Çanakkale Haber

Yastık Altı Anayasaları

GÜNCEL 13.01.2025 - 05:21, Güncelleme: 13.01.2025 - 05:21 409 kez okundu.
 

Yastık Altı Anayasaları

Bugünün Türkiye’sine bakarak Yeni Türkiye’de nelerin yaşatılacağını anlamak, hiç de zor olmasa gerekir.

Herkes yeni anayasa peşinde. Özellikle de siyasilerin çoğu, ipe sapa gelmez siyasal hayallerini hayata geçirmek için aklı sıra kurnazca atraksiyonlara girişiyor. Fakat ne ilginçtir ki en sağından en soluna hiç kimse çıkıp da açık açık nasıl bir anayasa ile neyi amaçladığını açık etmiyor. Atadan kalma yastık altı anayasasını sırtına vuran, tıpkı bohçacı kadınlar gibi millete anayasa satmak istiyor. İşin enteresan tarafı, mecliste bulunan hemen hemen tüm partiler, artık histeriklik derecesinde yastık altı anaysa yapma arzusu var. Kimin yastık altı anayasa bohçasıyla kime neyi sattığı da meçhul. Fakat Türk Milleti o kadar da saf değil. Kimin nasıl bir yastık altı anayasası satmak istediğini bal gibi de biliyor. Yüz yıldır ülke içinde milli şuuru oluşturan, Müslüman dünyanın yegâne demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak varlığını koruyup sürdüren Atatürk düşünceli Türkiye Devletinin tapu senedi Atatürkçü anayasa rafa kaldırılmak, yırtıp atılmak isteniyor. Türkiye’deki yastık altı anayasa isteklerinin Ortadoğu’da hayata geçilmeye başlanılan ve neredeyse tamamlanmak üzer olan Büyük Ortadoğu Projesinden (BOP) bağımsız olduğunu düşünmüyorum. BOP projesinin son halkası Türkiye’dir. O halka da tamamlanmak üzeredir. Molla İran Rejiminin Suriye meselesinde zaten daha en baştan itibaren ABD ve İsrail’in Ortadoğu’daki en büyük ortağı olduğu deşifre oldu. İran’ın anti demokratik molla rejimi ile idare edilmesinin İsrail ve ABD’ye faydası var zararı yoktur. Bizdeki oyun bellidir. AKP’nin hedefi daha doğrusu, Bahçeli ve Erdoğan’ın hedefi Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’yi yastık altı anayasalarıyla ile ılımlı İslam ülkesi haline getirecek  bir devlet dönüştürmek. Bunu da Suriye’nin belli toprak parçalarını fiili veya zımni  olarak ABD ve İsrail’in oluru ile Türkiye’ye bağlayarak Atatürk Türkiye’si yerine  İslami yanları da olan yeni bir anaysa ile yeni Türkiye’yi kurmak. Düşünceme göre aslında ABD, İsrail ve Türkiye’nin ve hatta Rusya’nın da üzerinde anlaştığı  Suriye Özer Kürt Devletçiğinin PKK’ya tebligatı,  Bahçelinin sözcülüğünü ve önderliğini yaptığı ikinci açılım sürecinde DEM parti üzerinden yapılmaktadır. Türkiye’deki DEM’li Ayrılıkçı PKK’cı Kürtleri  APOCU pazarlık üzerinden susturulmaya çalışılmasının ana nedeni, Türklerin “Yeni  Türkiye İmparatorluk” hayalleri ile susturulmaları sırasında Kürtlerin Yastık Altı Anayasalar hayata geçirilene kadar uysal davranmalarını istemekten öte bir şey değildir. Suriye’nin kuzeydoğunda kurulacak Özerk Suriye Kürt Devletçiğinin garantör ülkeleri zannımca ABD, İsrail, Türkiye ve Rusya devletleridir. Suriye Güneyinde kurulacak olan Dürzi Özerk Devletçiğinin garantörü olasılıkla ABD, İsrail ve Fransa olacaktır. Türkiye dörde bölünmüş Suriye’den hudutlarımız boyunca 30-50 km derinliğindeki bölgelerin filli kontrol ve güvenliğini sağlam üzere o bölgede siyasi ve güvenlik idareleri kuracaktır. Basına yansıdığı kadarıyla APO’lu ikinci açılım sürecimde APO’nun Türkiye Kürtleri için başka devletlerin garantörlüğünü istemesi de tesadüfi değildir. İşte böylesi bir sürecin tamamlanmasına yakın bir zamanda ki bu zaman 2026 yılı içerinde olacaktır. Türk Milleti 2026 kasım ayında hem bir erken genel seçime ve hem de yastık altı anayasa referandumuna hazır olmalıdır. Bu yapıda yeni bir hüviyete ve bambaşka bir Türkiye’ye dönüşecek Atatürk Türkiye’si, 2040’lara varmadan yeni Türkiye’de Türkler için aşırı şekilde güvenlik sorunları baş gösterecek ve zannımca ikinci dünya savaşından neredeyse yüz yıl sonra 2040 yıllar içinde Türkiye zorlu bir parçalanma sürecine maruz bırakılmaya çalışılacaktır. Olasılıkla Türkiye’de Kürtler ve diğerleri diye daha homojen etnik ayrışmalar görülmesi olasıdır. Neden böyle düşünüyorum? ABD’nin Irak’ta ve Suriye’de hayata geçirdiği kanlı planda koruyup kolladığı etnisite genellikle Kürtler olduğundan Türkiye üzerinde ki planlarında aynı taktik ve stratejileri uygulayacaktır. Amaç ve nihai hedef İsrail’in güvenliğini Kürtlere ihale etmektir. Şimdiki anayasamızın 66 maddesinde yazan tanımı ile; “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile balı olan herkes Türk’tür. Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk’tür. (Son cümle mülga: 3.10.2001-4709/23 md.) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz. Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz.” Herkes bu kritik günlerde iyi düşünmeli. Doğru kararlar vermeli. Gördüğüm kadarıyla, çok kısa sürede bir iki yıl içerinde hayata geçirilecek yastık altı anayasaları ile Türkiye bambaşka bir ülkeye dönüşecektir. Bugünün Türkiye’sine bakarak Yeni Türkiye’de nelerin yaşatılacağını anlamak hiç de zor olmasa gerekir.    
Bugünün Türkiye’sine bakarak Yeni Türkiye’de nelerin yaşatılacağını anlamak, hiç de zor olmasa gerekir.

