müştemilatına girmekle olur. Jandarmayla girip girmeme tartışması yaşadık. Kaldı ki bir vatandaşın bile o siteye girme hakkı var böyle bir yasak konamaz bu yasaklar devam ederse bütün sahiller kurtarılmış bölge olur” diye konuştu. (Hürriyet)
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.