SİYASET ve FUTBOL: Fenerbahçe TFF Başkanlık Seçimini Boykot Etmelidir.
SİYASET ve FUTBOL: Fenerbahçe TFF Başkanlık Seçimini Boykot Etmelidir.
Siyaset spora karışmamalıdır.
Siyaset spora karışmamalıdır.
TFF başkanlık seçimlerine sayılı günler kaldı.
Mevcut TFF başkanı Mehmet Büyükekşi’nin yeniden aday gösterilmek ve seçilmek için siyasi kanalları zorladığı ve her alanda büyük girişimleri olduğu basında yazılıp çizilmektedir.
Yeniden TFF başkanı olmak için çırpınan Mehmet Büyükekşi’nin iki telefonunda da FETÖ’cülüğün göstergesi ve önemli suç delili sayılan bir çok insanın suçlanmasına sebep olan bylock çıkması ve bu durumun her nedense görmemezlikten gelinmesi, sizce de garip değil mi?
Elbette ki iki telefonundan bylock çıkan Mehmet Büyükekşi’ye ila da FETÖ’cü denemez ama bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
Mehmet Büyükekşi’nin 2023-24 sezonunda Türk futbolun idare ediş şeklini hep yadırgadım. Kurumsallık ve liyakatte eksiklik gördüm.
Hele de Hollanda-Türkiye maçında Türkiye’nin gol atması üzerine çocuklar gibi hoplayıp zıplayan Bilal Erdoğan’ın yanındaki Mehmet Büyükekşi’nin mutluluğu gözümün önünde asla gitmiyor.
İşte bu şen şakrak TFF başkanı Mehmet Büyükekşi, 18 Temmuz 2024 günü yapılacak olan TFF Seçimli Mali Genel Kurul’da tekrar başkanlığa yeniden aday oldu.
Olabilir diyelim hakkıdır diyelim ama.
TFF başkanlık seçimlerine adaylığını açıklayan Servet Yardımcı’nın son dakikada oyun bozanlığına ne diyeceğiz?
Servet Yardımcı adalık başvuru sürecinin son tarihi olan 11 Temmuz 2024 perşembe günü çeşitli mazeretler üreterek, isim vermeden birilerini suçlayarak TFF başkanlık yarışında çekildiğini açıklaması tam bir sansasyondur.
Oysaki onlarca delege ve birçok kulüp Servet Yardımcı’nın arkasında durmuş ve adaylığını desteklemişti.
Servet Yardımcı istediği kadar mazeret üretsin fakat çok büyük yanlış yapmıştır.
Benim nazarımda istifasını son dakikaya saklayarak siyasette Sinan Oğan ne yaptıysa Servet Yardımcı da onu yapmıştır.
Servet Yardımcı öyle bir zamanda adaylıktan çekilmiştir ki kendisine destek verenlerin bir başka aday çıkarmasına şans bile tanımamıştır.
Servet Yardımcı istediği mazereti sıralasa da son dakika adaylıktan çekilerek Mehmet Büyükekşi’nin TFF başkan olmasına destek vermiştir.
Servet Yardımcı’nın “TFF başkanlığına adaylığımı açıklamamın ardından, malum kirli yapı tarafından mevcut sistemin devam edebilmesi adına başlatılan kumpas, Rizeli Yardımcı ailesinin ve benimle birlikte yola çıkan insanların geçmişiyle ve ahlâkıyla asla bağdaşmayacak şekilde, yalanlarla, iftiralarla, kumpaslarla, şahsımı, ailemi, onurumu, haysiyetimi, itibarımı, hedef almaktadır.
Sahip olduğum aile terbiyem, edebim, yetiştirilme şeklim, böyle kirli bir düzenin karşısında durmama, bana inanan, benimle birlikte yola çıkan insanların da kumpaslarla karşı karşıya kalmasına asla izin vermez.” Demesi sadece laf-ı güzaftır.
Madem öyle Servet Yardımcı mertçe her şeyi açıklamalıdır.
Kendisine kim kumpas kurmuştur?
Kimlerin “yalanlarla, iftiralarla, kumpaslarla, şahsını, ailesini, onurunu, haysiyetini, itibarını” hedef aldığını açıklaması şanına yakışan dürüstlüğün gereğidir.
Açıklamadığı taktirde spor kamuoyu kendine güvenenleri yolda bıraktığını düşünecek ve ayıplayacak ve güvenilmez kişi addedecektir.
Tabi ki Servet Yardımcı’nın her dediği doğruysa. Kulaktan dolma dedikodulara dayanarak bu lafları etmiyorsa.
Mehmet Büyükekşi’nin karşına çıkacak tek aday vardır o kişi de İbrahim Hacıosmanoğlu’dur. Kendisi Trabzon Spor Kulüp başkanlığı yapmıştır.
Hele de aşağıda bilgiden sonra benim nazarımda tarafız olamaz.
İbrahim Hacıosmanoğlu, Lider Haber TV’de konuk olduğu telegol programında Fenerbahçelilerin "2010-2011 sezonu Şampiyonu Fenerbahçe midir?" sorusuna "2011 sezonu Şampiyonu şampiyonlar ligine kimin gittiğinden bellidir. 2010-2011 sezonu Şampiyonu Trabzonspor’dur. " Demesi bile tarafsız olamayacağının göstergesidir.
Yıllarca süren davalar neticesinde 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği beraat kararı, Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından onanmış ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ‘Kesinleşme Şerhi’ düzenleniş ve 3 Temmuz 2011 şike davası yasal ve vicdani olarak kapanmıştır. Ancak buna rağmen İbrahim Hacıosmanoğlu’nun ısrarla “2010-2011 sezonu şampiyonu Trabzonspor’dur” diyorsa nasıl tarafsız kalacağını düşünebiliriz ki?
Öngörüm şudur ki 2024 – 2025 sezonu özellikle Fenerbahçe ve diğer birçok kulüp açısından oldukça sancılı ve yorucu geçecektir.
Fenerbahçe 2024-2025 sezonunda ligden çekilmese de en azından 18 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak TFF başkanlık seçimlerini protesto edeceğini ve seçimlere katılmayacağını ilan etmesi gerekir diye düşünüyrum.
Bu karar Fenerbahçe Spor Kulübünün ve Fenerbahçe camiasını siyasal baskılarla kontrol altına alınmaya çalışılan TFF başkanlık seçimi oyununun figüranı olmayacağını göstermesi ve erdemli duruşunu sergilemesini bakımından değerli ve anlamlı olacaktır.
Bir Fenerbahçeli olarak beklentim Fenerbahçe’nin bu koşullar altında 18 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak TFF Başkanlık seçimlerine katılmamasıdır.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.