Herkes yeni anayasa peşinde.

Özellikle de siyasilerin çoğu, ipe sapa gelmez siyasal hayallerini hayata geçirmek için aklı sıra kurnazca atraksiyonlara girişiyor.

Fakat ne ilginçtir ki en sağından en soluna hiç kimse çıkıp da açık açık nasıl bir anayasa ile neyi amaçladığını açık etmiyor.

Atadan kalma yastık altı anayasasını sırtına vuran, tıpkı bohçacı kadınlar gibi millete anayasa satmak istiyor.

İşin enteresan tarafı, mecliste bulunan hemen hemen tüm partiler, artık histeriklik derecesinde yastık altı anaysa yapma arzusu var.

Kimin yastık altı anayasa bohçasıyla kime neyi sattığı da meçhul.

Fakat Türk Milleti o kadar da saf değil.

Kimin nasıl bir yastık altı anayasası satmak istediğini bal gibi de biliyor.

Yüz yıldır ülke içinde milli şuuru oluşturan, Müslüman dünyanın yegâne demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak varlığını koruyup sürdüren Atatürk düşünceli Türkiye Devletinin tapu senedi Atatürkçü anayasa rafa kaldırılmak, yırtıp atılmak isteniyor.

Türkiye’deki yastık altı anayasa isteklerinin Ortadoğu’da hayata geçilmeye başlanılan ve neredeyse tamamlanmak üzer olan Büyük Ortadoğu Projesinden (BOP) bağımsız olduğunu düşünmüyorum.

BOP projesinin son halkası Türkiye’dir. O halka da tamamlanmak üzeredir.

Molla İran Rejiminin Suriye meselesinde zaten daha en baştan itibaren ABD ve İsrail’in Ortadoğu’daki en büyük ortağı olduğu deşifre oldu. İran’ın anti demokratik molla rejimi ile idare edilmesinin İsrail ve ABD’ye faydası var zararı yoktur.

Bizdeki oyun bellidir.

AKP’nin hedefi daha doğrusu, Bahçeli ve Erdoğan’ın hedefi Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’yi yastık altı anayasalarıyla ile ılımlı İslam ülkesi haline getirecek  bir devlet dönüştürmek.

Bunu da Suriye’nin belli toprak parçalarını fiili veya zımni  olarak ABD ve İsrail’in oluru ile Türkiye’ye bağlayarak Atatürk Türkiye’si yerine  İslami yanları da olan yeni bir anaysa ile yeni Türkiye’yi kurmak.

Düşünceme göre aslında ABD, İsrail ve Türkiye’nin ve hatta Rusya’nın da üzerinde anlaştığı  Suriye Özer Kürt Devletçiğinin PKK’ya tebligatı,  Bahçelinin sözcülüğünü ve önderliğini yaptığı ikinci açılım sürecinde DEM parti üzerinden yapılmaktadır.

Türkiye’deki DEM’li Ayrılıkçı PKK’cı Kürtleri  APOCU pazarlık üzerinden susturulmaya çalışılmasının ana nedeni, Türklerin “Yeni  Türkiye İmparatorluk” hayalleri ile susturulmaları sırasında Kürtlerin Yastık Altı Anayasalar hayata geçirilene kadar uysal davranmalarını istemekten öte bir şey değildir.

Suriye’nin kuzeydoğunda kurulacak Özerk Suriye Kürt Devletçiğinin garantör ülkeleri zannımca ABD, İsrail, Türkiye ve Rusya devletleridir.

Suriye Güneyinde kurulacak olan Dürzi Özerk Devletçiğinin garantörü olasılıkla ABD, İsrail ve Fransa olacaktır.

Türkiye dörde bölünmüş Suriye’den hudutlarımız boyunca 30-50 km derinliğindeki bölgelerin filli kontrol ve güvenliğini sağlam üzere o bölgede siyasi ve güvenlik idareleri kuracaktır.

Basına yansıdığı kadarıyla APO’lu ikinci açılım sürecimde APO’nun Türkiye Kürtleri için başka devletlerin garantörlüğünü istemesi de tesadüfi değildir.

İşte böylesi bir sürecin tamamlanmasına yakın bir zamanda ki bu zaman 2026 yılı içerinde olacaktır. Türk Milleti 2026 kasım ayında hem bir erken genel seçime ve hem de yastık altı anayasa referandumuna hazır olmalıdır.

Bu yapıda yeni bir hüviyete ve bambaşka bir Türkiye’ye dönüşecek Atatürk Türkiye’si, 2040’lara varmadan yeni Türkiye’de Türkler için aşırı şekilde güvenlik sorunları baş gösterecek ve zannımca ikinci dünya savaşından neredeyse yüz yıl sonra 2040 yıllar içinde Türkiye zorlu bir parçalanma sürecine maruz bırakılmaya çalışılacaktır.

Olasılıkla Türkiye’de Kürtler ve diğerleri diye daha homojen etnik ayrışmalar görülmesi olasıdır.

Neden böyle düşünüyorum?

ABD’nin Irak’ta ve Suriye’de hayata geçirdiği kanlı planda koruyup kolladığı etnisite genellikle Kürtler olduğundan Türkiye üzerinde ki planlarında aynı taktik ve stratejileri uygulayacaktır.

Amaç ve nihai hedef İsrail’in güvenliğini Kürtlere ihale etmektir.

Şimdiki anayasamızın 66 maddesinde yazan tanımı ile;

“Türk Devletine vatandaşlık bağı ile balı olan herkes Türk’tür. Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk’tür. (Son cümle mülga: 3.10.2001-4709/23 md.) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.

Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.

Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz.”

Herkes bu kritik günlerde iyi düşünmeli. Doğru kararlar vermeli.

Gördüğüm kadarıyla, çok kısa sürede bir iki yıl içerinde hayata geçirilecek yastık altı anayasaları ile Türkiye bambaşka bir ülkeye dönüşecektir.

Bugünün Türkiye’sine bakarak Yeni Türkiye’de nelerin yaşatılacağını anlamak hiç de zor olmasa gerekir.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.